Dengede sapan süreçler de ise iç yüzeyin gerilimi bu kes – yerine pozitif (+) polarma olur. Dýþýn zar yüzey gerilimi de + yerine eksi (-) negatif polarmalý gerilim içinde olur.

Difuzyon yolu ile madde taþýma süreci hücre için enerji harcamadan gerçekleþen bir transferdir. Ancak her durumda difüzyon gerçekleþmesi hücrenin imdadýna yetiþmez. Bu nedenle hücre aktif taþýma iþinde ATP kullanýr.

Örnegin glikoz hücre için çok gereklidir. Glikoz da hücre içine girmek yerine hücre dýþýna akma eðilimindedir. Yani hücreyi enerji harcamakla zorla hücre içinde tutarsýnýz. Ýþte bu durumda difüzyon iþe yaramaz.

Ýç ve dýþ hücre zarýnýn, yön deðiþen potansiyel etkisi nedenle – olan zarýn dýþ yüzey potansiyeli, zarýn dýþýnda zara baský ve basýnç yapan + sodyum iyonunu bu kes hücre içine doðru çeker.

Ýlk durumu ile (-) olan Hücre içinin zar polaritesi, pozitif polarite olunca, hücre içindeki potasyumda pozitif polarmalý iyon olacaðý nedenle iki pozitif polarma birbirini itecektir.

Zarýn pozitif polarmasý potasyumun pozitif polarmasýndan daha büyük olduðundan zarýn + olan iç potansiyeli, potasyum + iyonlarýný iterek potasyumun + iyonlarýný zarýn dýþýna sýzdýrýrlar.
Nasýl Yaþar Nasýl Ölürüz 49

En temel canlanma hücre düzlemli sentezle hayattýr. Ozmos geçiþi hücre entegrasyonlu prototip canlanmanýn kendisidir. Yukarýda konusu edilen kalýtsal materyal bozukluðu, mitokondrinin çoðalamamasý gibi nedenle, hücre ölümleri yüzünden hücrenin boðulmasý gerçekleþiyordu. Ve boyu kýsalan telomerin tekrarlar yapan çevrimi bittiðin için entegre süreçler de ayný anda deðil, entegre süreçler içinde kýsasüreli aralýklý zamanlar içinde farklý farklý ölümler meydana gelir.

Bu durumda ölüm denen söyleyiþten anladýðýmýz bilinç düzeyinde olduðu kadar son hücrenin iflasýný da içeren bir ölmeyi anlarýz. Zaten bozulmaya baþlayan denge nedenle artýk enerji giriþi sonlanmýþ olacaktýr. Yani ölüm ile beslenme, metabolizma süreçleri ve oksijen edinme süreçleri biter.

Bu girdi ve “iþlevler entegre aktifliði” canlanma olunca; bunlarýn tersi olan süreçlerle girdi ve entegrasyonun aktif olamamasýyla yani girdi ve iþlevler entegresinin pasif olmasýyla da ölüm gerçekleþir.

Bütünlükten kopan son hücre fizyolojisi içinde hücrenin biyokimyasal iþleri yapamamasýyla ölünür. Görüldüðü gibi ölüm de birdenbire deðil çok hücrelilik oluþ gibi parça parça durumlarýn parça parça sahneden çekilmesiyle gerçekleþir. Ama ilke olarak bütünlükten kopan aktivite bütüne baðlý olmamakla kendi özelinde iþlev olsa bile hayat deðildir.

Parça parça bileþmelerin entegresi içindeki entegre canlanma kalite olan bir hayattý. Ýþte bu entegrelerin kazanç olmasý yanýnda bir hücredeki gerçekleþecek tüm hayat sal olaylarýn ifasý içinde hücre kendisini çekmiþ, organ ve dokular içinde özel görevle özelleþmiþti.

Böylece eþey hücreleri dýþýnda çoðalamayan mitokondri gibi organeller, organ ve doku içinde biyo kimyasal fizyolojik iþlevleri yapamayan hücre parça parça yýkýmla ölüme doðru gidiyordu. Hem de doðduðumuz andan itibaren ölmeye baþlarýz.

Yine ölümün gerçekleþmesi için örneðin vücut sýcaklýðýmýz 1derece veya 2 derece düþerse öleceðimiz gibi yine vücut ýsýmýz birkaç derece artarsa da ölürüz.

Kalp ritmindeki bozulma ve kan basýncýndaki bozulmalarla da ölüme sürükleniriz. Entegreyi veren parçalý yapýlardaki bir her hangi bir aksama, ölümü verebilmektedir.

Hani entegre süreç içinde parçalý ölüme bir örnek verirsek, kalp durunca dahi bilinç 15-20 saniye daha açýk kalýr.

Yine kalbe baðlý organlar parçalý ölümler nedenle 30 dakika kadar hala yaþamaya devam ederler. Kopan bacak 6 saat yaþar. Kemik ve tendonlarýnýz 8- 12 saat yaþar.

Beyin en az üç fosil yapý entegresi olmakla ölümleri de ayrý ayrýdýr. Kalp duruktan 3 dakika sonra beyin ölümü yavaþ yavaþ gerçekleþmeye baþlar.

Bellek on dakika sonra oksijensizlikten ölmeye baþlar. Beyin 10 saniye hiç oksijen almaz ise belleði siler.

Beyin ölümü organlarýn ölümü deðildir. Önce entegrasyonlarýn ölümüdür. Sonrada entegrasyon nedenle dumura uðrayýp körelen hücre düzleminin ölümüdür. Yani organizmaya dek bütün oluþun entegrasyonun ve iþlev durumlarýn artýk devam edemeyeceðinin ilanýdýr.

Kendisini tekrarlayan telomeri uzunluðu bitti ise, mitokondri ve dokusal iþlevler büyük ölçüde kendilerini bitirdilerse bu süreç hücreleri nekroza girmiþ olanlarýn ölümüdür.

Bu durumda parçalý ölümler nedenle hasara baðlý hastalýk ölümleri acýlý olabilir.

Hele birde beynin badem kadar olan bir amigdala uzantýsý vardýr. Ölüm nedenle kiþiyi psikolojik savunma içine girdirir. Bu uzantý kiþinin ölümünü kendisine yakýþtýrmamasý nedenle amigdala o kiþiye “sen ölümden sonra bile yaþayacaksýn” der.
Nasýl Yaþar Nasýl Ölürüz 50
Yine DNA üzerinde bir harfin deðiþmesi sonrasýnda deðiþmenin duygu, düþünce, davranýþ, algý dünyamýz ve saný kanýcý inancýmýz üzerinde çok denli etkileri vardýr.

Ruh içimizdeki bu DNA ya iliþkin moleküler diziliminin bir fonksiyonudur. DNA’daki bu moleküler dizilim dýþýmýzdaki süreçlerle de bizi sosyo toplum sal birliðin entegresine doðru yönlendirdiði durumlarla sosyo toplumsa sürecin yasak, serbest türü paylaþým yapan fonksiyon eðilimine katýlýmýmýz olmaktadýr

Hayat ve hayatýn içindeki tekil organizmalar fizyolojik, biyo kimyasal ve öznel davranýþlarýn eþ güdümü yanýnda dýþta da sosyo toplumsa bilincin ruhu ile etkileþip giriþen birçok sürecin olgu lamasý altýndadýr.

Yerel ölçekte ve evrensel ölçekte her þey, her þeyle; gel ya da git, boþluk ya da doluluk tavýrlýdýr. Bir alan durum, iniþ aþaðý ya da yokuþ yukarýdýr. Alanýn yüzleri kabul ya da yadsýma baðlamlý olmasý nedenle iliþkindirler.

Her þey, her þeyle baðýntýn bir giriþme ile etki tepki koyan; bu giriþmelerin seçme ayýklamasýný yapan bir bütünlüktürler.

Alan için, alana aþaðý yön ya da yukarý yön olmanýn hiçbir zorluðu yoktur. Alanýn yönü içinde olan hareket, daima iniþ aþaðý, düþüþ yönünde düþey ve yatay yönlerledir.

Ama hayatýn alan yönünde olmasý kadardan belki de daha çoðu alan yönüne zýt durumladýr. Bu süreç üç bakýmdan önemlidir. Bunun ilki bir var oluþ belirmesi, belirenin zýddýyla var olmasý nedenle bu böyleydi.

Gel olanýn git olma gerilimini üzerine sarmasý veya git olanýn gel olaný gel olana karþý durana dak üzerine sarmasý gibi. Ýkincisi alan yönü sýkýþmasý içinde siz bir türlü var olamýyorsanýz öbür türlü zýt taraftan var olacaktýnýz. Bu þuna benzer. Kapýdan içeri girdiðinizde içine girilen odada birkme yaparken sýkýþma türü bir sýkýntý yoktu. Ama tüm sorun kapýdan içeri girmeðe çalýþýrken ortaya konacaktý.

Dýþarýda ayný anda kapýdan odaya girmek için yapýlan hücüm nedenle kapýdan içeri giremeyeceðiniz kadar bir kalabalýðýn kapýya yönelimesi ile kapý giriþinde sýkýþma, hatta bu sýkýþma nedenle içeri girememe ortaya çýkacaktýr.

Kapýdan kolaylýkla içeri girmek aslýnda alan yönüdür. Ama birim sürede kapýdan içeri girmenin bir kapasite sýnýrý vardýr. Ve kapýya bir birim süre içinde girilecek durumdan daha çok durumla kapýya doðru hücum edilirse birim sürede giriþ yapmasý gerekenden fazlasý, kapý giriþinde sýkýþýklýk yapar.

Bu yýðýlma noktasýnda büyük direnç oluþur. Ýþte bu direnç durum içinde siz alan yönü ile kapýdan girmek yerine sýkýþmaktan ötürü yine daha fazla enerji harcamakla; bacadan, pencereden, çatýdan içeri girmeyi yeðler olacaksýnýz. Ýçeri girmenin dayanýlmaz afinesine karþý bu zorluk göze alýnýyordu.

Hatta alan yönüne zýt durumla pecede bacada girmek gibi duvara da bir delik açýp içeri gireceksiniz. Göreceksiniz ki alan yönüne ters olmanýza raðmen kapýda sýkýþýp, itiþip kakýþ yapmakla birbirine omuz direyenlerin birçoðundan daha önce içeri gireceksiniz.

Üçüncüsü de bir var oluþun alan yönünü içindeki olasý geçiþ ve rekabetçi eylem daralmasý veren sýkýþma karþýsýndaki kiþilerin ortamdaki rekabetçi dirence karþý harcayamayacaklarý sýkýþma enerjisi, adeta yokuþ yukarý olmanýn direncine karþý harcanan enerji türünde olmaktadýr.

Ýþte hayat veya var oluþ böylesi olamlar alanýdýrlar. Hayat her durumla vardýr. Ama hayat hiçbir þeyle belirlenmez. Siz hayatla, olgu ve olaylarla birini belirlediðiniz an diðerini de belirlemiþ olursunuz. Hayat var oluþun ayrýlmaz bir yüzüdür. Hayata mý var oluþ diyoruz? Yoksa var oluþ mu hayat? Eðer olup biten süreci anlamaz isek burasý biraz bilinmez olur.

Var oluþ bir enerji düzeni ve bir enerji örgütlenmeli var oluþla, çevrimdi. Düzen örgütle olur, örgütlenme de düzenle birbirinin kontrol çevrimidirler.

Canlýlýk cansýzlýðýn zýddý deðildir. Çiçeðin domurcua oranýdýr. Canlýlýk bir durumdaki enerji akýþýnýn canlanma olacak deþarj durumuna en yakýn oluþtur. Evet aydýnlýðýn içinde giriþirken kesiþen dalgalarýn kesim yerleri karanlýk kümeler öbeðini oluþturur.