Aþkýn aldý benden beni. -Yunus Emre |
|
||||||||||
|
Yakýn bir zamana kadar hep farklý olduðuma inandým. Gerçekten de herbirimiz farklý birer dünya olduðumuza göre, inancýmda pek de ýskalamýþ sayýlmam. Ama kendime bakýþýmda -insanlarý tanýdýkça- çoðundan farklý, en azýndan çevremdekilerden farklý bir ruh görüyordum. Bu ruh, çocukluðumdan beri bana sürekli yön veriyordu, yaþýtlarým gibi olamamama, onlar kendi hayatlarýna bakarken, benim kitap sayfalarýnda, insanlarýn farkýnda olmadan söyleyiverdiklerinde... hayatýn sýrrýný, erdemi aramama neden olan da bu ruhtu. Bugün ise alabildiðine umutsuzluk içindeyim. Ýçimde taþýdýðýma inandýðým o ruha yakýþmayan bir buhran bu. Artýk; gerçekten de içimde böylesi bir ruh taþýdýðýma eskisi kadar kesin gözüyle bakmadýðýma göre o kadar da önemi yok. Kendimi þu anda herkesten daha acýnasý durumda buluyorum. Eðer farklý idiysem, bunu deðerlendiremediðim için, yok eðer deðil idiysem diðerleri gibi olma þansýný kaçýrdýðým için. Kiþinin ne olmak istediðinin, ne olduðundan daha çok farkýnda olmasý gerek. Çünkü ancak o zaman, hayatýnýn tam da o anýnda her ne ise, bu önemli olmaz, benim hissettiðim buhraný da hissetmez ve olmak istediði yöne gözlerini dikip ilerler. Kiþinin olmak istediði þeyi bilmesi bir yerde ne olmadýðýnýn farkýnda olmasýdýr. Öyle olunca da ne olduðumuz konusunda daha bilinçli olduðumuzu düþünmek hiç de yanlýþ olmaz. Ben ise ne olmak istediðimden tam da emin deðilim. Bunun bu kadar sisler ardýnda olmasý benim açýmdan öylesine traji komik birþey ki... Kimsenin, hiç kimsenin, düþmanýmýn bile benim yaþadýðým ruhsal dalgalanmalarý yaþamasýný istemiyorum. Bu öyle birþey ki; bir tarafýnýz kendisiyle için için gurur duyarken, diðer tarafýnýz fazla da rencide etmeden aþaðýlamaya çalýþýyor. Çünkü aðýr bir eleþtiriyle ölmenizi istemiyor, her seferinde doðrulebilmelisiniz ki daha çok acý çekebilesiniz. Kendinizi iyi ve güvende hissettiðiniz bir an, o sürekli eleþtiren tarafýnýz birden ne kadar da aptal davrandýðýnýzý fýsýldayýveriyor, karþýnýzdakine karþý hissettiðiniz sevgiye birden acýma eklenip, hissettiðiniz sevgiye leke düþürüyor. En kötü þey de ne biliyor musunuz? Bunlarýn hangisinin sizin gerçek benliðiniz olduðunu asla ayýrd edememek. Kendine güvenli gittiði yoldan her zaman emin olaný mý? Yoksa her zaman tasvip bekleyeni mi. Bana öyle geliyor ki kendinden emin olaný... Fakat gene de bir bilinmez var. O kahredici ikincil duygular nereden geliyor. Neden durgun olan bir göle taþ atýp dalgalandýrýyorlar. Bunlarý da ben mi yapýyorum? Þüphesiz. Öyleyse niye... Ýç dünyamda olup bitenler, hayatýmýn odak noktasýný oluþturmadýðý zamanlar, bu yazýyý yazmaya gerek duyduðum neden öylesine belirsizleþiyor ki... Sanki acilen tedavisi gereken, ertelendikçe kök salan bir rahatsýzlýðý görmezden gelerek kendimi kandýrmaktayýmdýr. Öyle sanýyorum ki, böyle hissetmeme ve yaþadýðým ikili duygusal duruma sebep dýþ dünyanýn farklý olduðunun çok geç farkýna varmýþ olmam. Ýnsanlarýn söyledikleriyle yaptýklarýnýn birbirini tutmadýðý, ideallerin günlük hayatta eriyip gitmesine izin verildiði, dedikodunun bol bol yapýldýðý bir dünyada kiþi kendini güvende hisseder mi? Hele ki böyle bir dünyanýn varlýðýna inanmamayý tercih etmiþ, insanlarýn içlerinde son derece temiz varlýklar olduðuna ve o temiz varlýða uygun þartlar altýnda mutlaka ulaþýlabileceðine inanmýþsanýz. Þimdi anladým, belki de ben baþkalarýnýn ne düþüneceðini sandýðýmdan daha fazla önemsiyorumdur? Ve karakterimin farklý özelliklerinin birbirine çeliþir olmasý gereken yönlerinin her biri en az diðeri kadar belirgin. Mesela hem çok duygusal, hem de duygusuz olmakla suçlanabilecek kadar mantýklý olabiliyorum. Hem son derece düþünceli, hem de bencil olabiliyorum. Hem merhametli, hem acýmasýz olabildiðim gibi, hem hayattan var olmaktan derin bir zevk alabiliyor, hem de yaþamdan kolaycacýk vaz geçecek kadar býkkýnlýk hissedebiliyorum. Hem çok rahatsýz, öte yandan da son derece rahat olabiliyorum. Senelerdir edinmeye çalýþtýðým farklý bakýþ açýlarýnýn zenginliði, artýk beni rahatsýz edecek boyutlara ulaþtý. Onun içindir ki, sýk sýk bazen insanýn pek de herþeyi anlamasýnýn iyi olmadýðýný düþünüyorum. Ýdeal olan bazý þeylere anlayýþ gösterememek, anlayamamak. Her durum ve þeye karþý geliþtirilen anlayýþ benim gibi bazý doðrularýn hayatý pahasýna savunulmasý gerektiðini düþünenlere göre deðil. Anlayamamanýz gerekenleri anlayýp da, bir de anlayýþ gösterirseniz o zaman hayatýnýzý ortaya koyacak kadar deðerli birþey kalabilir mi? Kendimi de anlýyorum. Bazý zamanlar çok kýzdýðým, kendimi küçük düþmüþ hissettiðim çekingenliklerime derinlerden hoþgörüyle gülümsüyorum, ama öte yandan böyle bir þeyi asla baðýþlamaya yanaþmayacak benliðim devreye girip, bunun aptalca olduðunu, böyle olmamasý gerektiðini, benim ne kadar kendime güvensiz olduðumu söyleyip duruyor. Önceleri buna karþý çýkýyordum, yanlýþ olduðunu, mükemmel olmadýðýmý böyle bir zaafým olabileceðini kabulleniyordum. Fakat zamanla... öylesine býkmadan usanmadan eleþtiriyor ki... Bu tarz eleþtiriler, böylesine acýmasýz ve böylesine sürekli olanlar, zamanlar insaný en doðru bildiði þeylerde bile tereddüte düþürebilir.
ÝzEdebiyat yazarý olarak seçeceðiniz yazýlarý kendi kiþisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluþturmak için burayý týklayýn.
|
|
| Þiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleþtiri | Ýnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babýali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratýcý Yazarlýk | Katýlým | Ýletiþim | Yasallýk | Saklýlýk & Gizlilik | Yayýn Ýlkeleri | ÝzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Giriþi | |
Book Cover Zone
Premade Book Covers
ÝzEdebiyat bir Ýzlenim Yapým sitesidir. © Ýzlenim
Yapým, 2024 | © Arzu Menteþeoðlu, 2024
ÝzEdebiyat'da yayýnlanan bütün yazýlar, telif haklarý yasalarýnca korunmaktadýr. Tümü yazarlarýnýn ya da telif hakký sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadýr. Yazarlarýn ya da telif hakký sahiplerinin izni olmaksýzýn sitede yer alan metinlerin -kýsa alýntý ve tanýtýmlar dýþýnda- herhangi bir biçimde basýlmasý/yayýnlanmasý kesinlikle yasaktýr. Ayrýntýlý bilgi icin Yasallýk bölümüne bkz. |