|
Anasayfa |
Son
Eklenenler |
Forumlar |
Üyelik |
Yazar
Katýlýmý |
Yazar Kütüphaneleri |
|
|
Murat, Mevlüt, Muzaffer ve Ýsa
Ýsa Kantarcý
Roman > Korku Romaný
Murat, Mevlüt, Muzaffer ve Ýsa
“Ýsa, senin arkandayýz, Murat, Muzaffer ve ben, sen kafaný yorma.”
Balkonda sigara içiyordum öðleden sonra, güneþ var ama serindi hava, yaz bir türlü gelmedi, yaðmur, sel, her þey can sýkýcý. Kadýnlar, kýzlar can sýkýcý, çocuklar þeytan. Güzel, iþe yarar bir þey yok gibi. “Neden geldim hayata, bu ne iþ?” Bir yaþamak derdidir gidiyor. Ne istersem, en elde etmek istersem diþimle týrnaðýmda bir mücadele vermem
[DEVAMI]
|
|
|
• ÝzEdebiyat > Deneme > Toplum |
401
|
|
|
|
Yaratýcý yýkým Schupeter'in geliþtirdiði bir iktisat kavramýdýr. Bu kavramdan yola çýkarak insan düþüncesi ve etkileþimi üzerine bir denemedir. |
|
402
|
|
|
|
Bu dünyanýn merkezinin kaymasý demek ayný zaman da. Böyle düþününce Nil’e ve Kudüs’e ve tüm bu coðrafyaya insanlýðýn ne kadar büyük haksýzlýk yaptýðýný görmemek elde deðil. |
|
403
|
|
|
|
Hala 1999'daki Gölcük deðil bu Gölcük. Toparlanamadý. Hala yýkýlacak mý, onarýlacak mý, yeþillendirilecek mi molozlarýyla mý kalacak belli deðil kimi yerler. Unutmak mümkün mü? Ben Gölcüklüyüm. Ýstesem de unutamam. |
|
404
|
|
|
|
Medine... Çorak topraklarýn, gece karanlýðýnýn gaz lambalarýyla yýrtýldýðý köhne odalarýnda, mürdüm eriði buðulu gözlerle, ancak gece kurduðu hayallerle köyünün dýþýna çýkabilen; köhne bir babanýn ve çorak bir dedenin alçak zihniyetiyle topraða diri diri gömülen Medine...
|
|
405
|
|
|
|
Yufka yüreklidir kadýn... Bileðinden çok aklýnýn ve yüreðinin sesine kulak verir... Sevmek ve sevilmek için yaratýlmýþlardýr... Duygu yüklüdür. Bir kadýný aðlatmak kadar kötü bir olay yoktur dünyada... Bedensel olarak erkeklere nispetle daha güçsüz olsalar da, duygusal zekalarý ve yönleri ile erkeklerden kat kat üstündür kadýnlarýmýz... |
|
406
|
|
|
|
Hayatý sorguladýðým bir kýþ gününde yazmýþtým bu yazýyý. Hayatý ve Adaleti... |
|
407
|
|
|
|
ilk politik denemem. her þeyi kendimize yonttuðumuz bu dünyada faþizm bazen bir grubu suçlamak ve o grubu külçümsemek ya da hakaret etmek amacýyla kullanýldý. bazen teknik bir terimdi, bazende politik açmazlarýn toplamýydý. peki neydi gerçekten faþizm? |
|
408
|
|
|
|
Dünyaya gözlerimizi açtýðýmýz andan itibaren kendimizi bir serüvenin içinde buluveririz. |
|
409
|
|
|
|
Otomasyon sadece fabrikalarýn, iþliklerin ve hizmet alanlarýnýn makineleþerek, iþini makinelerle paylaþan insanlarýn da mekanikleþmesine sebep olan ekonomik bir durumdan ibaret deðildir. Otomasyon, ölçeði gittikçe büyüyen oranlarda yaygýnlaþan dünyasal düþünce, eylem, istek ve ihtiyaçlarda ortaklaþa bir yapýnýn oluþmasý halidir ayný zamanda. Ayný haberleri alan, ayný renkleri gören, ayný sesleri duyan, ayný etkiye maruz kalan insanlarýn, ayný düzlemde düþünmesi halidir. Hep beraber naklen bir savaþý izlemesi, dünyanýn diðer köþesindeki devrimleri takip etmesi, sonuçlarý üzerinde fikir yürütüp, tartýþmasý; olaylarý olgusallaþtýrmasýdýr. Bu her bir insanýn herkesleþmesi, bilginin daima verili olmasý, vasatlýðýn yol haline gelmesi ve hayatýn doðumdan ölüme her alanýyla aleladeleþmesidir. |
|
410
|
|
|
|
Evet, düðün mevsimi baþladý. Evlenecek olanlara mutluluklarýn daim olmasýný diliyorum. Fakat havai fiþek gösterisinin bu mutluluk üzerine hiçbir katkýsý olacaðýný sanmýyorum. Bugünkü þartlarda evlilikleri mutlu bir þekilde devam edip 25. ve 50. yýllara ulaþýrlarsa iþte o zaman havai fiþek gösterisi yapmalý insan. |
|
411
|
|
|
|
Güncele iliþkin okuduðum yazýlarda sürekli karþýma çýkýyor; "içi boþaltýlmýþ kelimeler" ya da "içi boþaltýlmýþ kavramlar" deyimi. Cumhuriyet, demokrasi, laiklik, liberalizm, Kemalistlik, Atatürkçülük, saðcýlýk, solculuk... derken ta dinciliðe kadar bir çok kelimenin , "içi boþaltýlmýþ" lýðýndan dem vuruluyor yazýlarda. Çoðu kez, yazýnýn gidiþatýndan; yazarýn kendi doðrularýna çarpýcý bir vurgulama yapma isteðinin, yazarý bu deyimi kullanmaya yönelttiði kanýsýna varýyorum nedense. Kendi doðrularý etkenini biraz açtýðýmdaysa; "içi boþalltýlmýþ" eleþtirisine karþýn, bahsi edilen kelimeye iliþkin yazarýn da öznel bir yaklaþýmýnýn olduðunu görüyorum. Ýþte bu, kelimelere iliþkin öznel yaklaþýmlar; kelimelere nesnel anlamlarýnýn dýþýnda pozitif ve negatif anlamlar yükleyerek bir anlam karmaþasýna yol açýyor bence.
|
|
412
|
|
|
|
Zamanýn akýp giden yalnýzlýðýnda
Soluksuz kalan bedenler ve bedenlerle birlikte boþluða itilen yaþamlar. |
|
413
|
|
|
|
Hoþ bugün bile var olan kaynak ve olanaklar, insanlar arasýnda daha dengeli ve adil daðýlmýþ, daðýtýlmýþ olsaydý, yarýnlarýmýza daha iyimser ve insani bakabilecektik. Ancak ve ne yazýk ki dünyanýn kaynak ve olanaklarý, insanlar arasýnda dengeli ve adil daðýlmamýþ, daðýtýlmamýþtýr. |
|
414
|
|
|
|
Þöyle bir sana ne diyebilsem. Karþýmdaki de bu sözümün ne anlama geldiðini bir anlayabilse. Toplum öyle sokulgan ki, yýlandan farksýz. Hayatýnda yeter ki bir gedik bulsun, hemen içeri girer. Diyemezsin ki hayatýmda ne iþin var. Arkadaþtýr, dosttur... Ne yapsa iyilik içindir. Uf dersin, anlamaz. Sana nefes aldýrmaz. Neden bu kadar yapýþ yapýþsýn dersen, seni ayakta tutmak için der. |
|
415
|
|
|
|
Bir ayrýlýðýn ardýndan; aðlayan bir çift göz yaslamýþ sýrtýný, |
|
416
|
|
|
|
Hakikate bilgiyle gelemezsin, bu yüzden bilimle gelmelisin. Bilim bilmeye çalýþmaktýr ki; bilerek ermen -bilmen- mümkün olmasa da, bilmeye çalýþarak hakikate yakýnlaþabilirsin.
Yeter ki; bilimle bileceðin yanýlgýsýna kapýlýp kör olma, bilmeden bilime kör olabilirsin.
|
|
417
|
|
|
|
Çocuklarý olsa da yanlarýnda geceleri buz gibi bir yatakta uykuyu hasretle bekleyenler… Göz yaþlarýný yastýða akýtýrken, bedenlerinin isteklerini çaresizce susturanlar, unutmaya çalýþanlar…
|
|
418
|
|
419
|
|
|
|
Alkole gelen zam...Çevremde olan bitenler ve biraz da gündem. |
|
420
|
|
|
|
Tarihî araþtýrmalarýna dayandýrarak bir devletin ancak “dört kuþak” yaþayabildiði sonucuna varan Ýbni Haldun, bu sürenin ötelerini geçmenin mümkün, ancak þartlara baðlý olduðunu belirtiyor.Osmanlýlar; o þartlarý yerine getirdikleri için, altýyüz sene yaþayabilmiþ nadir örneklerden biridir.
|
|
|
|