Yalnýzca sevgiyi öðret, çünkü sen osun. -Anonim |
|
||||||||||
|
Ýlk baþlarda ne kadar güzeldi hayalet için her þey, güzel bir baþlangýç yapmýþ, hikâyeler anlatacak, insanlara dokunmaya çalýþacaktý. Bu kýsýlýp kaldýðý dünya denen et pazarýndan bir an önce kurtulmak istiyordu, sadece ne yapmasý gerektiðini bilmiyordu. Doðru hissettiði, yapmaya heves ettiði þeyleri yaptýðýnda eksiði tamamlayacaðýna inanýyordu, geride sadece bir cinayete kurban gittiði için ‘’ ah ’’ býrakacak ve kabrine uzanýp huzura erecekti. Ama olmadý, hem katili hayattaydý, hem öldürmeye devam etme eðilimindeydi, hem de bedenini ziyan edip öldürdüðü gibi ruhunu da yok etmeye ant içmiþ, bu yolda neler yapabileceðini kurguluyordu. Böyle bir düþman edinmesinin tek sebebi ise yanlýþ zamanda, yanlýþ yerde olmak. Ýþ çýkýþý bir kafede oturmuþ kahve içip hafta sonu neler yapabileceðini düþünüyordu. Ýnsanlarýn neler yapýyor olduðunu izleyip öykünmeye çalýþýyordu. Hayatý nasýl yaþayacaðýný bilmeyen, genelde otomatik pilotta yaþayan biriydi. Otomatik pilot etrafýnda biri espri yapýnca gülen, sabah iþe gidip akþama kadar çalýþan, iþ bittiðinde bir kafede dinlenip insanlarý gözlemleyen bir rutin hayat yolu aðýnda lokomotifi götürüyordu. Arkadaki vagonlarda ise adamýn iç benliði türlü düþünceler, türlü kaygýlar ile boðuþurken, sorgulamalar ve planlar ile iç içeyken bir de yolu takip edeyim kaygýsý gütmeden rahatça kendi içine kapanýk yaþayabiliyordu. Birkaç ayda bir iþ çýkýþý takýldýðý mekâný deðiþtirir, bu tarz rutini olan farklý insanlarla iç içe olmak hayatýndaki alternatifleri çeþitlendirirdi. Mekâný deðiþtirdiði ilk günün akþamý onunla tanýþtý. Kýlýk kýyafeti farklýydý her zamankinden, tanýnýrken oluþturduðu imajdan uzak bir hali vardý. Daðýnýk gibi duran saçlarý, bol dökümlü bluzu ve usturuplu ama çok renkli ve yýrtmaçlý eteði ile çok çok farklýydý. Kadýn adamýn masasýna oturabilir miyim diye sormadan birkaç saniye önce oturdu. ‘’ Tabi buyurun ‘’ dedi diyemedi derken karþýlýklýydýlar þu anda. Kadýn özensiz kýyafet ve bakým tercihlerinin haricinde güzel görünüyordu. Kaþlarý düzgün þekilli, gözlerinde orijinal gibi duran mavi gözler, sarý saçlar, minik bir burun ve etli dudaklar. Elmacýk kemikleri çýkýk ve teni pürüzsüz. Adam hayran hayran incelemekten kendini alamadý ve tüm bunlar birkaç saniye içinde yaþandý. Kadýn ‘’ erkek arkadaþým beni aldattý ve çok güzel bir kýzla aldattý beni, ben de onu çok yakýþýklý birisi ile aldatmaya karar verdim, ne dersin? ‘’ Adam hayatýnda en ufak deðiþikliðe bile atlayabilecek kadar bezmiþti. ‘’ Bilmem, intikam hikâyene alet olmak isterim açýkçasý ’’ Kadýný beðenmiþti, kaç kere sorsanýz bunu reddeder ve hep manyaklýk olsun diye yaptým derdi hayalet, ama o gün bu ruh o bedenden henüz ayrýlmamýþ iken, kadýný bal gibi beðenmiþti iþte. O gece kadýnýn arabasýna atladýlar, kadýn zengindi. Yazar kadýnýn Þile’ de ki çiftliðine gittiler ve sabaha kadar içki içip sohbet edip birbirlerini tanýdýlar. En nihayetinde de buluþma sebebine geçebildiler ve uzun zamandýr birbirlerini tanýyorlarmýþcasýna ve onlarca kez yapmýþlar gibi seviþtiler. Kadýn sýklýkla resim çekilmek istiyor ve herhangi bir art niyeti olmadýðýný göstermek için de çektiði fotoðraflarda yüzlerinin görünmediðini hep adama gösteriyordu. Sonunda yataða yýðýldýlar ve kadýn arkasýný döndü. ‘’Hadi sarýl bana ’’ dedi ve adam arkasýndan sarýldý, gözlerini kapattý. Hayatýnýn en deðiþik günlerinden birisiydi, ve son günüydü. Gözlerini açtýðýnda kafasý taþ gibiydi, inanýlmaz bir aðrý vardý. Bir otopsi sedyesinde yatýyordu. Kanýn akmasý için yolu olan, kenarýnda kesme biçme aletlerini ihtiva eden kurþuni renkteki ameliyat tepsisinden tutun, tepesindeki güçlü ýþýða kadar. Ama tepside neþter, bistüri, tampon gibi þeyler yoktu. Sadece büyük bir iðne vardý, yetiþkin bir insanýn iþaret parmaðý kadar olan iðnenin ucu oldukça sivri, ardý biraz daha tutmak için de münasip olsun diye kalýndý. Aðzý kapalý deðildi ama enjekte edilen ilaçlar sebebiyle hiçbir tepki veremiyor, ses çýkaramýyordu. Hiçbir kýyafeti yoktu, yattýðý yere ellerinden ve ayaklarýndan ince demirden bir iple baðlýydý, olur da felç ilacý etkisini gösterir ve kurtulmaya kalkar ise bunu denerken ilk yapmasý gereken þey uzuvlarýný çelik tele kestirip koparmasý olabilirdi. Ama bu olmadý… Gün doðumunda seviþtiði, nefesini kokusuyla doldurarak uykuya daldýðý kadýn o sevimli þey, þimdi bir þeytan gibi ona bakýyordu. Gözleri hafif baygýn, gülümsemesinden dolayý yukarý toplaþan yanaklarý al al duran bu kadýn gerçek manada ruh hastasý olmalýydý. Bedeninin içinde hapsolmuþ gibiydi, hiçbir uzvuna söz geçiremiyordu, sadece izlemek, baþka çaresi yoktu. Ýzlemek, acý çekmek, ama neden? Bunu hala hiç kimse bilmiyor, kurbanlarýn hiç birisi. Sadece her birisi ayrý bir kelime eþliðinde öldürülmüþtü. Bizim kimsesizler mezarlýðýnýn hayaleti öldürülürken kadýn hep þunu tekrar etmiþ. ‘’ senin yüzünden ’’ O kocaman iðneyi hýrsla adamýn bedenine saplayýp çýkartýrken sadece bu kelimeyi tekrar edip durmuþ katili. Ýðneyi gözlerinin kenarlarýna, kulaðýnýn içine, aðzýna diþlerinin arasýna, parmaklarýnýn arasýna, týrnaklarýnýn içine, hassas organlarýnýn en hassas yerlerine, kaburga kemikleri arasýndan kalbine her yere usul usul sokup çýkartýrken ve bunun verdiði acýyý gözlerinden izlerken hep ama hep sadece tek , sadece ayný kelimeyi tekrar etmiþ kadýn. Senin yüzünden… Baþka bir kurbanýný ‘’ Ben demiþtim ’’ diyerek yapmýþ, bunlar grup toplantýlarýnda ilk zamanlarda dahi paylaþýlmýþ bilgiler. Baþka bir kurbanýný, ‘’ hadi bir daha desene ’’ diyerek, daha bir baþkasýný ‘’ bende yok, bende yok ’’ diyerek öldürmüþ. Binlerce kez iðnelenen vücudu kan kaybýndan organlarýn iflasýna baðlý pek çok semptomlardan dolayý yaþamýný yitirdiðinde kadýnýn tek derdi tek bir telefon etmek olmuþ. Bir ekip gelip cesetten kurtuluyormuþ. Hayalet bu kadarýný hatýrlýyordu, bedenden ayrýlma ve ayrý kalma sürecini tam olarak açýklayamýyordu. Ama iðneleri ve çektiði acýyý biliyordu. Neden bu baþýna geldi, neden seçildi, suçu neydi de ‘’ senin yüzünden ‘’ diye diye öldürüldü. Sýradan bir insandý, tavþan boku gibi derler ya hani ne kokar ne bulaþýr. Öyleydi. Tek istediði hikâyelerini anlatmaktý, hep bu geçiyordu içinden. Ama insanlarý týrýs týrýs korkutmasý gereken, var oluþu bile bir muamma olan bu hayalet þimdi bir insandan korkuyordu. Hem de ona olan nefreti ruhuna bile geçmiþ, kendisi ise ruhsuz gibi görünen bir katilden. ‘’Ne yapabilir ki ’’ diye düþündü. ‘’ Beni bu alemden kovmayý baþarsa bile belki de ben gitmek istediðim yere gidiyor olacaðým, belki de kaybederken kazanmýþ olacaðým. Bu hikâyelerimi de zaten dinleyen pek yok, instagram daki sorularýn çoðu benim fake hesaplarýmdý. ’’ Ýçinden bunlarý geçirirken belki de ilk baþta yapmasý gereken þeyi yapmaya devam ederse hayatý biraz daha normalleþebilir diye ümit ediyordu, bu kimsesizler mezarlýðýnda zaten sonsuza kadar kalacak deðilim. Baþýnda durduðu tabelanýn numarasýna tekrar baktý, anlatacaðý hikâyeyi bir kafasýnda canlandýrmak için. ‘’ Heh Numan abi ’’ Numan’ ýn inanýlmaz bir hayat hikâyesi vardý ve ölümü de ardýnda birçok tuhaflýklar, birçok soru iþaretleri býrakmýþtý. Hayalet hikâyesini dinlediðinde Numan’ ýn ruhundan defalarca þaþkýnlýktan sarsýlmýþ, sonunda ise ona sarýlmýþ, ah be Numan abi demiþti, þimdi onun hikâyesini anlatma zamaný gelmiþti. Meþhur açýlýþýný meþhur vurgusu ile yapacaktý. ‘’ Kimsesizler mezarlýðýna hoþ…. ’’ Mezarlýk sarsýldý, korkunç bir gürültü ile durduðu yerin biraz gerisinde bir patlama oldu. Sanki topraðýn altýnda bomba patlamýþ gibiydi, her yere ceset parçalarý, kemikler ve et parçalarý uçuþtu. Hayalet korkuyla ardýna baktý. ’’ Hayýr, umarým onu uyandýrmamýþlardýr, yok yaptýlar, lanet olasýcalar yaptýlar ’’ Kurbanlar Grubu hayaletin asla yapmamalýyýz dediði þeyi yapmýþtý…
ÝzEdebiyat yazarý olarak seçeceðiniz yazýlarý kendi kiþisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluþturmak için burayý týklayýn.
|
|
| Þiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleþtiri | Ýnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babýali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratýcý Yazarlýk | Katýlým | Ýletiþim | Yasallýk | Saklýlýk & Gizlilik | Yayýn Ýlkeleri | ÝzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Giriþi | |
Book Cover Zone
Premade Book Covers
ÝzEdebiyat bir Ýzlenim Yapým sitesidir. © Ýzlenim
Yapým, 2024 | © Erdem Ýlker, 2024
ÝzEdebiyat'da yayýnlanan bütün yazýlar, telif haklarý yasalarýnca korunmaktadýr. Tümü yazarlarýnýn ya da telif hakký sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadýr. Yazarlarýn ya da telif hakký sahiplerinin izni olmaksýzýn sitede yer alan metinlerin -kýsa alýntý ve tanýtýmlar dýþýnda- herhangi bir biçimde basýlmasý/yayýnlanmasý kesinlikle yasaktýr. Ayrýntýlý bilgi icin Yasallýk bölümüne bkz. |