Konuþ ki seni göreyim. -Aristoteles |
|
||||||||||
|
Keloðlan kasabaya tavuk satmaya gitmiþ. Pazara gelince elindeki iki tavuða müþteri aramaya baþlamýþ. Adamýn biri tavuklara bir altýn vermiþ. Keloðlan bunu kabul etmemiþ. Ýlle de iki tavuða iki altýn isterim demiþ. Keloðlan’ýn tavuklarý bir altýna vermediðini gören adam: “ Bak Keloðlan, bende bir define haritasý var. Yalnýzým, yaþlandým artýk. Bu sebepten defineyi aramaya çýkamadým. Eskiden Zenginoðlu’ nun konaðýnda çalýþýrdým. Bu haritayý bana Zenginoðlu vermiþti. Ýki tavuk benim olsun, harita senin olsun, defineyi ara bul, ömrünce mutlu ol ” demiþ. Keloðlan adama inanmýþ, deðiþ tokuþ yapýlmýþ. Keloðlan akþamüstü yorgun argýn köyüne dönmüþ. Anasý: “ A benim kel oðlum, kabak oðlum. Hiç bu kaðýt parçasýna iki tavuk verilir mi? Sen tavuklarý satýp gaz, tuz alacaktýn. Kandýrmýþlar seni. Þimdi karanlýkta otur, yemekleri tuzsuz ye de aklýn baþýna gelsin ” diyerek baðýrýp çaðýrmýþ. Keloðlan oralý olmamýþ, aklý fikri definedeymiþ. Sabahý zor etmiþ, erkenden kalkmýþ. Anasýna: “ Ana ben defineyi aramaya gidiyorum. Kýþlýk yiyecek hazýrlamýþtým. Varsýn gaz olmasýn, akþamlarý erken yatarsýn. Varsýn tuz olmasýn, komþudan istersin. Defineyi bulursam, seni sultanlar gibi yaþatacaðým ”demiþ. Anasýnýn elini öpmüþ. Keloðlan’ ýn kararlý olduðunu gören anasý çaresiz fikir deðiþtirmiþ. “ Güle güle git, Keloðlan. Ýnþallah defineyi bulursun “ diyerek Keloðlan’ ý uðurlamýþ. Keloðlan dað-bayýr aþmýþ, günlerce aramýþ, sonunda haritadaki kuyuyu bulmuþ. Define bu kuyunun içindeymiþ. Kuyuya attýðý taþ tak diye ses çýkarmýþ. Keloðlan kuyuda su olmadýðýný anlamýþ. Fakat geçen yýl köydeki kör kuyuya inen ve bir daha çýkamayan üç kiþi aklýna gelmiþ. “ Yanýmda köyden getirdiðim ip var. Kuyunun kenarýna baðlayýp insem ya ben de onlar gibi kuyudaki zehirli dumandan boðulur kalýrsam halim nice olur, diye düþünceye dalmýþ. Evvela bana mert, sözünün eri, kuyudaki tehlikeyi ortadan kaldýrabilecek bir yardýmcý lazým. Böylesi de nerelerde bulunur, diye düþünürken aklýna Nasreddin Hoca gelmiþ. Tamam demiþ Hoca bu iþin çaresini bulur. ‘ Az gitmiþ uz gitmiþ, sonunda Akþehir’ e varmýþ. Sormuþ, Nasreddin Hoca’ nýn evini göstermiþler. Kapýyý çalmýþ. Nasreddin Hoca kapýyý açmýþ. “ Buyurun evladým “ demiþ, “ Ben Nasreddin Hoca’ yým. Bir þey mi arzu etmiþtiniz? “ “ Hocam bizim köyde bana Keloðlan derler. Sizin önemli bir meselenin çözümüne yardýmýnýzý rica edecektim. Beni dinlemek zahmetine katlanýrsanýz çok sevinirim. “ Hoca Keloðlan’ ý evine buyur etmiþ. Keloðlan define haritasýna nasýl sahip olduðunu, anasýna veda edip köyden ayrýldýðýný, haritadaki kuyuyu bulduðunu, kuyuya neden inemediðini anlatmýþ. “ Eðer defineyi bulursak yarý yarýya paylaþýrýz, Hocam. Ne dersiniz? ” diyerek sözü baðlamýþ. Nasreddin Hoca: “ Uzun süredir kullanýlmayan veya etrafýndaki toprak tabakasýndan içine zehirli hava sýzan kuyularda, yeterli hava akýmý olmadýðý için, bu zehirli hava birikir. Eðer böyle kuyulara inilirse insaný zehirler, öldürür. Söylediðine göre kuyunun derinliði dokuz on metre varmýþ. Kuyunun çevresini kazýp geniþletmek çok yorucu ve zahmetli, ikimiz baþaramayýz. Yardýmcý bulmaya kalksak kulaktan kulaða yayýlýr, halk kuyunun baþýna dolar. Baþka bir yol bulmalýyýz Keloðlan. Sen bizde birkaç gün misafir kal, düþünüp hal çaresini bulurum. “ Nasreddin Hoca sonraki iki gün planlar yapmýþ, taslaklar çizmiþ. Planlarý demirciye götürmüþ. Bu aletlerin olanýný vermesini, olmayaný çizime uygun olarak yapmasýný tembihlemiþ. Haftasýna aletler hazýr olmuþ. Ýki eþeðin çektiði bir araba almýþ. Arabaya aletleri, yiyecek, içecek gibi ihtiyaçlarý koymuþ. Karýsýyla vedalaþýp eþeðine binmiþ. Nasreddin Hoca eþeðiyle önde, Keloðlan arabayla arkada, yola koyulmuþlar. Günlerce süren zahmetli yolculuktan sonra definenin bulunduðu kuyuya varmýþlar. Hoca kuyuyu incelemiþ. Keloðlan ile birlikte demirciye yaptýrmýþ olduklarý büyük körüðü kuyunun yanýna indirmiþler. Yaklaþýk on santim geniþliðindeki borunun bir ucunu kuyunun dibine sallamýþlar. Diðer ucunu körüðe takmýþlar. Birlikte körüðe temiz hava basmaya baþlamýþlar. Yýllardýr burada biriken durgun ve zehirli hava, temiz ve basýnçlý havanýn etkisiyle parçalanmaya, yavaþça yükselmeye, kuyudan çýkmaya baþlamýþ. Körük her hava basýþýnda kuyudaki zehirli hava oraný azalýyormuþ. Bu iþlem ertesi gün de devam etmiþ. Üçüncü gün kuyunun temizlendiðine kanaat getirmiþler. Yine de her þeyden emin olmak için Nasreddin Hoca arabada getirdiði bir kediyi çuvala koymuþ. Çuvalý ipe baðlayýp kuyunun dibine sarkýtmýþ. Yarým saat sonra kediyi çýkardýðýnda dipdiri olduðunu görmüþ. Keloðlan ipi beline baðlayýp kuyuya inmiþ. Haritada belirtilen taþý çýkarmýþ. Taþýn altýndaki topraðý kazýnca, sandýðý bulmuþ. Yanýndaki diðer ipe sandýðý baðlamýþ ve Hoca’ ya kendisini çekmesi için seslenmiþ. Keloðlan kuyudan çýkýnca, Hoca ile sandýðý yukarýya çekmiþler. Sandýðýn kilidini kýrýp, kapaðýný açýnca, bir de ne görsünler: Çil çil altýnlarla dolu deðil miymiþ sandýðýn içi… Çok sevinmiþler. Hemen altýnlarý paylaþmýþlar. Ertesi gün, Nasreddin Hoca eþeðiyle Akþehir’e, Keloðlan arabayla köyüne doðru yola koyulmuþlar. Keloðlan köyünde dillere destan bir konak yaptýrmýþ. Hizmetçiler, uþaklar tutmuþ. Tarlalar, baðlar, bahçeler satýn almýþ. Anasýyla birlikte sultanlar gibi yaþamaya baþlamýþ. Keloðlan’ ýn görülmemiþ zenginliði padiþahýn kulaðýna gitmiþ. Ava çýktýðý bir gün Keloðlan’ ýn konaðýna uðramýþ. Keloðlan padiþaha hürmet göstermiþ, en iyi þekilde aðýrlamýþ. Gördüðü yakýn ilgiden çok memnun kalan padiþah, Keloðlan’ ý gelecek ay kutlanacak bayram için, sarayýna davet etmiþ. Bayram günü Keloðlan arabalar ve uþaklarla beraber saraya gitmiþ. Eðlenceler sýrasýnda padiþahýn dünya güzeli kýzý Menekþe ile tanýþmýþ ve aþýk olmuþ. Menekþe de Keloðlan’ ý görür görmez sevmiþ ve yanýndan ayrýlmak istemiyormuþ. Bayram eðlenceleri bittikten sonra Keloðlan konaðýna dönmüþ. Anasýna Menekþe Sultan’ ý görür görmez aþýk olduðunu, onsuz yapamayacaðýný söylemiþ. Düþünmüþler, taþýnmýþlar, padiþahtan Menekþe’yi istemeye karar vermiþler. Daha sonra anasýyla gidip kýzý istemiþler. Padiþah Menekþe’yi Keloðlan’ a vermiþ. Keloðlan konaðýna dönüp düðün hazýrlýklarýna baþlamýþ. Bir taraftan da Nasreddin Hoca’ ya haberciler gönderip, düðüne davet etmiþ. Nasreddin Hoca payýna düþen altýnlarla Akþehir’e döndükten sonra yoksullarý, yetimleri, giydirip kuþatmýþ, parasýnýn çoðunu hayýr iþlerinde kullanmýþ. Bir yandan da Keloðlan’ýn köyünde konak yaptýrdýðýný, uþaklar tutup, araziler satýn alýp sultanlar gibi yaþamaya baþladýðýný dost sohbetlerinde ve gelip giden yolculardan duyar, anlatýlanlara sevinirmiþ. Keloðlan’ ýn düðün haberini ve Menekþe Sultan ile evleneceðini duyunca keyfi pek yerine gelmiþ. Hemen düðüne gitmek için hazýrlýklara baþlamýþ. Halýlar, kürkler, ipek kumaþlar almýþ. Menekþe’ye küpe, kolye, gerdanlýk gibi ziynet eþyalarý almýþ. Ayrýca dört atýn çektiði iki araba satýn almýþ, iki tane de uþak tutmuþ. En deðerli elbiselerini, en gösteriþli kürkünü giymiþ. Karýsýyla birlikte düðünden birkaç gün önce yola çýkmýþ. Nasreddin Hoca maiyetiyle birlikte gayetle þatafatlý bir þekilde saraya varmýþ. Keloðlan Hoca’ yý kapýda karþýlamýþ. Elini öpmüþ. Sarýlmýþlar, hasretle kucaklaþmýþlar. Düðün gününe kadar Hoca baþýndan geçmiþ nice olaylara ince espriler katarak anlatmýþ. Davetlilerin hoþça vakit geçirmelerine yardýmcý olmuþ. Sazlý, sözlü eðlenceler arasýnda Keloðlan ile Menekþe Sultan evlenmiþler. Mutluluklarýna diyecek yokmuþ. Daha uzun yýllar mutlu ve bahtiyar olarak yaþamýþlar. Yazan: Serdar Yýldýrým
ÝzEdebiyat yazarý olarak seçeceðiniz yazýlarý kendi kiþisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluþturmak için burayý týklayýn.
|
|
| Þiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleþtiri | Ýnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babýali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratýcý Yazarlýk | Katýlým | Ýletiþim | Yasallýk | Saklýlýk & Gizlilik | Yayýn Ýlkeleri | ÝzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Giriþi | |
Book Cover Zone
Premade Book Covers
ÝzEdebiyat bir Ýzlenim Yapým sitesidir. © Ýzlenim
Yapým, 2024 | © Serdar Yýldýrým, 2024
ÝzEdebiyat'da yayýnlanan bütün yazýlar, telif haklarý yasalarýnca korunmaktadýr. Tümü yazarlarýnýn ya da telif hakký sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadýr. Yazarlarýn ya da telif hakký sahiplerinin izni olmaksýzýn sitede yer alan metinlerin -kýsa alýntý ve tanýtýmlar dýþýnda- herhangi bir biçimde basýlmasý/yayýnlanmasý kesinlikle yasaktýr. Ayrýntýlý bilgi icin Yasallýk bölümüne bkz. |