"Her yeni gün, içindeki ışığı keşfetmen için bir fırsattır; yaz, yarat ve hayatı anlamla doldur."

Ömer Faruk Hüsmüllü

Göçe Göçe - Balkanlarda Sel Felaketi - 17

Top patlaması desem değil, yıldırım düştü desem değil... Sanki yan tarafımızdaki dağlar patladı, ya da bir volkan fışkırdı... Patlamanın hemen arkasından üç-dört metre yüksekliğinde sudan oluşmuş bir duvar gördüm. Bu çılgın su, dere içindeki iki arabayı önüne kattı götürüyor. Bizim taraftan ve karşıdan bu olayı gören insanların çığlıkları,

Göçe Göçe - Balkanlarda Rus Tehlikesi - 16

Öğlen oldu, biz bir dağın etrafını dolanıyoruz. Burası kayalık bir yer. Etrafta irili ufaklı taşlar var. Ağaç tek tük... Oysa ileriki tepenin ağaçla dolu olduğu görülüyor. Aniden durmamız için işaretler verilmeye başlandı. Durduk.
Öncüler, birkaç kilometre ötede büyük bir Rus askeri birliği tespit etmişler.

Göçe Göçe - 13

İki bebek öldü. Bunlardan biri Alaz bebek. Tabii diğerine de üzüldük, ama Alaz bebeğe daha fazla... Anasının yanına gitti. Çok kısa sürdü bu dünyadaki yaşamı Alaz bebeğin. Belki de anası, onun hasretine dayanamayıp yanına istedi ve Tanrı da bu dileğini kabul etti.

Göçe Göçe - 12

Meğerse bu küçük yılan, yılanlar kraliçesi Şahmeran'ın en küçük yavrusuymuş. İyi yürekli bu güzel kraliçe, bütün yavrularını çok severmiş, ama bu küçüğün yeri bir başkaymış. O gün kafasını delikten çıkarıp havanın iyi olduğunu gören yavru, dışarı çıkmak için annesinden izin istemiş. Annesi önce Hayır! dediyse de sonra ısrarlarına

Göçe Göçe - 11

Her ev bir fırın ekmek ve bir tencere çorba pişirdi. Sıcacık ekmeklerimizi elimize aldığımızda, mutluluktan uçuyorduk. Mis gibi kokuyordu o güzelim ekmekler. Ya çorba? Bu kadar nefis bir çorba hayatımda içmemiştim. Yüzümüze kan geldi, bedenimize can... Dört saat sonra tekrar yola çıkmak için hazırdık.

Göçe Göçe - 10

Toprağa kök salmamış bir ağacı sökmek çok kolaydır, köklenmiş ağacı sökmek ise oldukça zordur. Milletler de böyledir. Eğer bir millet vatan bellediği topraklara kök saldıysa, onu oradan kolay kolay hiçbir güç söküp atamaz. Çünkü o milletin toprağını kazarsanız ya atalarının kemiklerini ya da tarihi eserlerinin kalıntılarını bulursunuz. İşte

Göçe Göçe - 9

Silah sesleri kesildikten sonra korucular, olay mahalline gidip bilgi edinmeye çalıştılar. Ruslar katliam ve soygunlarını yapıp oradan ayrılmışlar. Çok sayıda ölü ve yaralı varmış. O konvoydakilerin arabaları devrilmiş, eşyaları talan edilmiş, hatta hayvanları öldürülmüş.

Göçe Göçe - 8

bu kale binlerce yıl önce bir bey tarafından yığma toprakla yapılmış. Burası ilk zamanlar bataklıkmış ve o beyin oğlu bu bataklıkta boğularak ölmüş. Bey de başkaları da aynı acıyı yaşamasın diye, bu bataklığı toprakla doldurmaya karar vermiş. Her köylüye eşit sayıda kağnı dolusu toprak getirmeyi mecbur etmiş. Binlerce

Göçe Göçe - 7

Defin işlemi bittikten sonra, başımı kaldırıp ufka baktım. Ay yavaş yavaş çıkmaya başlamıştı, ucunu gördüm. Hipnotize olmuş gibi ayı seyrediyordum. Giderek büyüdü, büyüdü ve sonunda yuvarlak gümüş bir tabak gibi ışığını dünyamıza yaymaya başladı. Şimdi gökyüzünde bir Dolunay vardı. Yani bir Dolunayımızı toprağın altına saklamıştık, ama Tanrı bize

Göçe Göçe - 6

Fırtınanın topraktan köküyle söktüğü bir ağaç gibiyiz. Havada savrulup duruyoruz. Fırtına bu ağacı bırakacak mı, bırakırsa nerede bırakacak? Diyelim ki fırtına dindi ve bir yere bıraktı; acaba o ağaç oraya dikilecek mi? Dikilse bile, tekrar toprağa kök salıp tutanabilecek mi? Bu göç işte böyle bir şey!

Göçe Göçe - 5

Şaziye ablalardan üç ev ötede de, Kırşehirli siyaset adamı Osman Bölükbaşı'nın babasının evi vardı. Galiba Bölükbaşı'nın annesi üveymiş, öyle duymuştum. Yaz tatillerinde birkaç kere Bölükbaşı'nın oğlu Deniz'in dedesini ziyarete geldiğini görmüştüm. Deniz, bizim akranımız olmasına rağmen bizimle konuşmazdı, mahalleden arkadaşı da yoktu. Bazen caddeye çıkıp tek başına oyalanır

Göçe Göçe - 4

Şaman çok da ağır bir konuşma yaptı. Türkün topraklarını terk etme hakkı bulunmadığını, her ne pahasına olursa olsun yurdunu savunması gerektiğini, ölümden kaçış olmadığını; o yüzden de bu kutsal topraklarda ölmenın bir şeref sayılacağını, ölülerimizin bu topraklara sahip çıkacağını ve bir gün mutlaka gene Türkün bayrağının bu topraklarda

Göçe Göçe - 3

Biz güçlüyken gayrimüslimlere ne kadar iyi davrandıysak, onlar güçlü olduğunda tam aksine bize o kadar zulmettiler. Belki de bu davranışlarının gerisinde, azınlıkların yüz yıllardır bize karşı duydukları ezikliğin yarattığı, bir intikam duygusu yatıyordu. Sebep ne olursa olsun Bulgarlar'ın Balkanlar'da Türkler'e yaptıkları mazur görülemez.

Göçe Göçe - 2

Biz Karamanoğulları ölümden korkmayız. Savaşçı bir milletiz. Çünkü biz Çiçi Yabgu'nun, Tannrıkut Mete'nin, Atila'nın, Kür Şad'ın, Kül Tegin'in, Çağrı Beğ'in, Oruç Reis'in askerleriyiz, torunlarıyız. Başka bir milletin egemenliği altında yaşayamayız. Böyle bir hayat, bizim ağrımıza gider.

Göçe Göçe - 1

Göç hayat verir, göç bilgi kazandırır, göç tanıtır, göç hem sevincin hem de hüznün kaynağıdır, göç hayvanlarımızın verimini artırır, göç fazlalıklardan kurtulmaktır, göç ruhu dinlendirir; göç yeniliktir ve göç biraz da zora katlanmaktır.

Başa Dön