"“Yazarlık, kelimelerin tacizine uğrayan bir ruhun, kahveyle intikam aldığı oyundur.” – Franz Kafka"

Ahmet Zeytinci

Çok Yaşlı Çoook

Allah var, iyi hizmet etti bana, yirmi yirmibeş senedir... Bazen tek bindim, bazen üç beş arkadaşımla bindik, hatta bayağı tepindik içinde gençliğimizde, kafa salladık, başımızda kavak yellerinin estiği zamanlarda. Gıkı bile çıkmadı. Bana mısın, sana mısın, ona mısın, bile demedi... Masrafsız idi bir çok hemcinslerine nazaran. Ekonomikti, koklardı

Subliminal Mesajlara Dikkat Edelim

Tanınmış bir bilgisayar markasının Budizm Felsefesi ile ne ilgisi olabilir? Ama oluyor işte, reklamlarda çakı çakıveriyorlar adının başına da başka değişik bir isim getirerek... Hiç mi akla mantığa uygun bir isim bulamadılar? İsteseler mutlaka bulurlardı da onu izleyenlerin kafasına kafasına çakmak lazım diye düşündüler demek ki...

Ah Bu Faturalar

-Elektrik faturası gelmiş
-İnşallah kabarmamıştır bu ay hanım?
-Ben üşüdüğüm zaman ısıtıcıyı çalıştırmıştım birazda haliyle kabarık azıcık.
-Üfff! Bu ne ya hanım bir yanlışlık mı var biz bu evi doğal gaz ile ısıtmıyor muyduk, yoksa elektriğe dönüşüm oldu da ısıtma şeklimiz benim

Hey İsraf Edenler Size Sesleniyorum

Gidin bakın, Ege ve Akdeniz'de ki otellerde her gün ne kadar yiyecek maddesi çöpe atılıyor. Yazıktır, günahtır, Allah bunun hesabını bizlerden sorar mutlaka... Çok mu zor müşterilerin yemediği yemekleri değerlendirmek. Verirsin bir iki adamına görev, altlarına da bir küçük araba, yakınlarda ki köylerde beldelerde ki yaşlı, genç, çoluk

Problemler Çözüldükçe

Matematik kafası olmayanlar problemleri çözemez, diye bir şey yok. Problemler çözülmek içindir, yeter ki sabır dairesine adım atalım. Kimizaman da yardım almak gerekir, problem çözerken. Tanıdıklarımızdan, akrabalarımızdan, bazen yakın arkadaşlarımızdan, bazen gözlemlediğimiz tabiattan ya da canlılardan...

İki İzmariti de İnceleyelim

Siz boş verin sigarada içmeyin, izmarit de içmeyin. En iyisi bir de izmarit diye balık var, gidin onu alın marketten kızartın yiyin. İzmarit ismi de sırtında ki lekeden dolayı verilmiş bu balığa. Büyüklerine pabuç, küçüklerine de kancur deniliyormuş, izmarit balıklarının...

Verilmemiş Sadakaların Size Hiç Bir Faydası Olmaz

Sadakayı sadece maddi olarak da düşünmemek lazım. Gözleri görmeyen bir vatandaşımızı, yeşil ışıktan karşıya geçirdiniz, bu da bir sadakadır. Bir teyzenin pazar filesini alıp evine kadar götürdünüz, bu da bir sadakadır... Mahalleden geçerken insanlara selam verdiniz, selam aldınız, bu da gayet tabi sadaka olarak sevap hanenize yazılacaktır...

Ben Hep Defterimle Kalemimleyim

Bu ilhamlar ile esin hanımlarda her ne hikmetse orada da bir geliyor, pir geliyor... Rahmetli babam gazete bile okurdu alafranga diye tabir edilen tuvaletlerde, ben onu yapmasam da, defter kalem hep yanımda olduğu için, geldi mi açıyorum defteri, kalem elimde karalıyorum bir şeyler kendimce... Ha o arada dışarıda

Var Olmanın Dayanılmaz Ağırlığı

Ünlü Çek yazar Milan Kundera'nın da bir kitabının adıydı ''Var olmanın dayanılmaz hafifliği'' yıllardır düşünür dururum. Var olmak ağırlık mıdır, yoksa hafiflik mi? Romanı okuduğumu söyleyemem dört dörtlük, şöyle bir sayfalarına göz gezdirmiştim...

Fermuar

Bizim İsmail Abi mesaiyi bitirmiş montu elinde damladı dükkana. Gündüz normal sıcaklıkta olan havada birden yıldırım hızıyla soğuyuverdi... Eee tabi biz de verdik veriştirdik havalara... Haaa havaların umurunda oldu mu, olmadı tabi ki... ''Giy İsmail Abi şu montunu böyle gitme kış zaten kapı da bir de seni dert

Başa Dön