Öteki kavramý, bir varlýðýn kendinden olmadýðýný kabul edip dillendirilmesi olarak tanýmlanabilir.

Bir canlýnýn büyümesi hücre bölünmesine baðlýdýr. Hücreler ne kadar hýzlý bölünürse, büyüme de o kadar hýzlanýr. Hücreler toplumun yapý taþlarý gibiler; her hücre birbirini tamamlarken, diðerine göre ötekidir.

Ben resmi rakamlara göre bin dokuz yüz altmýþ beþ yýlýnda doðmuþum. O günden bugüne kadar kan baðý olan, olmayan kiþiler arasýnda çok yakýn bulduðum ve hep öteki saydýklarým oldu. Mutlaka beni de öteki sayanlar oldu. Öteki sayanlarýn da kayda deðer bir kýsmýný tanýyorum.

Bittabi siyasal yapýda da ötekiler var. Mevcut iktidarýn baþlangýcýný milat sayarsak, toplumsal yapýyý deðiþtiren iki milat gördüm; biri Evren'in "On iki Eylül"ü, diðeri Erdoðan'ýn 3 Kasým'ý.

Bu süre içinde birkaç da cumhurbaþkaný gördüm; Cevdet Sunay, Fahri Korutürk, Kenan Evren, Turgut Özal, Süleyman Demirel, Ahmet Nejdet Sezer, Abdullah Gül ve Tayyip Erdoðan.

Bugün politik geçmiþe bakýyorum da, siyaset sahnesinde yer alanlarýn çýkarlarý kadar birliktelikleri ve akabinde öteki oluþlarý politik yarýný belirliyor.

Bu ülke, Osmanlý'da da dahil, kirli siyaset seline maruz kalmýþ. Devlet bekasý, hükümdar cakasý adlarý altýnda oluþan bu koyu bulanýk su, her tür pisliði bünyesinde barýndýrýyor. Destek alamadýðý herkes her dönemde öteki sayýlmýþ. Öteki sayýlanlar düþman kabul edilmiþ; ya kelleler vurulmuþ, ya zindan ve hapishaneler doldurulmuþ. Suç isnat edilemeyenlere de en ilkel tebessümle yýllar sonra "Pardon" denilmiþ.

Günümüzde bir çok siyasi parti var. Her biri diðerinin biraz kankasý, biraz ötekisi olmuþ. Ayný yolda yürüyenlerin ya þahsi çýkarlarý, ya siyasi tabanlarý zaman zaman sevgili durumunda olanlarý öteki konumuna getirmiþ / getiriyor. Geçtiðimiz son seçimlerde anlýk döþünce deðiþimi geçiren siyasilerde izlediðimiz tavýrlar da bunu gösteriyor.

Ötekini ve berikini oynayan siyasilere baktýðýmýzda, terör örgütleriyle hareket edenlere destek vermeyeceðini söyleyenlerin birkaç gün içinde düþünce ve taraf deðiþtirmesi de bunun en güzel örneklerinden biri.

Bir terör örgütünü kendi safýnda tutup, ötekine terör örgütüyle hareket ettiði propagandasýný söyleyenlerin de davranýþlarýný iyi deðerlendirmek gerek. Ayný zamanda bir terör örgütüne, kendisini biraz sevmesini, yeterli ilgiyi göremeyince, kendisine biraz sövmesini isteyenler de elde ettikleri erk ve finansal yapýlarýný koruma endiþesi içinde kuþku duyduklarýný bile, öteki biçiminde tanýtma yolunu alanen seçme durumunda olduklarýný düþünüp, akledenlere gösterdiler.

Siyasi masalarda "elim sende" oynayanlara "kayýp Nemo"yu Hýzýr aleyhisselam sanýp, sandýktan çýkacak mucizeyi endiþeyle bekleyenler ise kendilerini öteki kýlýyorlar, kendilerinden olmayaný beriki kýlýyorlar gibi bir havadalar.

Sanýrým muhalif kanatýn iktidarý kaybetmesi, kendilerini iktidar kanadýndan daha çok sevindirmiþ, iktidar iktidar da, kendileri muhalefette daha iyi sürünecek ve milleti süründürecekleri kanaati hasýl olmuþtur. Millet de, bu bayram havasýna bir aylýk bedava doðalgaz ile bir yýllýk indirimli doðalgaz sevinciyle bu garip toya davul zurna ile gönüllü destek olmuþtur.

Millet kalp ile, diyanet dil ile zamlarýn Allah'tan geldiðini, kaderin önüne geçilemediðini tasdik ediyorlar.

Öte beri derken hedef iki bin elli üçe de bir þey kalmadý. Ýç güçler, dýþ güçlerin üstüne çýkýyor ve aya dört þeritli yol ve yerli uzay gemileriyle artýk galaksi bizi kýskanýyor, daha da çoook kýskanacak görünüyor. Hele þu döviz belasýnýn yükselmesini bir durduralým...

Allah müstehakýmýzý versin. Orhan Murat Arýburnu "Kasap" adlý þiirinde bu durumu çok güzel betimliyor.

"Mal derdinde kasap
Can derdinde koyun
Ne çirkin oyun
Ne berbat kafiye!"

25 Haziran 23
Bursa