Amacınız Doğrultusunda Kendinizle Bütünleşin
insanoğlunun hayatı boyunca gerçekleştirmek için gayret gösterdiği bir amaca odaklanmadan yaşamasının mümkünatı olduğu düşünülebilir mi?
"Edebiyatın acımasız kuralıdır: Okur, yazarın ölüsüyle dans etmekten daha çok zevk alır." – Edgar Allan Poe"
"Edebiyatın acımasız kuralıdır: Okur, yazarın ölüsüyle dans etmekten daha çok zevk alır." – Edgar Allan Poe"
insanoğlunun hayatı boyunca gerçekleştirmek için gayret gösterdiği bir amaca odaklanmadan yaşamasının mümkünatı olduğu düşünülebilir mi?
Savaşın bir namusu varsa ki biz öyle olduğunu iddia ediyoruz, o zaman bir dolu da namussuz var, savaşların içinde palazlanan... Kim Bunlar? Bunlar gündüz insan gece hırt, diyebileceğimiz tipler. Her şekle, kılığa girerler... Kimi zaman Rudolf Hes olurlar, kimi zaman Ratko Mladiç olurlar, kimi zaman Arayik Harutyan olurlar...
YZ
Var olmak ne ki...İş yok olabilmekte...Hissetmek ne ki,iş hissetmemekte...Ağlayan bir çiçek bahşediyor sana en nefis kokuyu,duyabiliyor musun,yoksa içinde bulunduğun dar çemberi kıramamaktan mı yakınıyorsun?
Melisa Kesmez
Canlının yapı taşlarını, canlılığa ilişkin şifreleri, genleri vs. değerlendirmek, araştırmak durumundayız. Bir örümcek ile insan arasındaki yapısal benzerlikler ve ayrılıkları tartışmak durumundayız. Çizmeyi aşmak gibi bir gayretim olmayacaktır. Doğanın bir parçası olan insanın, doğanın diğer parçaları ile ilgisi tartışılmalıdır.
-Bildiklerini uluorta söylersen başına geleceklere karşı da önceden tedbir almayı unutmamalısın.Çünkü başkalarını rahatsız edecek sözlerin dostlarının bile kolayca saf değiştirmesine neden olabilir.
-Aşk en az bir asır sürerdi eskiden,şimdi ise o güzelim aşkı dakikalara indirdiler.
ey sevgili senin eteğinin küçük bir parçasını parisin tüm giyim mağazalarına değişmem. eyfel kulesi, nasıl parisin göbeğine vurulmuş bir şaheser ise, izin ver ey sevgili göbeğinin tam ortasından seni öpüşüm de aşkımızın şaheseri olsun. ey sevgili çin işkencelerin geçerken bile seni unutamamaktayım. bütün çin ayaklar altına alsa bile
bizler, savaşmanın neden kırıp dökmekten ibaret olduğu fikrine kapılıyoruz?
Ötenazi hakkını tanımamakta ısrar etmek yaşamak istemeyen, yaşam alanı tanınmayan insana tüketim ekonomisini beslesin diye sözde inançlar adına işkence etmektir.
Soluk bir ten, asık bir surat, her şeye kayıtsız bir sıfat! Bugünün yüzü böyle
Durağı bekle! İçinde yenilenme! Yolculuğun farklı yerinde! Sorduğun, yeni bekleyişte.. Durak gerçek, sevdiklerin evet! Hayat bulduğun, kalbinde tuttuğun, unuttuğun, hatırladığın! Ufukta büyüttüğün.. Bir amaç güttüğün! Yine!
Gelin kendimizi de okumayanları da bu dertlerden kurtaralım ve okumama şenlikleri ve etkinlikleri düzenleyelim.
19.yüzyıl tiyatrosunun, yanılsamacı tiyatronun olduğu kadar burjuva eleştirel gerçekçi tiyatrosunun da temcilcileridendir. modernist ve avangarde tiyatronun 'babası' isveç'li oyun yazarı, şair, ve romancıdır.
Faruk Duman