• ÝzEdebiyat > Bilimsel > Felsefe |
301
|
|
|
|
Ýttifakýn baþýnda BÝR ÝÞ BÝLÝR, MESLEK SAHÝBÝ ilahlar, kendi melezlerine ve kendi torunlarýna sofra kuruyorlardý. Ýlahlar totem alanda doðup büyümekle daha çok totem alana aittiler. |
|
302
|
|
|
|
Ýniþ ve çýkýþ; taban ve tavan neden varsa ölüm ve yaþam da birbirinin belirsizi üsteli durum olmakla birbirine göre birbirinin belirli durumu olmakla vardýr.
|
|
303
|
|
|
|
Bu bakýmdan “Benlik” her zaman tekil deðildir. Duruma ve þartlara göre tekilleþtiði kadar kolektifleþmektedir de. Bir kiþi benliðini aþýrý decede yükseltip bu doðrultuda bir yaþam ortaya koymaya baþlarsa, süper egoya dönüþmüþ demektir. Süper egoya sahip kiþiler çoðunlukla aile ve çocuklarýný dahi düþünmezler. Onu için “Kolektif Benlik ile Süper Egoyu” birbirinden net olarak ayýrmak gerekir.
|
|
304
|
|
|
|
Groteskti dönem içinde, evrenin sahibi varmýþ yokmuþ türünden fikirler hiç kimseyi ilgilendiren bir anlama ve anlatým konusu deðildi. Groteskiler için önemli olan evrenin sahibini bilmek deðil, nerede nasýl yiyecek bulabileceðini bilmekti. Ya da groteskiler güven içinde ihtiyaçlarýný giderecek, motivasyonlarýný saðlama derdindeydiler. |
|
305
|
|
|
|
El kendisine geçen soyut kolektif güçle davranýyordu. Ama dýþtaki somut kolektif gücü El; þirk saydý. Kendisine bühtan saydý. El bu eþleþme içinde kolektif etki olaný çekip kendisine alýyordu. Bu durumda kolektif yetenekli yüklerin tümü El ‘e geçen bir anlam yüklenimi olmasýyla; kolektif kapasiteyi El de bulmanýz kaçýnýlmaz olurdu.
|
|
306
|
|
|
|
Hukuk kolektifti. Doðada ilk kes ortaklýðý olanlarýn hukuku vardý. Ýlk kolektif hukuk sosyal hukuktu. Sosyal hukuk saðlatan bir ortak aný yaþanmýþlýðýný içeren bað enerjili hukuktu. |
|
307
|
|
|
|
Hayat sevgili gibi'dir: Sevmezseniz lanet, severseniz terk eder ... Atakan Korkmaz |
|
308
|
|
|
|
Oyunda ben de varým diyen El, bu oyunda gizletilmiþ bir mana iþtahtý. Kolektif kapasiteye sahip olmanýn gizletilen mana iþtahýydý. Bu baðlam ile sanaldý. Ayný zamanda da El mana anlayýþý, her bir Nemrutla, her bir firavunla, Ýbrahim’le vs. de somut bir anlamdý. |
|
309
|
|
|
|
Bazen hepimiz felseyi çok merak etmiþzdir. Ýþte sizlere yaraladýðým kaynaktan bir felsefi incelemesi paylaþýyorum. |
|
310
|
|
|
|
Felsefe, bireyselliðin söz konusu olduðu bir uðraþý alanýdýr. Ve bu alanda uðraþan insanlarýn; içinde bulunduklarý topluma biraz daha dýþarýdan (yukarýdan) bakmalarý gerektiði konusunda hakim (yaygýn) bir görüþ vardýr. Buna kýsmen katýlmak mümkündür. Felsefecinin ait olduðu toplumun sýnýrlarýný zorlayabilen, hatta bu sýnýrlarý aþan bir yapýda olduðunu felsefe tarihi bize gösterir. Fakat bu yukarýdan bakma durumu bazen bu uðraþý içerisinde bulunan insanlarýn; halktan birisi olduðu gerçeðinin göz ardý edilmesine yol açmamalýdýr. Yani felsefeci halktan tamamen soyutlanýp, düþünce sarayýnda tahtýna kurulup, yalnýzca düþünerek vakit geçirmek zorunda olan birisi deðildir. Böyle bir zorunluluðu yoktur. Yalnýz olmasý onun tercihi olabilir fakat zorunluluk olarak anlaþýlmamalýdýr. |
|
311
|
|
|
|
Ýhtiyaçlarýn saðlanmasý zorunluluðu, kiþi bünyesi dýþýnda kiþi-kiþi ya da kiþi kiþilerdi sosyal iliþkileri kurmanýn yansýmasýný vermiþti. Toplumsal sürece gidecek yol adýmýnýn baþýnda sosyal iliþkiler vardýr. Hiç bir sosyal iliþki kendisinden haberdar olmadýðý toplumsal iliþkiyi amaçlamamýþtý.
|
|
312
|
|
|
|
Enerji birikebilir, toplanýr, çýkarýlýr olduðu içindir ki kolektif yasalar ve kolektif birim zamanýn deðiþe bilirliði vardý. Kolektif bilinç bu akýþlar üzerine bindiriþ edilen manaydý.
Avcý toplayýcý emek zaman bu bindiriþler nedenle hem birbiri üzerine transfer deðiþimiyle; birikebilir, harcanýr (çýkarýlýr) ve toplanýr bir kolektif emek (enerji) oluyordu.
|
|
313
|
|
|
|
Alevilik; maddi zenginliðe dayanýlarak kazanýlan itibar, iktidar, ibadet ve siyasetin her zaman insaný küçülttüðünü belirtir. Ýnsanlýðýn bunlara kurban gitmemesi için insanýn insani karakterinin eðitilerek yüceltilmesini ilke edinir. |
|
314
|
|
|
|
Ýçimizdeki ve dýþýmýzdaki etki alaný birbirine doðru; dýþýn içe, için de dýþa doðru bariyerli bir giriþme belirmesi vardýr. Kültüre gidecek yolda, sosyal oluþa gidecek yolda, kolektif oluþa gidecek yolda bu giriþim ilk belirmedir. |
|
315
|
|
|
|
El takdirine göre "bana var-sana yok" demenin üssel açýlýmla olan çatýþmacý olgu ve olaylar süreci El mana anlayýþý üzerinde süreci teolojik hesaplaþmaya çeviriyordu.
|
|
316
|
|
|
|
Toplumlar; nüfus gibi; biliþ, buluþ, teknik teknolojileri kullanýmlarý gibi zamana baðlý bir üretim gücüyle sýnýrlarý olan belirli oluþturturlar. Ama toplumla sýnýrlý bu belirli oluþlar kiþileri Einstein gibi Cahit Arf gibi, Pir Sultan Abdal gibi Graham Bell gibi; Pasteur gibi belirleyen dalgalanmalarýyla kiþilere yaratýcý birer dýþ olanaktýrlar.
|
|
317
|
|
|
|
Evet, adalet kaybedilen kolektif yapýnýn kaybýnda doðup; kolektif yapýya göre oluþup kolektif deðerlere yaklaþan kýyas davranýþlarýný ortaya koyan düzenlemelerden doðmuþtu. Ama hiç bir zaman kolektif yapýlarýn temeli olmamýþtý. |
|
318
|
|
|
|
Bir gerilim alaný (eðim zaman, öbek zaman olarak; nicelik, nitelik olarak vs.) diðerine tersi durumlarla oransaldýr. Bir gerilim 3 ise ve diðer gerilim öbeði 5 ise; bir gerilimde 3 'ün 5 e oraný 3/5 = 0,6 iken; diðer gerilim öbeði olan 5 in 3 'e oraný 5/3= 1,66666... türü bir devinme oraný bu tür direnç ile giriþme, dönüþme ve akýþtýr. Devim böyle bir þeydir.
|
|
319
|
|
|
|
Varlýk belirmedir. Belirme Planck sabiti kadar sayýsal nicelikle türlü türlü oluþla ayný andalýktýr. Bu nedenle çokluk ta teklik, teklikte de çokluk asýl olan ve asaldýr.
|
|
320
|
|
|
|
Monarþi "O'ydu" Deðilse bir yapýnýn adý ne olursa olsun o yapý çokluðun ortaklaþma gücü olmaktan asla kurtulamýyordu. Çünkü atom ve atomik inþa ile her þey molekülerdi (bileþen, bileþik yapýlardý).
|
|