Ýnsanlarýn arasýnda yaþadýðýmýz sürece, onlarý sevelim. -Andre Gide |
|
||||||||||
|
Pek çok ateist, bu ayeti referans alýp Iþid zihniyetinde olanlarýn gerçek müslüman olduðunu ve onlarýn ayetin hükmünü yerine getirdiklerini söyler. Ya da Ýslam'ýn, inkar edenlerin boynunu vurmayý emreden vahþet dini olduðunu iddia eder. Oysa gerçek, bilinenin tam zýttýdýr. Ayette anlatýlaný delilleri ile deþifre ettiðimde, okuduklarýnýza çok þaþýracak ve eðer vicdan sahibi iseniz bu ayetin manasýný çarpýtmaktan vazgeçeceksiniz... Gelelim ayette boyun olarak çevrilen ''rikab'' kelimesine. Rikab kelimesi Arapça'da "gözetleme, gözetim altýnda olma demektir". Allah'ýn isimlerinden biri " Er Rakib" dir. RKB kökünden gelir bu kelime ve gözetlemek, denetlemek, korumak, bekçilik yapmak manalarý vardýr. Allah'ýn kullarýndan bir an bile gafil olmadýðýný, sürekli gözetleyen, koruyan ve kontrol altýnda tutan olduðunu anlatýr. Bu kýsa bilgiden sonra sizlere '"Rakabe" kelimesinin geçtiði diðer sure ve ayet numaralarýný vermek istiyorum. (Ýlk numara sure, ikincisi ayet numarasýdýr.) Rakabe kelimesinin geçtiði ayetler: (28-18), (28-21), (44-59), (11 -93), (5-117,) (50-18), (4-1) Ýnternette yapacaðýnýz kýsa bir araþtýrmanýn ardýndan Rakabe kelimesinin, diðer bütün ayetlerde gözetleyen... manasýnda çevrilmiþ olduðunu göreceksiniz. Her ne hikmetse sadece Muhammed Suresi 4. ayette ayný kelime boyun olarak çevrilmiþ. Ve pek çok meal yazarý da birbirinden etkilenerek ayette geçen "rikabi" kelimesine "boyunlar" manasý vermiþlerdir. Oysa boyun kelimesi Araça'da "A'nâk" kelimesi ile ifade edilir. Bu kelimenin Kuran'da geçtiði sure ve ayet numaralarý da þöyledir; Boyun "A'nâk" kelimesinin geçtiði ayetler: (17-29), (17-13), (8-12), (34-33), (38-33), (13-5), (26-4), (36-8), (40-71) Bu bilgilerin ardýndan ayette anlatýlanýn ne olduðuna bakalým; Savaþta inkar edenlerle karþýlaþtýðýnzda onlarýn gözetleme/komuta merkezlerini vurun. Sonunda üstün geldiðinizde onlarý esir alýn; onlarý ya karþýlýksýz veya fidye karþýlýðýnda salýn. Savaþ durumu kalkýncaya kadar bunu uygulayýn... (Muhammed Suresi, 4) Bir ayeti okuduðunuzda, baþý, sonu, öncesi, sonrasý ile beraber okumanýz gerekir ki konu baðlamýndan kopmasýn. Bu ayetin ilk cümlesinde inkar edenlerle karþý karþýya geldiðiniz savaþ anýnda, o inkar edenlerin komuta/gözetleme merkezlerini vurun der. Sonra onlara üstün geldiðinizde onlarý esir alýn der. Ve savaþ bitiminde de aldýðýnýz esirleri karþýlýksýz veya fidye karþýlýðýnda salýn der. Þimdi soruyorum; Savaþ zamaný inkar edenlerin boyunlarýný vurduðunuzda -ki bu da boyunlarýný kesin manasý içermez- boynunu keserek öldürdüðünüz adamý nasýl esir alacaksýnýz? Adam zaten ölmüþ olmuyor mu? Ayette, boyunlarýn kesilmesi ile uzaktan yakýndan alakalý bir anlatým yoktur. Bu ayetin manasýný delillere raðmen çarpýtmaya devam edenler, Ýslam'ý deðil, kendi samimiyetlerini ve vicdanlarýný sorgulamalýdýrlar. (Allah en doðrusunu bilir) Sonuç: Ýslam'da savaþ, "Kendilerine zulmedilmesi dolayýsýyla, onlara karþý savaþ açýlana (mü'minlere, savaþma) izni verildi." (Hac Suresi, 39) ayeti gereði, sadece saldýrý olursa, savunma amaçlý yapýlýr. "Sizinle savaþanlara karþý Allah yolunda savaþýn, (ancak) aþýrý gitmeyin. Elbette Allah aþýrý gidenleri sevmez." (Bakara Suresi, 190) ayetinde de belirtildiði gibi, müslümanlarla savaþanlara karþý savaþ haktýr. Ama aþýrý gidilmesi yasaktýr. Ve savaþ ortamý oluþtuðunda taraflar ölmemek için birbirlerini öldürürler. Öldürmeden saldýrganý etkisiz hale getirmenin adý da esir almaktýr. Savaþ sonrasý esirler de karþýlýklý veya karþýlýksýz serbest býrakýlýr. IÞÝD'in yaptýðý katliamýn kaynaðý Kuran deðil, uydurma sözde hadislerdir. IÞÝD, müslümaným diyenlerin kafasýný kesiyor. Oysa Allah ayette; "Kim bir mü'mini kasýtlý olarak öldürürse cezasý, içinde ebedi kalmak üzere cehennemdir. Allah ona gazaplanmýþ, onu lanetlemiþ ve ona büyük bir azab hazýrlamýþtýr.'' (Nisa Suresi, 93)diyor. ''IÞÝD gerçek müslüman'' diyenler, bir de bu ayetler üzerinden baksýnlar... Mehtap Gözükan https://www.facebook.com/MehtapGozukan https://twitter.com/MehtapGozukan
ÝzEdebiyat yazarý olarak seçeceðiniz yazýlarý kendi kiþisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluþturmak için burayý týklayýn.
|
|
| Þiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleþtiri | Ýnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babýali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratýcý Yazarlýk | Katýlým | Ýletiþim | Yasallýk | Saklýlýk & Gizlilik | Yayýn Ýlkeleri | ÝzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Giriþi | |
Book Cover Zone
Premade Book Covers
ÝzEdebiyat bir Ýzlenim Yapým sitesidir. © Ýzlenim
Yapým, 2024 | © Mehtap Gözükan, 2024
ÝzEdebiyat'da yayýnlanan bütün yazýlar, telif haklarý yasalarýnca korunmaktadýr. Tümü yazarlarýnýn ya da telif hakký sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadýr. Yazarlarýn ya da telif hakký sahiplerinin izni olmaksýzýn sitede yer alan metinlerin -kýsa alýntý ve tanýtýmlar dýþýnda- herhangi bir biçimde basýlmasý/yayýnlanmasý kesinlikle yasaktýr. Ayrýntýlý bilgi icin Yasallýk bölümüne bkz. |