Sağlığımız Nereye Gidiyor?
Siyasete alet edilemeyecek en önemli unsur insan sağlıdır. Son yıllarda yap boz tahtasına dönen sağlık politikaları insan hayatına verilen değerin en güzel göstergesidir.
"Bu kitabın sonunu okumadan ölenler, aslında hiç yaşamamışlardır." - Umberto Eco (kurgusal)"
"Bu kitabın sonunu okumadan ölenler, aslında hiç yaşamamışlardır." - Umberto Eco (kurgusal)"
Siyasete alet edilemeyecek en önemli unsur insan sağlıdır. Son yıllarda yap boz tahtasına dönen sağlık politikaları insan hayatına verilen değerin en güzel göstergesidir.
Geçmiş zaman uygarlıkları için mitolojik değerler üretebilmekte önemli bir meziyetmiş doğrusu. Kazanılan tecrübelerin, geliştirilen kolektif bilincin, sonraki nesillere aktarımında ya da rekabet halinde yarışan diğer alternatif eğilimlerle boy ölçüşebilecek yetenek ve donanımda, ikna gücü yüksek değerler koymak ortaya, o toplumlar için öyle dışarıdan göründüğü şekliyle hiçte kolay bir
Her yıl 24 Nisan’ da karşımıza çıkarılan sözde “Ermeni Soykırım” iddialarının bir dayanağınıda da aşağıda anlatmaya çalışacağım olaylar oluşturmaktadır...
Muhalif ve tarafgirliğin özünde aynılığı ve kurumsal olarak muhalefetin asılsızlığı üzerine
... konu yedinci sanat..hele birde o yıllar.. yani sinemalı yıllar oluncabize pek laf düşmüyor: yıllarını sinemaya vermiş, ancak karşılığını alamamış bir sinema emekçisinin yanında.bir zamanların yakışıklı jönü, başrol oyuncusu, sonraki dönemlerin karekter oyuncusu...
ATATÜRK’ün doğum tarihinden, ölüm tarihini çıkarırsanız ne kalır? Hadi bilin bakalım. Tık yok mu? Anlaşıldı. Sizin bir an evvel “takıntılarınızdan arınma vaktiniz” gelmiş demektir. “Tak tak”. Kapı vuruluyor. Kim o? Ben “takıntınız”. Yukarıda sorulan sorunun cevabını bulmak için çaresiz “altı zır zır delinin” geçtiği süreçten geçecek ve kapıyı
Sosyal veya siyasi bir film çekmek için yönetmenin bir bakış açısı olmalıdır. Söylemesi gereken, ileri sürmesi gereken bir tezi ya da söylemi olmalıdır. Bunun içinde filmin alt yapısının doldurulması gerekmektedir.
Yaşam, kaybedildiği zaman bir daha elde edilemiyor. Yani yaşamı kaybetmenin telafisi yok. Bu nedenle insan, yaşamını kendine zehir etmemeli. Huzurlu, rahat ve mutlu bir yaşam için mücadelesini sürdürmeli
Oyunda ölüm ve ölümden sonraki hayat ele alınıyor.
Özgürlük Çığlığı, insanca yaşamak isteyenlerin haklarını talep etmesiyle maruz kaldığı adaletsizliği konu ediniyor. İçinde yaşadıkları zor yaşam koşullarından kurtulmak isteyenlerin, hayattan fazla beklentisi olmayanların, sadece okumak, çalışıp, kimseye muhtaç duruma düşmek istemeyenlerin sırf renklerinden dolayı baskıya, zulme reva görülmesini anlatıyor.
"ne gariptir bu ülkedeki her güzel şeyin taşlanması...
ve Can Dündar'a Oscar ödülünü yakıştıranlara: Bir kez daha gurur duyarız...Neden olmasın?"
Artık öyle küçük çocuğun elindeki şekeri alıp ağlatma eylemine bile gerek yok, şöyle karşıdan baksanız ama içinizden alırım bak şekerini diye düşünerek, o bile yetiyor ağlatma eylemi için. Sonra ağlayan çocuğun ilk önce annesi anlıyor çocuğunun elinden şekerini almayı düşündüğünüzü, sonra anne babaya bir bakışla anlatıyor olanları, baba
Çocukları küçük kurşunla öldürürler, değil mi anne?
Bir Boşnak çocuğun ağzından dökülen bu kelimeler, yıllarca yüreğimde kanayan bir yara oldu. Bu yazıyı yazma gerekçem de, bu çocuğa karşı duyduğum muhabbet ve mahcubiyettir.