Seyir Defterinin Altýn Sayfasý
(mahmut dað) 13 Aðustos 2011 |
Anýlar |
| |
son doðum günümde bana gelen bir hediye için yazdýðým minik, minicik bir yazý. az önce yazý arþivimi karýþtýrýrken gördüm, ve öylesine açýp baktýðýmda gerçekten paylaþmaya deðer olduðunu analdým. ve buraya kopyalýyorum. |
|
Hayat ve Yaðmur
(mahmut dað) 4 Aðustos 2011 |
Yaþam |
| |
Aþaðýdaki satýrlarý parmaklarýmdan döküldüðü gibi gönderiyorum. Üzerinde hiç düzeltme yapmadan, hiç oynamadan gönderiyorum. Aklýmdan parmaklarýma fýþkýran ne varsa yazacaðým. Biliyorum, yazdýkça içimdeki birikmiþ huzursuzluk harflerin ýþýltýsýyla uçup gidecek. Biliyorum, yazdýkça kuþlar gibi kanatlanacaðým. Biliyorum, yazdýkça kendime biraz daha yaklaþacaðým. Bu bana msn mesajlarý dizisi biçiminde gelen hoþ bir mektuba yanýt mektubudur. O mektup ne kadar içtense, bu yazýnýn da o kadar içten olmasý dileðiyle. |
|
Ýki Kiþilik Gerçek Bir Düþ
(mahmut dað) 4 Aðustos 2011 |
Yaþam |
| |
korkularýný ve kaygýlarýný anlatan bri arkadaþým bana demiþti ki, bu anlattýklarýmý sana bir mektup olarak yazsaydým karþýlýðýdna nasýl bir mektup yazardýn.? mektubu yazmýþtým. ama göndermek nasip olmadý. umarým bu sayfaya ulaþýyordur ve umarým mektubunu alýr. ve iþte o mektup: |
|
Tek Çözüm, Hepiniz Ölün
(mahmut dað) 4 Aðustos 2011 |
Doða ve Dünya |
| |
eski teknolojiler, yani pek çok geliþmiþ ulusun hurdaya kaldýrdýðý teknolojiler kullanýlarak ülkemizde nükleer santrallerin yapýlmasý düþünülüyor. peki nedir nükleer santral? nasýl çalýþýr ve neden deniz kýyýlarý tercih edilir bu santraller için? bilindiði gibi son günlerde japonyaya gelen dev dalgalarýn zarar verdiði bir nükleer santral var. sonuçlarýný hepimiz biliyoruz. iþte bu yazý nükleer santrallerle ilgili bri þeyler söyleyecek. |
|
Bir Güz Masalý
(mahmut dað) 4 Aðustos 2011 |
Beklenmedik |
| |
ilk taslaklarýmdan biri. bir gün mutla bitecek. peki o pýrýl pýrýl elbiseli karmaþýk yüzlü adam kim? ve nedewn o halde? iþte bu sorularýn yanýtýný öykü bitince alacaksýnýz |
|
Bize Özgü Bir Hayat
(mahmut dað) 26 Temmuz 2011 |
Sevgi ve Aþk |
| |
Arto Tunçboyacýyan Zetuni Zar. iþte bu ezgi. ilk duyduðum anda bilincimi çepe çevre kuþatan sözcükler. öyle bir ezgi ki, hiç tadýlmamýþ duygular, hiç sezgilenmemiþ hisler, ve hiç içsenmemiþ baþka baþka þeyler var içinde bu ezginin. biliyorum bu sözcükler ve aþaðýda okuyacðaýn yetmez çözmeye büyüsünü bu ezginin. ama dilim döndüðünce anlattým bir þeyler iþte. |
|
|
Ne varsa eski de var derler ya hani ninelerimiz dedelerimiz yaþlý amcalarýmýz ya da her hangi bir kent kahvesinde elinde sigarasý yarý boþ gözlerle oyun arkadaþlarýna yetiþmeye çalýþan çoktan güle güle demiþ ortasýna ömrün bir amca… aslýnda hiç de haksýz deðiller hani. Þimdilerde televizyonlar, sanal sohbetler ve sayýsý bini aþan özel radyolar güzel olan her þeyin içini boþaltýp kendileriyle dolduruyorlar. Tüm iyilik ve güzellikler frekansýný kötüye göre ayarlýyor. Zamane çocuklarý pencereyi bilmeden windows’u biliyor, çiçek kýzýn yeri yüzü çiçek bozuðu mankenlerin dizileriyle dolduruluyor. Þeker kýz candy öleli oldu þöyle bir on on beþ yýl yerini býrakarak yapay þeker reklamlarýna. Zamanýn çarklarý arasýnda kötüye mayalanmaya doðru kulaç atan bir çok güzellikten bahsetmek mümkün. Ancak zaman bizi alýp uzaklara atarken buna pek vakit býrakmýyor.
Ne varsa eskide var diyenlerin sandýklarýnda küflenen plaklarýn, kasetlerin içindeki seslere kulak verip bir bakalým, bakalým eskide ne varmýþ. Biteceðine noterin kesin gözüyle baktýðý, ayrýlýða tescilli bir sevdanýn vuslatýný kýrkbeþ geçe, yani tescilli ayrýlýða çeyrek varken çaktýrmadan bir sevgili diðer sevgilinin avcunun zulasýna iki küçük kol düðmesi býrakýr. Tam bu sýrada sevgililer kýsýk ve yumuþak seslerle bir birinin kulaðýna elveda sözcüklerini fýsýldamaktadýrlar. Eþyalar toplanmýþtýr, onunla bir dakika dilemenin duasý aklýn namlusuna sürülmüþtür. Bu ne dünya der biri içinden içini titreten bir sesle. Ama diðeri gitmek zorundadýr dönülmez yollara. “giden kalana hep onu seveceðini söyler.
Uzar gider masal böyle. Zaman o sevgililerin sevda þarkýlarýný alýp saklar evrenin bilinmez köþelerine. Yerine sahte süper starlarýn nane suyuna batýrýlýp bekletilen bozuk tatlý çikita muz þarkýlarýný býrakýr. Ve artýk sahte vuslatlarda damping vardýr. Ýki küçük kol düðmesi her an bir birlerini görmek istememe ihtimali olan karþýlýklý verilen bir çift msn adresine býrakýr yerini. Mesafe diye bir þey yoktur artýk. Mesafe sözcüðünün yerini internet hýzýndaki kilobyte bölü saniye tanýmlarý alýr. Yani ne varsa eskide var diyenler sonuna kadar haklýdýr.
|
|