Seviyorum, öyleyse varým. -Unamuno |
|
||||||||||
|
Melike’ m, yüreðimin acýsýný alan tek dostum; Gecenin bir yarýsý aklýma düþtün yine. Ne garip, aklýma geldikçe beni istemsizce gülümseten birtek sen kaldýn artýk. Ýçimdeki acý her geçen gün azaldý dostum. Artýk canýmý yakanlarýn hepsini tek tek affediyorum. Affettikçe de içimden göçüp giden kuþlar geri dönüyorlar. Bana ne olduðunu hiç bilemediðim birþeyler oluyor bugünlerde. Korkuyorum... Ýçimde yaþadýðým deprem ne þiddetliymiþ, hasar tesbiti yapýyorum bugünlerde. Hayatýmda birçok þeyin oturacaðýný sandýðým otuzlu yaþlarýmda herþey allak bullak oldu. Panikledim, tamam bir de çok korktum hem de çok. Ýnanamadým aylarca, o çok güvendiðim sevdamýn baþka tenlerde kolayý seçmiþ olmasýna; sevdamýn sýradanlýðýna. Þiddetle reddettim, hiç olmamýþ gibi yaþamaya çalýþtým. Günün aydýnlýðýna sýðýndým, bir de denize. Günlerce sakin bir kumsala gittim. Diktim gözlerimi ufuk noktasýna, gözlerimin mavisi denizin yeþiline dönene dek baktým, baktým; sanki deniz içimdeki enkazý alýp ta derinlerine gömecekti. Ama gece olunca baþladý koyulaþmýþ yalnýzlýðým, yitikliðim... Geceler ne uzunmuþ... Zaman geçtikçe içimdeki acý yerini kokulara býrakmaya baþladý. Sen hiç çocukluðunun kokusunu duydun mu? Annemden gizli ayaz Ankara gecelerinde balkona kova kova su dökerdik sabaha buz kessin de kayalým diye. Evdeki çamaþýr leðenlerini çalýp bizim sokaðýn rampasýnda kayardýk çýðlýk çýðlýða, soðuktan elimiz yüzümüz morarýncaya dek. Uzun kýþ gecelerinde annemin yumuþak sesiyle okuduðu Ömer Seyfettin, Kemalettin Tuðcu hikayeleri. Bizim kuþaðýn çocuklarý yoktan var etmeyi öðrendiler. Tüketimi bilmedik biz. Ýlaç kutularýndan araba, damacanalarýn alüminyum kapaklarýndan tabak yapýp evcilik oynardýk baharlarý papatya dolan boþ arsada. O arsaya da bir apartman dikmiþler biliyor musun, çocukluðumuzun, bez bebeklerimizin, kahkahalarýmýzýn üstüne beton döküp... Ýlk kalbimin çarpýþý, çocukluk aþkým... O papatyalarýn yere düþen yapraklarýyla seviyor, sevmiyor... Sahur vaktine kadar komþu kadýnlarla börekler açan annemin kokusunu býrakýp da arkadaþlarýmýn yanýna gidemezdim. Ruh çaðýrýrdýk. Aðabeyimin gizliden baðladýðý ipi çekmesiyle dalgalanan tülü görünce çýðlýk çýðlýða kaçýþýrdýk. Ah ben ne çok özlemiþim çocukluðumun kokusunu... Lise yýllarým deyince ilk sen gelirsin aklýma oldum olasý. Sýnýfýn çalýþkan tayfasýndan olmamýza raðmen dersten atýlmamýza neden olan muzipliklerimiz, okulu asýp senin evinde, o minicik odanda yüreðimizi paylaþtýðýmýz saatler. Ah annen, Nurten teyzeyle seyredilen Türk filmleri. En acýklý sahnede annenin müthiþ yorumlarýyla kahkahalara boðulmamýz. Aþk sandýðýmýz kývranýþlarýmýz. Sonra üniversite yýllarým. Sigara dumanlarýyla örtülü kantinde yabancý gelen siyasi söylevleri anlamaya çalýþmalarým. Ýlk platonik aþkým, çerkezimi görünce ellerimin titremesini saklamak için acemi çýrpýnýþlarým. Sen tam da bu sýralarda, karlý bir günde terkedip gittin hiç sevemediðin Ankara yý ve beni... yüreðime en ayaz yalnýzlýklarý býrakarak. Ege de bir kasabaya gittin memur olup. O kasabada mý yaþadýn uzakta kalan sevdanýn özlemlerini? Ah be can dostum, hayat nerelere getirdi bizleri, ama hiç koparmadý birbirimizden. Bir yuvam olmuþtu, ne kolay yýkýlýrmýþ meðer kale sandýðýn korunaklar. Parasýný kazanan ayakta dimdik kalabilen kadýnlar olduk. Olduk olmasýna da yüreðimizi dik tutamadýk, sevda sandýðýmýz hoyratlara teslim edip hep acýttýk, korumayý bilemedik belki de. Kimbilir... Ben çocukluðumun kokusunu özledim Melike. Yaþanan acýlardan sýyrýlmak için belki de, bir bisküviye ýþýldayabilen gözlerimizi özledim, mutlu olabilmenin yalýnlýðýný özledim.Çocukluðumun kokusuyla canýmý yakan herkesi tek tek sabýrla affetmeye baþladým. Affettikçe diriliyorum, affettikçe hayattaki renkleri görüyorum. Affetmek haklý görmek deðilmiþ, affetmek sevmek demek deðilmiþ; affetmek içindeki zehirden kurtulup yola herþeye raðmen devam etme gücü demekmiþ. Birtek özlemimi geçiremiyorum. Ben evimi çok özledim be Melike, ama evim neresi artýk bilmiyorum... Hep hayatýmda kal dostum. Birbirimizin hayatlarýna þahit olmayý sürdürmek dileðiyle, tüm sevgimle...
ÝzEdebiyat yazarý olarak seçeceðiniz yazýlarý kendi kiþisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluþturmak için burayý týklayýn.
|
|
| Þiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleþtiri | Ýnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babýali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratýcý Yazarlýk | Katýlým | Ýletiþim | Yasallýk | Saklýlýk & Gizlilik | Yayýn Ýlkeleri | ÝzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Giriþi | |
Book Cover Zone
Premade Book Covers
ÝzEdebiyat bir Ýzlenim Yapým sitesidir. © Ýzlenim
Yapým, 2024 | © Duygu AKBUDAK, 2024
ÝzEdebiyat'da yayýnlanan bütün yazýlar, telif haklarý yasalarýnca korunmaktadýr. Tümü yazarlarýnýn ya da telif hakký sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadýr. Yazarlarýn ya da telif hakký sahiplerinin izni olmaksýzýn sitede yer alan metinlerin -kýsa alýntý ve tanýtýmlar dýþýnda- herhangi bir biçimde basýlmasý/yayýnlanmasý kesinlikle yasaktýr. Ayrýntýlý bilgi icin Yasallýk bölümüne bkz. |