Dünyada birbirinin eþi ne iki görüþ vardýr, ne iki saç kýlý, ne de iki tohum. -Montaigne |
|
||||||||||
|
Herkes bu sloganý ve karþýlamayý bekliyordu ama bu beklenti bu gece boþa çýktý. Hayalet yerinde deðildi çünkü ve bir hayalet eksikken bile bu mezarlýk yeterince ürkütücü bir yerdi. Esen rüzgarýn ýslýðýnda baþka hayaletlerin sessiz çýðlýðý rüzgar esmediðinde oluþan sessizlikte ise o hayaletlerin bile altýna pislemesine sebep olacak korkunç aslýnda hiç var olmamasý gerekli olan korkunç varlýklarýn nefes alýþveriþlerinin sesi vardý. Hayalet dadandýðý terk edilmiþ evde oturmuþ kara kara düþünüyordu. Ölümü ölüþ biçimi her haliyle zaten travma oluþturmuþ gömülen bedenine yapýlanlar ruhunu o kabirden uzak tutacak kadar korkutmuþtu. Acýyý saç diplerinden ayak týrnaklarýna kadar hissedip korkunç bir sonla cismaniyete veda etmiþ olan hayalet þimdi bu anýn, bu korkunç deneyimin hatýralarýndaki yansýmalarý ile mücadele ediyordu. Kendi ölüm çýðlýklarý kulaðýnda yankýlanýyor ses kýyýya vuran dalgalarýn kumsalý gide gele dövmesi gibi benliðini dövüyordu. Oturduðu gýcýrdayan sandalyesinde o da ayný ritim ile ileri geri sallanýyordu. Cebinden telefonunu çýkarýp mesajý tekrar okudu. Katilinin yüzünü getirdi aklýna. Gözlerini kapadý ve bu düþüncelerden ve hatýralarda sýyrýlmak için baþka güzel anýlarýna zihninde erimeye çalýþtý. Birbiri ardýna koridorlar ve pasajlar oluþturmak maksadýyla dizilmiþ raflara dolu bir kütüphane gibiydi zihninde hatýralarý fakat her köþeyi dönüþünde katilinin yüzünü görüyordu ve her baþka bir hatýraya ait kitaba el atýþýnda kitaptan onun resmi onun sýfatý çýkýyor ve korkutuyordu. Artýk iyice sallamaya baþladýðý grup toplantýlarýna tekrar dönmeye karar verdi. Hem bu son geliþmeyi de diðerlerine anlatmalýydý. Ayný seri katilin kurbanlarý her hafta cumartesi gecesi toplanýp birbirlerine travmalarýný atlatmalarý adýna paylaþýp rahatlama adýna moral verip destek olmaya çalýþýyor ve grubu son bir kiþi kalana kadar bir arada tutup bu katili durdurabilmek adýna neler yapýlabilir fikir alýþveriþinde bulunuyorlardý. Beyin deðil ama ruh fýrtýnasý. Bizim hayalet tabi kendi ünlülük halleri ile pek bir meþgul olduðundan grubu iyice boþlamýþtý ve ilk geri Dönüþünde de bunun fýrçasýný yiyeceðini biliyordu. Toplantý evine yollandý tüm ruhaniyetiyle. Toplantý evi deniz kenarýnda artýk kullanýlmayan bir fenerdi ve ilk fark ettiði 2 kiþinin daha eksik olduðuydu. Kendisi hariç 10 kiþi kalmýþtý. “ neredeler ” diye sordu hayalet. Aldýðý cevap “asýl sen neredesin. Bu grubu kuran sensin ve en çok devamsýzlýk yapan yine Sensin” oldu. Bu çýkýþý yapan hayalet görüntüsü son derece silik kýlýk kýyafeti bir tuhaf eski moda takým elbise paçalarý geniþ gömlek yakasý uçlarý sivri enteresan bir hayaletti. “ ben kendime bir misyon buldum belki yarým kalan iþim böyle tamamlanýr diye. Sahi neredeler? ” “ Gördük misyonunu gördük” dedi sinirle diðer hayalet. “artýk ruhaniyetlerini hissetmiyorum. Sanýrým yarým kalan iþleri bitti ve gittiler aniden. “ fenerin etrafýna dizilmiþ tüm hayaletler imrenerek gülümsedi. Çok ilgilenmemiþti. Sosyal medyadan aldýðý mesajdan ve katilin den baþka biþey düþünmüyordu. O mesajý atan oydu, buna emindi. “ O hala peþimde” dedi. Sesi titredi bunu derken. Diðer ruhlar son geliþmelerden haberdar deðildi. Hayalet özet geçti ve ruhunda taþýdýðý kaygý diðer kaderdaþlarýna da geçti. Hepsi ayný katilin ayný zalim yöntemleri ile can vermiþti. Ne olduðu nasýl olduðu ne yapýlabileceði ile alakalý boþ beleþ konuþmalardan sonra grup bu konu çözümlene kadar her gece toplanmaya karar verdi. Birlik olmalý birlikte hareket ediyor olmalýydýlar. Toplantý yeri geçici olarak kimsesizler mezarlýðý olarak deðiþtirildi. Bu en çok da oranýn metruk hayaleti in içine su serpmiþti. Eve geri dönen hayalet gecikmeli olsa da hikayesini anlatmak üzere kimsesizler mezarlýðýna geçti. Hikayesini anlatacaðý bir tabela ararken bir ses duydu. Adýný fýsýldayan bir ses... “........” Adýyla çaðýrýlýyordu. Ruhaniyetinin kum saatinden aþaðý dökülen kumlar gibi içinden bir boþluða döküldüðünü hissediyordu. Tutunmaya bir arada kalmaya çalýþsa da nafile. Ruhu bir mýknatýsa doðru çekilen demir tozlarý gibi çekildi ve geriye yarýsý içilmiþ daha yarýsý cillop gibi yanan hayalet bir sigara kaldý. Gözlerini açtýðýnda büyük yuvarlak bir masanýn üstünde süzülüyordu. Tuhaf abidik gubidik tipler el ele vermiþlerdi ve yaþlý cadý gibi görünen bir kadýnýn oluþturduðu çemberi tamamlamýþlardý. Kadýn hayaleti çaðýrýrken oldukça ýkýnmýþ olmalýydý zira yüzündeki bazý sivilceler patlamýþ irinleri küçük sarý kurtçuklar gibi yüzüne daðýlmýþtý. “beni kovacak” ‘’ Eeeey ruuuh, geldiysen bir iþaret ver ’’ Bizim hayaletin çektiði iþareti az çok tahmin etmiþsinizdir. Ama yaþlý cadý bir þekilde zaten varlýðýný hissetmiþti. ‘’ Burada ’’ Masanýn etrafýnda birleþen ve el ele tutuþan karanlýk tiplerin bunu duyunca pek çoðu irkildi. Sadece bir tanesi gayet sakin duruyordu. Zinciri bozarak elini tuttuðu insanlardan uzaklaþtý ve elini cebine attý. Zincirin bozulmasý hayaleti orada tutan gücü zayýflatmýþtý, bu hissediliyordu. Ama Hayalet bu farklý hareketi yapanýn katili olduðunu gördüðünde irkildi, cebinden çýkartýp masanýn ortasýna doðru uzattýðý, ona göstermeye çalýþtýðý þeyi gördü ve gözlerini kapattý. Hayalete gösterilen cinayet aleti, onun canýný alýp bedeni ile ruhu arasýndaki baðlayýcý anlaþmayý fes eden aletti. Hayalet hatýralarda bir kez daha kayboldu ve acýyla haykýrmaya baþladý. Katilin gösterdiði büyük ve tek bir tane iðneydi. Çýðlýðýnýn sonunda gözlerini açtýðýnda kendisini kimsesizler mezarlýðýnda buldu. Kendini yitik, yýkýk yada çaresiz hissettiðinde –ki bu pek nadir olurdu her zaman gittiði mezarýn baþýna geldi. ‘’ 56123 ’’ Burada gerçekten bir miktar huzur bulabiliyordu, burada yatan, istirahate çekilmiþ olan ruh onunla konuþan, dýþ dünyaya mesaj ulaþtýrmak uðruna sonsuz huzuruna ara vermekten çekinmeyen tek ama tek ruhtu. Tek kelime eder, mesajýný verir, uykusuna devam ederdi. Ýþte þimdi yine hayalet o tek kelimeyi duymaya gelmiþti. Tabelayý okþadý, gözyaþlarý topraða doðru düþüp sonra onun da ve hatta dünyanýn da içinden geçip evrenin sonsuzluðunda kaybolup gidiyordu. Hayalet kulaðýný iyice topraða doðru dayadý, bir yandan da kabrin topraðýný seviyordu. Beklediði kelimeyi duydu, ÝNTÝKAM… Hayalet yerinde doðruldu, gözlerini kapatýp kurbanlar grubundaki tüm ruhlarý etrafýna çaðýrdý. Kabrin tabelasýnýn etrafýnda bir daire oluþturmuþ birbirlerine bakýyorlardý. ‘’ Konuþtu mu? ’’ diye sordu hemen aralarýnda bizimkinden sonra en konuþkan olan hayalet. ‘’ Evet konuþtu, kelimeyi aldým. Nerede nasýl bilmiyorum, ama tek bildiðim þu ki bu eðer kelimeye döküldüyse, imkansýz deðildir.’’ ‘’ Kelimeyi söyle, yorum yapma býrak biz beraber yapalým yorumu.’’ Hayalet bunlarý dinlerken bir yandan bir dal sigara çýkarmýþ yakmýþtý bile. Kelimeyi dumaný üflerken söyledi, ‘’ ÝNTÝKAM’’ Sevinçle karþýlandý kelime, ihtimal dahilindeydi demek ki söylendiðine göre, katilin zulümleri son bulabilecekti demek ki bir þekilde, hem de intikam alýnarak. Bu tüm grup için huzura ermek, dünya denen pislikten kurtulmak demekti. Umut bir zehirdir ve kana karýþtýðý anda etkisini gösterir, hayaletler de bu zehri öldüklerinden beri ilk kez hissetmiþlerdi. O gece orada bir karar verildi. Ne yapýp edip bu ihtimal nasýl olabiliyor ise baþarýp yaþayanlarýn dünyasýna nüfuz edip kurtuluþa ereceklerdi, Verilen 13 cana karþýlýk, alýnacak bir intikam. Hayalet grubu ‘’ kendi mekanýna’’ taþýdýðý için kendini ev sahibi gibi hissetmiþti. Burasý artýk her þeyin baþladýðý yerdi, kararýn alýndýðý, mücadele ruhunun ortaya çýktýðý. Hayalet kader arkadaþlarýna dönüp kollarýný iki yana açýp etrafý göstererek kývançla konuþtu. ‘’ Kimsesizler mezarlýðýna hoþ geldiniz gençler.’’
ÝzEdebiyat yazarý olarak seçeceðiniz yazýlarý kendi kiþisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluþturmak için burayý týklayýn.
|
|
| Þiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleþtiri | Ýnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babýali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratýcý Yazarlýk | Katýlým | Ýletiþim | Yasallýk | Saklýlýk & Gizlilik | Yayýn Ýlkeleri | ÝzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Giriþi | |
Book Cover Zone
Premade Book Covers
ÝzEdebiyat bir Ýzlenim Yapým sitesidir. © Ýzlenim
Yapým, 2024 | © Erdem Ýlker, 2024
ÝzEdebiyat'da yayýnlanan bütün yazýlar, telif haklarý yasalarýnca korunmaktadýr. Tümü yazarlarýnýn ya da telif hakký sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadýr. Yazarlarýn ya da telif hakký sahiplerinin izni olmaksýzýn sitede yer alan metinlerin -kýsa alýntý ve tanýtýmlar dýþýnda- herhangi bir biçimde basýlmasý/yayýnlanmasý kesinlikle yasaktýr. Ayrýntýlý bilgi icin Yasallýk bölümüne bkz. |