**İnsan beyni evrendeki en karmaşık ve olağanüstü yapılar arasında yer alır. Gözle görülemeyecek kadar küçük bağlantılardan oluşan bu organ her saniye sayısız işlevi kusursuzca yerine getirir. Yürümek, konuşmak, nefes almak, duygularımızı hissetmek ve anılarımızı hatırlamak gibi pek çok faaliyet beynimizin kontrolü altında gerçekleşir. Ancak bu kusursuz düzen yalnızca biyolojik süreçlerin sonucu değildir aksine her şeyin arkasında üstün bir akıl ve ilim sahibi Yaratıcı’nın varlığı hissedilir. Allah yarattığı her şeyde olduğu gibi insan beyninde de ilim ve hikmetini gözler önüne sermiştir. Kur’an-ı Kerim’de bu yaratılış mucizesi şöyle ifade edilir: >“Gökten yeryüzüne kadar işleri düzenler.…”(Secde Suresi, 5) Beyin doğduğumuz andan itibaren vücudumuzun yönetim merkezidir. Bilinçli ve bilinçsiz tüm faaliyetlerimizi düzenler. Örneğin yürüme, okuma ve ezberleme gibi bilinçli hareketlerimizi kontrol ederken nefes alma ve kalp atışı gibi bilinçsiz işlevleri de otomatik olarak düzenler. Beynin bu yeteneği 100 milyardan fazla sinir hücresinin (nöron) birbirleriyle kurduğu 100 trilyon bağlantı sayesinde mümkündür. Her nöron diğer nöronlarla 100.000 kadar bağlantıya sahiptir. Bu bağlantılar vücutta kesintisiz bir iletişim ağı oluşturur. Sinir hücrelerinden gelen elektrik sinyalleri saatte 400 kilometre hızla hareket eder ve beyindeki karmaşık ağ yapısında kusursuz bir uyumla ilerler. Bilim insanları beynin bu karmaşık yapısını anlamaya çalışırken sıklıkla benzetmeler yaparlar. Biyokimya profesörü Michael Denton’a göre beynin bağlantıları Amazon ormanlarındaki yaprakların sayısına denktir. Prof. Susan Greenfield ise beynin korteksindeki bağlantıların sayısını ölçmeye kalkmanın insan ömrünü aşacak kadar uzun süreceğini ifade eder. Bu muazzam düzenin arkasında hiçbir kusur bulunmayan bir yaratılış olduğu açıktır. İnsan beyni yalnızca biyolojik bir organ değil aynı zamanda Yaratıcı’nın sanatını ve bilgisini yansıtan bir mucizedir. Beynin işlevlerini anlamak insan hayatının ne kadar karmaşık bir düzen üzerine kurulduğunu gösterir. Örneğin:
Birden Çok İşlevi Aynı Anda Yönetmek: Beynimiz araba kullanırken gaz pedalına basmamızı, direksiyonu tutmamızı, radyoyu ayarlamamızı ve aynı anda bir arkadaşımızla konuşmamızı sağlar.
Duyular ve Algılar: Parmağımıza batan bir iğnenin acısını hisseder, sıcak havada terler, soğukta üşürüz. Oturduğumuz koltuğun yumuşaklığını ve havanın serinliğini fark ederiz. Bu detaylar beynimiz sayesinde bilinçaltımıza ulaşır.
Hızlı Tepkiler: Aniden karşılaştığımız tehlikelere karşı hızlı refleksler geliştiririz. Örneğin önümüze çıkan bir araca karşı frene basmamız beynimizin hız ve hassasiyetle karar vermesiyle mümkündür. Bu kadar karmaşık ve çok yönlü bir sistem kendiliğinden oluşmuş olamaz. Allah insan beynine ilham ettiği görevlerle hem vücudumuzu hem de çevremizi mükemmel bir şekilde algılamamızı sağlamıştır: >"O yarattığı her şeyi en iyi yapandır. Ve insanı yaratmaya kilden başladı."(Secde Suresi, 7) 20. yüzyılın en büyük icatlarından biri olarak kabul edilen internet dünya üzerindeki milyarlarca kullanıcıyı birbirine bağlar. Ancak bilim insanları internetin karmaşıklığının bile beynin iletişim ağlarıyla kıyaslanamayacak kadar basit olduğunu vurgular. John Horgan Bilimin Sonu adlı kitabında beynin internetten çok daha üstün olduğunu şu şekilde ifade eder: >“İnternet gibi bir sistem bile beyinle karşılaştırıldığında kıyas edilmeyecek derecede önemsiz ve cüzidir.” Beynin her hücresi bir bilgisayarın işlemcisinden daha karmaşık bir yapıya sahiptir. Sinir hücreleri saniyede yüzlerce mesajı mükemmel bir uyumla işler. Richard Dawkins beynin bu özelliklerini değerlendirirken nöronların transistörlerden binlerce kat daha gelişmiş olduğunu kabul eder. İnsan beyninin bu kadar kusursuz bir yapıya sahip olması evrim hipotezinin iddialarını çürütür. Isaac Asimov beynin evrendeki en karmaşık madde olduğunu kabul ederek bu yaratılışın evrimle açıklanamayacağını belirtir. Allah insanı en güzel şekilde yaratmış ve her bir uzvuna olağanüstü görevler vermiştir. Bu yaratılış mucizesi Kur’an-ı Kerim’de şu şekilde ifade edilir: >"Şüphesiz ki, insanı en güzel şekilde yarattık."(Tin Suresi, 4. Ayet) İnsan beyni Yaratıcı’nın ilim ve kudretinin en büyük delillerinden biridir. Trilyonlarca bağlantı ve saniyeler içinde gerçekleşen sayısız işlem tesadüflerle açıklanamayacak kadar kusursuzdur. Bu muazzam düzen insanı düşünmeye ve Yaratıcı’nın büyüklüğünü kavramaya davet eder: >"O Allah yaratandır. Var edendir. Biçim verendir. En güzel isimler O'nundur. Göklerde ve yerde bulunanlar O'nu tesbih ederler. Ve O mutlak galiptir. Mutlak bilgeliğe sahiptir." (Haşr Suresi, 24). İnsan beyni yalnızca bir organ değil aynı zamanda Allah’ın kudretini hikmetini ve yarattığı düzenin mükemmelliğini gözler önüne seren bir işarettir. Bu işaretler Allah’ın yüceliğini anlamamız ve O’na şükretmemiz için bir vesiledir.**
