..E-posta: Þifre:
ÝzEdebiyat'a Üye Ol
Sýkça Sorulanlar
Þifrenizi mi unuttunuz?..
Matematiðe, yalnýzca yaratýcý bir sanat olduðu sürece ilgi duyarým. -Godfrey Hardy
þiir
öykü
roman
deneme
eleþtiri
inceleme
bilimsel
yazarlar
Anasayfa
Son Eklenenler
Forumlar
Üyelik
Yazar Katýlýmý
Yazar Kütüphaneleri



Þu Anda Ne Yazýyorsunuz?
Ýnternet ve Yazarlýk
Yazarlýk Kaynaklarý
Yazma Süreci
Ýlk Roman
Kitap Yayýnlatmak
Yeni Bir Dünya Düþlemek
Niçin Yazýyorum?
Yazarlar Hakkýnda Her Þey
Ben Bir Yazarým!
Þu An Ne Okuyorsunuz?
Tüm baþlýklar  


 


 

 




Arama Motoru

ÝzEdebiyat > Öykü > Beklenmedik > Fatih PESTÝL




10 Temmuz 2004
Geceyarýsý Cinayetleri 1  
" TERKEDÝLÝÞ "

Fatih PESTÝL


Sustu adam... Bir anda çocukça küsme krizlerine girdi. Perdelerini kapadý, hatta belki pijamalarýný bile giydi. Akþam karanlýðýna sarýlýp yattý. Üþüyordu ve sabahýn serinliði bastýrdýðýnda – koskoca adam- altýna iþeyebilirdi, týpký eskisi gibi, týpk


:BAFA:
BÝR

Sustu adam... Bir anda çocukça küsme krizlerine girdi. Perdelerini kapadý, hatta belki pijamalarýný bile giydi. Akþam karanlýðýna sarýlýp yattý. Üþüyordu ve sabahýn serinliði bastýrdýðýnda – koskoca adam- altýna iþeyebilirdi, týpký eskisi gibi, týpký o duygulara gark olduðundaki gibi... Sustu adam... Neriman onu terk etmemeliydi.

ÝKÝ

Hem de bir cumartesi akþamý... Hem de bir bahar akþamý... Ýlk karþýlaþtýklarý iklimde hem de.. Hem de ilk karþýlaþtýklarý günki kadar güzel ve masumken, kirletmemeliydi kendini...

ÜÇ

Sustu adam... Sanki tüm kainattan saklayarak gözlerini saate baktý. Saatin akrebi zehirliydi ya da ‘artýk’ zehirliydi... Yalnýzca yelkovana sýðýnabiliyordu, bir arý gibi, daha evvel damarý çatlamýþ arý gibi... Beyninden bir domuz kurþunu yemiþ, kurþunun içinden boþalan saçmalar, beyninin muhtelif ve telif yerlerine zerk olmuþ, beyni karalanmaya baþlamýþtý. Saçmalýyordu adam. Niye terk etti onu Neriman? Saçma!

DÖRT

Yýllardýr þairini arayan bir þiir gibiydi adam; yalnýz, uyaksýz ve fiyakasýz dörtlükler gibi... Tek baþýna bir anlam ifade etmeyen, yer yer küfürlü, yer yer þizofrenik ama senfonik mýsralar gibi... Yazýldýktan çok kýsa bir süre sonra beðenilmeyip çöpe atýlmýþ eserler gibiydi adam, belki de tanrýnýn çöplüðündeydi. Týpký beðenilmemiþ ayetler gibi, artýk cüzlerin yanýnda, vazgeçilmiþ surelerle yan yanaydý... Gökkuþaðýnda ilk yediye girememiþ renklerden biriydi sanki. Artýk o yoktu çünkü... Deðersizdi her þey ve diðer aþklarýna, diðer aþk yaralarýna benzemiyordu bu seferki. Kabuk baðlamaz, apse yapmýþ, kan kaybettiren -bilirsiniz iþte- lanet bir yara. Çürümüþ yumurta kokan irinlerin kucaðý bir yara!

BEÞ

Zehirli bir yýlan gibiydi onun hasreti, adamýn tüm vücudunda sürünen, zaman zaman bir karabasan gibi boynuna sýkýca dolanan zehirli bir yýlan... Duygu hesabýyla ve tam tamýna bir ton aðýrlýðýnda bir piton belki. Vahþi, acýmasýz...

ALTI

Þimdi ne olacaktý peki, hayat anlamýný yeniden ne zaman ve nasýl kazanacaktý? Yoksa mütemadiyen ve ebediyen kaybediliþ üzerine kurulu bir yazgýnýn sahibi miydi adam? Hayat boyu tek sahip olabildiði biricik þey bu mu olacaktý, nasýl bir kurgunun talihsiz kahramanýydý fakir? Hep böyle mi olurdu yaþamlarý, ünlü yazarlarýn karakterlerinin, Dostoyevski gibi misal ya da bilmem kimin hangi romanýndaki yazgýdaþlar gibilik kavramý... Gri renkli akademisyenlerden birinin tez konusu muydu yoksa adam? Yoksa... Adam yoksa... Peki, adam yoksa? Saçma!

YEDÝ

Hem de bir cumartesi akþamý düþünülecek þeyler miydi bunlar? Oysa daha geçen cumartesi akþamýný nasýl da bir keyifle beyaz þaraba buluyorlardý seviþmeden evvel... Bir haftada nasýl bir neþter darbesi hýzýnda ve keskinliðinde bitiveriyordu her þey, hiç steril olmayan þartlarda hem de... Hem de hiçbir cerrahlýðý olmayan Neriman’ýn tütün, beyaz þarap, kýsmen kolonyalý mendil ve kýsmen adamýn deodorantý kokan, ojeli elleri tarafýndan... Nasýl, nasýl, nasýl, nasýl... Ve niye, niye, niye... Hem de bir cumartesi akþamý, bir bahar akþamý üstelik... Niye?

SEKÝZ

Sustu adam. Susadý, suratý def gibi gerilmiþti. Gözlerini önündeki kül tablasýnda duran izmarit deryasýna dikmiþ ve þarap döküðü kokan yataðýna – ki eskiden ikisinin yataðýydý – yýðýlmýþ, adeta bir bok çuvalý gibi, zaman zaman iniltiler çýkaran, göðüsü hýrlayan bir fotoðraftý þimdi... Beynindeki saçmalarý ayýklamak istiyor, kafasýnýn içinde týpký filmlerdeki gibi ekolu ve çok yüksek perdelerden baðýran bir adamýn soru cümleleriyle boðuþuyordu... Artýk iyiden iyiye uyuþuyor, nefes alýþ veriþleri yavaþlýyor, þimdiye kadarki alýþ veriþlerinin hesabýný ödemeye hazýrlanýyordu...

DOKUZ

Uyuþuyordu... Yataðýnýn emektar çarþafý A RH + bir tabloydu artýk... Þarap döküðü lekesiyle büyük bir uyum içindeydi carmen kýrmýzý... Aklýna, artýk bir filmin son repliði olacak olan, o çok sevdiði yazarýn bir cümlesi düþtü: “Aþk da bir cinayettir.” Evet, ayrýlýk da bir cinayettir çünkü ayrýlýk da sevdaya dahil deðildir artýk. Böyle damdan düþen manasýz ve dilsiz bir ayrýlýk hiç deðildir... Son olarak böyle düþündü adam ve damdan düþer gibi ve týpký Mayakovski gibi kanýyla, halýflekse: “Hayatýn gerçeði acýdýr!” yazarak ölüverdi. ‘The End’ oldu film, ya da ‘Fin’ ne fark eder... Bütün dillerde aynýydý filmin sonu, týpça ‘ex’ oldu, yazýk oldu.... Bir cumartesi akþamýný seçmemiþti adam oysa, dokuz mayýs dokuz yuz dosan dokuz çok sýradan bir gündü onun için... Gel gör ki Neriman onu terk etmemeliydi!


Ýki Bin Üç, Kasým
Ankara / Ýncesu



Söyleyeceklerim var!

Bu yazýda yazanlara katýlýyor musunuz? Eklemek istediðiniz bir þey var mý? Katýlmadýðýnýz, beðenmediðiniz ya da düzeltilmesi gerekiyor diye düþündüðünüz bilgiler mi içeriyor?

Yazýlarý yorumlayabilmek için üye olmalýsýnýz. Neden mi? Ýnanýyoruz ki, yüreklerini ve düþüncelerini çekinmeden okurlarýna açan yazarlarýmýz, yazýlarý hakkýnda fikir yürütenlerle istediklerinde diyaloða geçebilmeliler.

Daha önceden kayýt olduysanýz, burayý týklayýn.


 


ÝzEdebiyat yazarý olarak seçeceðiniz yazýlarý kendi kiþisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluþturmak için burayý týklayýn.

Yazarýn beklenmedik kümesinde bulunan diðer yazýlarý...
Geceyarýsý Cinayetleri 2

Yazarýn öykü ana kümesinde bulunan diðer yazýlarý...
03. 11. 2005
Nurullah Çýkmazsokak Soruyor
Yarým Kalmýþ Sevdalar Mezarlýðýmýn Bekçisine ..

Yazarýn diðer ana kümelerde yazmýþ olduðu yazýlar...
Bir Bir Gece Masallarý... [Þiir]
Bir Bir Gece Masallarý... (2) [Þiir]
Kayýp Senfoni [Þiir]
Yoksun Mahkum [Þiir]
Sahipsiz [Þiir]
sergüzeþt-i periþan [Þiir]
Sussun Sessizliðimiz [Þiir]


Fatih PESTÝL kimdir?

sevdalanmaya sevdalý bir tiyarocu. Edirne - Ankara arasýnda, iki karasal iklimde ömür törpüleyen, kah gülen kah güldüren, çokça yazan, düþünen, dudaklarýna dertli ezgiler iliþtiren ve üreten, aðlayan bir palyaço tadýnda bir adam. . .

Etkilendiði Yazarlar:
Ferhan Þensoy, Ahmet Altan, Yýlmaz Erdoðan, Haldun Taner, Orhan Duru


yazardan son gelenler

 




| Þiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleþtiri | Ýnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babýali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratýcý Yazarlýk

| Katýlým | Ýletiþim | Yasallýk | Saklýlýk & Gizlilik | Yayýn Ýlkeleri | ÝzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Giriþi |

Custom & Premade Book Covers
Book Cover Zone
Premade Book Covers

ÝzEdebiyat bir Ýzlenim Yapým sitesidir. © Ýzlenim Yapým, 2024 | © Fatih PESTÝL, 2024
ÝzEdebiyat'da yayýnlanan bütün yazýlar, telif haklarý yasalarýnca korunmaktadýr. Tümü yazarlarýnýn ya da telif hakký sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadýr. Yazarlarýn ya da telif hakký sahiplerinin izni olmaksýzýn sitede yer alan metinlerin -kýsa alýntý ve tanýtýmlar dýþýnda- herhangi bir biçimde basýlmasý/yayýnlanmasý kesinlikle yasaktýr.
Ayrýntýlý bilgi icin Yasallýk bölümüne bkz.