Küstüm;
Zamanın sırtına yüklenmiş takvim yapraklarına.
Kirpiklerime asılan her anı,
Doğan bir gecenin diğer yarası artık.
Loş bir bakışım, içini ışıtmayan
Küstüm.
Küstüm;
İçimde dolaşan o garip boşlukların—
Ve keçi ayaklı balıkların ummanında
Kayıp inançlardan arta kalan
fosil aldanışlarıma.
Dizelerin gökte yankısına
Hapsolduğum aşka ve
telgraf tellerine mors dili,
bir gemi leşi,
paslı ve hâlâ ürkek kalan yarıma
Kalbime bir tokat vurdum,
Küstüm.
Küstüm
Sana değil;
Sana küsersem
Hafif kalırdı bu ceza.
Uyumayı unutan o son rüyada
Uyanmaya çalışan kendime küstüm.
Ayna yüzlü taş plaklar hatırlatıyorken ve durmadan
hâlâ dönen cılız çizik sesine—
üzerinde kurumuş bir gülüşün,
paslı bir izi varken yarınlarıma, küstüm.
Pusulam kırık bir yönden
Güneye yol alırken
Kuzeyin beni bulması an meselesi,
Kaderime küstüm.
Kara kayalık beni bulanadek
Keşiş,
Keşiş
yolum meridyenlerin sonunda,
Ve biliyorum:
Ben sana asla küsemem
Sana küsemeyen yanıma,
küstüm.
Kâinatın boşluğunda
yalnızca bir ben ve yıldızım söner-
Evrenin merkezindeki
bütün dengeyi reddediyorum!
Paralel bir evrende
yine bir sıfır noktasında
Olmak yine-
Ah ne zor...
Sıfırlarıma küstüm.
Kalemin kemiği fosil
Fonetiği kırık bir tarihi obje —
sessizliğin sesi savrulur.
Sessizliğin sesine küstüm.
Uğultusuna küstüm
Kalıplaşmış cümlelerin...
"Sen iyi birisin! Ama..."
Sen iyi birisin...
Sen....
Gözün aydın olsun;
Mantık fil kulakları ile havalanıyor
Çamur göllerine ve
limanda
ışığı boğulmuş bir deniz feneridir
Kaybolan.
Çoğu zaman;
Aşk,
Salahı ıslahıye tarumar talandır
Elbet.
Sevdana küstüm!
Geceye verilmiş bir söz
Siyaha sarılacaksın!
İçine kuş konmuş uzak Aşiyan
Sabaha mil çekilmiş tanyeri
Kalbime paslı bir veda
Ruhta yanar kandille...
Gözümün ferine bir demir attım, küstüm aşka.
Ayna seni sakladı, fil kulaları
seni aklarken
Cam seni akladı, keçi ayaklı balıklar seni saklarken
Ben hayata küstüm.
Tcpassenger-ierdoğan
11.12.2025/Ankara
benkuşlardandaözğürdümbirhece
vaktiydi








