Yaþamak bir aðaç gibi tek ve hür / Ve bir orman gibi kardeþçesine... |
|
||||||||||
|
Yasanýn özünde keyfi daðýlýmý esas alan ön yargý meþruiyet ligi içindeki imgeyle mal vurgusunun güçlü olmasý, bir hata deðildi. Ýnþanýn seyrini göstermektedir. Ön ittifaklar, insaný yaratmýþ ve insan söylemi üzerinde etniðe karþýn "etnik totem gruplarý eþitleyip ortaklaþtýrmýþtý". Grup aitliði ve külte dek vurgu dýþýnda karý koca mal, mülk gibi tekil sahiplik pek pek olasý deðildir. Hamurabi yasalarýnda (köleci dönemde) insandan (ortaklaþmadan) bahsedilmez. Soylu, yoksul ve köleden bahisle adam, kadýn, çocuk, evlat, kocasý, karýsý gibi iyelikti sözcüklere vurgu vardýr. Yani ön ittifaklarýn eþitliði olan "insan vurgusu"; mal mülk daðýlýmlý ortam içinde anýlmaz olur. 1789 Ýnsan haklarý ve yurttaþlýk beyannamesiyle insan demenin vurgusuna yeniden dönülecektir. Mal sahipliðinin baský basýnç vurgusu, geri plâna düþmüþ gibi görünecektir. Hiç deðilse elinize insan gibi hukuki bir karine verilecektir. Yeni yükselen yýldýzýnýz burjuva (para adamlýðý) ve burjuva demokratik devrimi olacaktý. Daha düne kadar Osmanlý padiþahý, kullarým nasýl diye tebaasýndan bahsederdi. 1789 beyannamesini hiç te sindirmiþ gibi bir kabulle görünmezler. Her ne kadar insan sözü kullansalar da, kullarým diyen köleci sahiplik vurgusu hala çok önemli bir art alan ýþýmasýnýn mesajýdýr. Mülk ve mal-mülk sahipliði tekil karardý. Ve tek takdir eden oluþla; takdirce olmanýn düzenlenmesiydi. Tek takdirce ligin mülk olduðu yerde sizin esaminiz; acýnma, merhamet edilme ve lütuf uðramaktan çok öte gidemezdi. Bu nedenle ilk yazýlý yasa olan Hamurabi yasalarý bu takdirin kendisidir. Takdirce olan imaný yasalarda ses vardý, ama görüntü yoktu. Aslýnda görüntü de sesin sahibiydi. 6- Bir kimse tapýnaðýn ya da sarayýn eþyasýný çalarsa ölümle cezalandýrýlýr ve ondan çalýnmýþ mallarý alan kiþi de ölümle cezalandýrýlýr. 8- Biri sýðýr ya da koyun ya da eþek ya da domuz ya da keçi çalarsa, çaldýðý þey tapýnaðýn ya da sarayýn ise, hýrsýz otuz katýný öder. Eðer yoksul biri ise on katýný öder. Eðer hýrsýzýn ödeyecek bir þeyi yoksa ölümle cezalandýrýlýr. 25- Bir evde yangýn çýkar ve oraya yangýný söndürmeye gelen bir kimse evin sahibinin malýna göz koyup malýný alýrsa, kendisi ayný ateþe atýlýr. 34- Bir yüksek yönetici ya da yüksek memur, bir çavuþun malýna zarar verirse, çavuþa zarar verirse ya da kralýn çavuþa sunduðu hediyeyi götürürse o zaman o yüksek yönetici ya da yüksek memur ölümle cezalandýrýlýr. 196 Bir adam baþka bir adamýn gözünü çýkarýrsa, onun gözü de çýkarýlýr. 198- Bir kimse yoksul bir adamýn gözünü çýkarýrsa ya da kemiðini kýrarsa bir mina gümüþ öder. 199- Bir adamýn kölesinin gözünü çýkarýrsa ya da kemiðini kýrarsa, cezanýn yarýsýný öder. 200. bir adam kendisi ile eþit olan birinin diþini kýrarsa onun da diþi kýrýlýr. 253- Bir kiþi baþka biriyle tarlasýný iþlemesi için anlaþýr ve ona ekmesi için tohum verirse, boyunduruða koþulmuþ bir çift öküz verirse ve o kiþi mýsýrý ya da diðer ürünü çalar ve kendisine ayýrýrsa elleri baltayla kesilir. Mal mý, insan mý sorusu bir sýnav sorusu olsaydý, yanýt olarak insan seçeneði deyip sýnýfý geçerdiniz. Ve bu tür öðreti sel, biliþ sel tutumunuzla sizi överlerdi. Totem dönem ve ön ittifaký komün süreçler, insan odaklýdýrlar. Her iki dönem insan odaklý saðlatma ve ortaklaþtýrma yapmýþtý. Bu tür yapýlar giderek malý mülkü insan için bir kullaným ve yarar yapmakla; grup sahipliðini ortaya koymuþtular. Grubun mal mülk sahipliði hiç bir zaman insanýn üzerine çýkmadý. Grup sahipliði olan yarar; insanýn yararýydý. Ýnsanýn yararý da grup sahipliði yararýydý. Köleci sisteme gelince iþler deðiþti. Kiþisel mal mülk sahipliði ve kiþilerin maldan mülkten yoksun olmalarý esas oldu. Köleci sistem içinde mal sahipliði ve sahibi olunan mülkiyetin egemen olmasýný esas alan bir inþaca düzenin yapýlaþmasý söz konusu oldu. Haklý haksýz olmanýz ana karakter oluþla mal sahipliði içinde olup olmamanýzla ortaya konacaktý. Bu düzende servet düþmanlýðý içinde olmamak gerekirdi! Mal sahibi olan varlýklý efendiler; bu tür mal ve mülk varlýðý nedenle yüksek duyguya kapýldýlar. Bu duygu kibirdi. Varsýl, yoksulluk karþýsýnda kibirdi. Yoksulluk, mal sahipliði karþýsýnda köle ve ezilmeydi. Zenginlik, yoksul karþýsýnda veren eldi. Yoksul zengin karþýsýnda, alan eldi. Servet sahipliði serveti elinde tutmak için cebir, þiddet, darp, kullanýp zulmediyordu. Yoksul, zulme uðrayýp, temel gereksinimlerine saðlatma yapmak için kendi yarattýðý ve efendilere kaptýrdýðý takdir sayýlan servete yönelip, hazinesini çalan krala dönüþüyordu. Güncel toplumumuzdaki önceleyiþlerde mal mý, insan mý önceydi? Güncel toplumumuz malý mý, insaný mý odak alýyordu? Bu sorularý yanýtlamadan önce mülkiyeti mutlak olmanýn takdirce rezervlerini göz önünde tutalým. Güncel inþa içindeki temel belirleyicilik mal sahibi olmaya göre gerçekleþecekti. Güncel toplum içinde evrensel deðerlerden ötürü toplum içinde soyut olarak insanýn baz alýnmasý söylemi yüze tutuluþla söylenir. Bu eksen üzerinde mangalda kül býrakmayan söylemler, aslýnda sýnýf karþýtlýðýný gizlemenin bir kamuflajýdýr. Herkes insan söylemi içinde rezonansa geliyordu. Dolaysýyla da herkes insan söyleminde senkron lamaya gelecekti. Ýnsan kavram sýnýf çeliþkisi vermiyordu. Gerçekte ise insan ve insanýn insanlýðý; toplum içinde saðlatýþ ve saðlayýþlarýyla olmakla insan, mal mülk sahipliði olan tutumlarla karþý karþýya gelip giriþir ve çatýþýrdý. Ýþte sorunun yanýtý tam da buradadýr. Her þeye kazandýran, kar yaptýran gözüyle bakýlýr. Yatýrým (mülk sahipliði) kutsanýr. Söz gelimi; 300 ölümlü maden kazalarý; iþletme hakký olanýn yanýnda olmakla mal mülk ve kazanma eðilimine göre daha alttan alta, hâkim ve hüküm oluþtur. Açýktan insandan yana söylemler geliþtirilir. Mal mülk oluþa denk geliþi giriþen süreçte, insanilik 300 ölümden yanadýr. Oysa bütün hercü meçten sonraki süreç, toz duman yatýþtýktan sonraki alýþma ve sakinlik içindeki adaletçe karar, maden ocaðý sahibi yanýnda geliþir. Ve adaletin kestiði parmak acýmaz denir! Demokratik bir hak kullanýmý içinde sokakta yapýlan eylemler, ister fevri olsunlar, ister taþkýnlýkla olsunlar; ister yasal düzenle olsunlar. Bu kabil eylemler otobüs duraklarýnýn kýrýlmasý, park etmiþ araba camlarýnýn kýrýlmasý türü sapmalara da yönelirler. Devlet tüm gücünü eylemci üzerine yöneltir. Bu yöneltme içinde eylemcileri yerde sürümeler, tekmelemeler, gaz sýkmalar, plastik mermi ve gerçek mermi sýkmalar olmaktadýr. Böylece bu tür orantýsýz güç kullanýmý sonunda iþ ölümlere varýr. Göz çýkarmalar, aðýr ve ömür boyu sakatlýklar olan maðduriyetler ortaya konur. Bu þiddet nedendi? Bu þiddet kullanýmýnýn nedeni kamu malýna zarar vermek! Görülüyor ki mal ve insan karþýlaþmasý yan yana geldi mi, þiddet; hakkýn, adaletin gerçekleþip meþrulaþmasý mala verilen zarara sýðýnýlarak ortaya konmaktadýr. Ölümlerin hesabý olmaz. Kýrýlan camýn karþýlýðý da ölümlerdir. Ýnsana deðer verilir olsaydý, bu böyle olmazdý. Eylem sonrasý sükûnet içinde taþkýn olanlar tespitleriyle mala zarar verenler, hukuki yoldan adliye merkezlerinde yargýlanabilirdi. Pekiyi neden bu böyleydi. Sermaye ürkek ve korkaktý. Mülkiyeti mutlak olmanýn takdirce rezervinden ötürü böyle olmaktadýr. Mal mý, insan mý dediðinizde Artvin’de karþý karþýya gelen insan ve insanilikle, mal sahibi olmanýn rezervi karþý karþýya olduðunda, devlet Cerattepe'yi talan edenden yana eylem ve tavýr içindedir. Üstelik en huzurlu il denen Artvinlileri hain ve terörist ilan ederek, þiddetini yöneltmekle bu böyle olmaktadýr. Kýsacasý; "adalet mülkün temelidir" deyiþi içindeki gerçekleþme de, insanýn esamisi olmazdý. Fýrat’ta kaybolan koyundan sorumluyum" diyen kirli siyasetçilerin ben aç insandan sorumluyum diyememesi bundandý. Açlýk olan yerde yakama yapýþýn demeyip (insandan bahsetmeyip ki bahsetse ne yazardý) insana karþý; kaybolan koyunu yani malý olanýn malýnýn korumasýný nutuk eden birinin, patlayan avuçlarla alkýþ almasý karþýsýnda; insan ne ki?
ÝzEdebiyat yazarý olarak seçeceðiniz yazýlarý kendi kiþisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluþturmak için burayý týklayýn.
|
|
| Þiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleþtiri | Ýnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babýali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratýcý Yazarlýk | Katýlým | Ýletiþim | Yasallýk | Saklýlýk & Gizlilik | Yayýn Ýlkeleri | ÝzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Giriþi | |
Book Cover Zone
Premade Book Covers
ÝzEdebiyat bir Ýzlenim Yapým sitesidir. © Ýzlenim
Yapým, 2024 | © Bayram Kaya, 2024
ÝzEdebiyat'da yayýnlanan bütün yazýlar, telif haklarý yasalarýnca korunmaktadýr. Tümü yazarlarýnýn ya da telif hakký sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadýr. Yazarlarýn ya da telif hakký sahiplerinin izni olmaksýzýn sitede yer alan metinlerin -kýsa alýntý ve tanýtýmlar dýþýnda- herhangi bir biçimde basýlmasý/yayýnlanmasý kesinlikle yasaktýr. Ayrýntýlý bilgi icin Yasallýk bölümüne bkz. |