|
• ÝzEdebiyat > Deneme > Yüzleþme |
661
|
|
|
|
lütfen,
pijamalarýmý çýkarmak istiyorum
içimde birþey yok,
evet yanlýþ duymadýnýz yok,
sizin var mý?
|
|
662
|
|
|
|
bir yýlan beslerdim koynumda,zahirli, herkesi soktururdum.... |
|
663
|
|
|
|
Varsýn olmasýn yüzleþmeler, varsýn bilinmesin gerçekler... |
|
664
|
|
|
|
Biraz üzgünüm caným
karamsarým da bugün
istemeden kýrdým
istemeden üzdüm üzüldüm
üzgünüm seni göremediðimden
üzgünüm yanýna gelemediðimden
içimde git diyen
kal diyen de ben
ne dertler ne çileler gördüm
hep tembel hep karamsar oldum
üzgünüm caný |
|
665
|
|
|
|
uykusuzluk zamanlarýnda söylenmiþ bir kaç kelamdan ibaret... |
|
666
|
|
|
|
Ýnsanýn canýný yakan yolculuklar... |
|
667
|
|
|
|
Aþk, karanlýða yazýlsn mektuptur.Yaþarsýnýz ama resimsiz,yazarsýnýz ama kelimesiz.Týpký karanlýðýn gözleri gibi efsûni.Yazdýkça silinir, yaþadýkça koyulaþýr.Gece kendini gündüzün ellerine teslim ettiðinde, her þey karanlýðýn içinde silinir,sessizliðe gömü |
|
668
|
|
|
|
Bir stratejik masalmýþ aþk... |
|
669
|
|
|
|
Bu sana ilk mektubum caným Orson’cuðum. Ta ki yüzün zihnimde belirginleþip, elime fýrça, boya ve tuval alýp seni resmetmeye baþlayana kadar da sana yazmaya devam edeceðim. Seni resmettikten sonra mý? O zaman da senin ete ve kemiðe dönüþmeni bekleyeceðim. Bu arada Gepetto olmaya niyetim yok. Ben her zaman “gerçeðin” peþinden koþarým! Bunu da en iyi sen biliyorsun…Yani, bileceksin! |
|
670
|
|
|
|
Görmek istemeyenden daha kör, duymak istemeyenden daha saðýr, kimse olamaz derler. Ve ne güzel söylerler. Ýnsan ruhu, bedeni, yüreði, beyni, dengesizliðe bir yere kadar dayanýr. Bir yere kadar çýðlýklar, sessizce atýlýr. Ne zaman ki kasýrgalar kopar, ancak insanýn gözü ,o an var oluþu yakalamaya adým atar. Ýlk korku, kontrolü kaybederek diðerlerine zarar vereceði endiþesidir. Yani o anda bile tek gördüðü, dýþardakilerdir. Hep baþkalarýna dayandýðýndan, yine bir baþkasýný arar, kendinden korkarak baþkalarýndan yardým umar. Ruhu, yüreði, beyni, bedeni iflas etmiþtir sanki. Yýllarýn getirdikleri ve getiremeyip götürdükleri öyle birden üstüne varýr ki, evinin yolunu bulamaz, bir cümleyi tamamlayamaz hale gelir. Öyle çaresiz, öyle görünmezdir ki, yokluðuyla, varlýðý fark edilmez. Etliye, sütlüye karýþmaz ve artýk görünmez olmak bile ona yetmez. Uyku tek sýðýnaðýdýr, orada herþey tam istediði gibi, hem onun içinde hem de dýþýndadýr. Hiçbir güzelliði görmez, istese de göremez, kalýn bir perde inmiþtir, hafýzasýnýn en özel yerlerine, en sevdiði dostunu bile göremez zihninde. Bir yandan sevdiklerini üzmemek derdinde, herþey normalmiþ gibi davranýr. Hep yaptýðý gibi, maskesini yüzünde taþýr. Oysa maskesi yanarak yapýþmýþtýr tenine. Ne kendisini ne sahtesini yansýtmakta, güçlüdür artýk. Diðerleri yýllardýr gördükleri maskedeki yýpranmayý fark etmezler. Zaten yýpranmayý fark edecek farkýndalýklara sahip olsalar, maskeden onu kurtarmayý yýllar önce baþarýrlar, onlar kendileri olarak, onun ruhuna ayna tutarlardý.
Diðerlerinin aksine hep dýþlansalar da maskenin içini görmeyi isteyen az bir çoðunluk çok azýný olsa da, hisseder farký. Ama konuþtuklarýnda, maskenin sahibi hiçbir þey olmamýþ gibi, gözlerine hiç ulaþmayan gülümsemesiyle, konuyu deðiþtirir. Ve daha çok kaçar, aslýnda ne çok yakýnlaþmaya ihtiyacý olduðunu bilmediði kiþilerden. En büyük kaçýþ, kendinden kaçma en sonunda hayattan kaçmaya dönüþür. Öyle mutsuz, öyle periþandýr ki aynalara bile dayanamaz, hem onlarý kýracak gücü yoktur, hem onlara bakacak yüzü. O kendi kendinde asla yenemeyeceði savaþýnda boðuþurken, dýþardakiler bedenin isyan belirtilerini yok etmek için, asla iþe yaramayacak önerilerde bulunurlar. Hep yaptýðý gibi dinler görünür, önerileri deneyince de iþe yaramadýðýný görür. Ve bu kýsýrdöngü, kiþinin ruhu ortaya çýkmadan, kýrýlamaz.
|
|
671
|
|
|
|
Cam bir eþyanýn kýrýlmasýndan sonra bir daha bir araya gelmesi mümkün olmadýðý gibi, güven de tuzla buz olur yalan karþýsýnda. Artýk o kiþi doðru söylese de karþýdakinin þüpheli bakýþlarýndan kurtulamaz.
|
|
672
|
|
|
|
Gözlerini kapa hayatýnda savrulan ne çok acý parçasý olduðunu göreceksin sonra aç ve yýllar sonrasýnýn kendini sil hafýzandan. Duvara astýðýn siluetini yavaþça giy üzerine ve unutma har hayatýn sonu ölümle biter.
|
|
673
|
|
|
|
"Dönüp bakma artýk kaç yýlda geldim dediðin yere." |
|
674
|
|
|
|
Yollar; en çok da yalnýzlara yoldaþlýk yaparlar. Bazen hem bir izdir, bazen de bir arkadaþtýr yollar. Kimine göre ‘ince, uzun ’, kimine göre ‘ömürden daha uzun’. Ama bana göre hem ince, hem uzun, hem de ömürden daha uzun. Bazen de göz kapayýp açmaktan daha kýsa daha yakýn. Görmek istediklerimizle aramýzda ince bir kýl olur. Yürünmeyecek kadar ince ve uzun. Görmek istemediklerimizle; ölümlerle, ayrýlýklarla ise aramýzda bir þimþek olur. Çakýp söner; bir ayaðýmýz uzaklardadýr, bir ayaðýmýz da acýlarýmýzýn yaný baþýnda. Ýþte bu kadar çok þeydir yollar. |
|
675
|
|
|
|
bu diyar ben deðil,bu mekan benim deðil,bulunduðum yerdeki ben deðilim,kim varsa yanýmda benle deðil,ben onlarla hiç deðilim......... |
|
676
|
|
677
|
|
|
|
Yokluðun aleniyetinde kaybolmuþ doðrularýn izleridir dudaklardan akan yalan sözcükler. Rast gele yalanlarda gizlidir doðrularýn ispatý, yalanlarýn ki de doðrularda…Bakmak deðil görmek gerek böyle bir kontrastýn ayniyetini ! |
|
678
|
|
|
|
Meraklý Eþek Arýsý: “- Üç gerçek dost vardýr: Yaþlý bir eþ, yaþlý bir köpek, hazýr para. - Sevgili dostlarým, bu dünyada dost yoktur… - Dünyada belki en geçici, en vefasýz þey dostluktur. Bir elbise bile bir dosttan fazla dayanýklýdýr.”Sokrat: Ýhtirasýný paylaþmaya, nefretini sevgiye, üzüntüsünü sevince, karamsarlýðýný iyimserliðe, düþmanlýðýný dostluða, gaddarlýðýný merhamete, egoizmini diðerkâmlýða dönüþtürebilene ben ÝNSAN derim. Ama bu ÝNSAN’dan yeryüzünde kaç tane bulabileceðimi bilemem. |
|
679
|
|
|
|
Ama sonuç deðiþmez; bir aþk, bir dostluk, bir insanlýk biter.. Bir nefes daha ömürden gider… Bir bahar daha biter… |
|
680
|
|
|
|
Ben de engelliyim. Ama bedensel, iþitme ya da görme engelli deðil zihinsel engelliyim |
|
|
|