Dönemeyen Bir Dönme Dolap - 15
Yerimden fırlayıp ayağa kalktım. Elindeki sahana vurdum, sahan yere düştü, üzerime içindeki maddeden bulaştı. Büyücünün elindeki teleği çekip aldım,
"Yazmak, aslında var olmayan bir tanrıya mektup yazmaktır, cevapsız kalacağını bile bile." - Albert Camus (kurgusal)"
"Yazmak, aslında var olmayan bir tanrıya mektup yazmaktır, cevapsız kalacağını bile bile." - Albert Camus (kurgusal)"
Yerimden fırlayıp ayağa kalktım. Elindeki sahana vurdum, sahan yere düştü, üzerime içindeki maddeden bulaştı. Büyücünün elindeki teleği çekip aldım,
Yillar Önce Yazdiğim Bu Romani Kaybolmasin Di̇ye Koyuyorum Si̇teye.
Uydurduğumu Düşünebi̇li̇rsi̇ni̇z. Çok Belgesel İzledi̇m Kurtlara Dai̇r.
Evet, bu bir güvercin. Besili. Tüyleri bembeyaz. Ayakları ve gagası açık penbe, tırnakları kirli beyaz. Gagasıyla katlanmış bir kâğıt parçası tutuyor;
Nimali sözlerine başlarken ve devam ederken, Gri mavi gözlü arkadaşına doğru atağa geçen elinde kalınca zincir olan biri, onu zarar verici nitelikte salladı. Rakibi hiç tereddüt etmeden kılıcı ile bir kaç hareket eşliğinde sanki bir müzik aletinin tellerine uyumlu bir şekilde dokunur gibi metal ve görünüşe göre paslı
Yurdun müdavimi çocuklar, oyun saatlerini büyük avluda geçirmekteydi. Fiziksel olarak yeterliği olanların bazısı ateşli taraftarları önünde futbol, basketbol, voleybol oynamaktaydı. Fiziksel yapıları bunları yapmaya yeterli olmayanlar da yakar top, saklambaç, körebe türü oyunlarla eğleniyorlardı. Elleri kıçları üstünde bağlı birkaç görevli avlu boyunca gidip gelerek gözcülük yapıyorlardı.
Hayalet dadandığı izbe, terk edilmiş evin içerisinde volta atıyordu. Sanki Yıkılmış bir binanın moloz yığınından çıkmış gibiydi. Karmakarışık gri saçları, paçavraya dönmüş takım elbisesi derisi kurumuş suratı ile korkutucu görünüyordu. Volta atarken bir şeyler mırıldanıyordu.
bu mezarda yatanlarrr dedi. Sonra düzeltti Bu kabirde yatanlar, yok yok
Sübyanlar Yetiştirme Yurdu iki katlı, eski, büyük bir taş binaydı. Yurdun büyük avlusu cezaevlerini çağrıştıran büyük, parmaklıklı bir demir kapıdan şehrin en işlek ana caddesine açılmaktaydı. Ana girişi cadde tarafında bulunan ve yeni, betonarme bir bina olan müdür lojmanından avluya küçük bir arka kapıyla gelinebiliyordu.
Batı ve Türk müziklerinde teksesli ve çoksesli olarak 2000 kadar eser bestelenmiştir. Türk müziğinde çoksesli olarak yazdığı parçalar, bu yeniliğin ilk eserleridir. 51 Mevlevi ayin-i şerifi, 108 durak, 88 ilahi, 23 peşrev, 108 saz semaisi, 45 oyun havası, 19 tasviri saz eseri, 20 taksim, 52 gazel, 130 şarkı,