..E-posta: Þifre:
ÝzEdebiyat'a Üye Ol
Sýkça Sorulanlar
Þifrenizi mi unuttunuz?..
Herkesin derdi baþka. -Orhan Veli
þiir
öykü
roman
deneme
eleþtiri
inceleme
bilimsel
yazarlar
Anasayfa
Son Eklenenler
Forumlar
Üyelik
Yazar Katýlýmý
Yazar Kütüphaneleri



Þu Anda Ne Yazýyorsunuz?
Ýnternet ve Yazarlýk
Yazarlýk Kaynaklarý
Yazma Süreci
Ýlk Roman
Kitap Yayýnlatmak
Yeni Bir Dünya Düþlemek
Niçin Yazýyorum?
Yazarlar Hakkýnda Her Þey
Ben Bir Yazarým!
Þu An Ne Okuyorsunuz?
Tüm baþlýklar  


 


 

 




Arama Motoru

ÝzEdebiyat > Öykü > Toplumcu > Orhan TURAN




12 Þubat 2007
Yusuf Kuyuda  
Tiyatro Oyunu

Orhan TURAN


Devamlý tartýþan ve aile içi huzurun tükendiði bir aile ortamýnda, karý koca tartýþma ve kavgalarýnýn, çocuða verdiði olumsuz etki, bunun takibinde, çocuðun da kendisini toplumdan soyutlamasý; Sosyal Hizmetlerin imkanlarýyla söz konusu çocuðun bulunduðu zor koþullardan alýnarak, aile sýcaklýðýnýn verilmeye çalýþýldýðý huzurlu bir ortama kavuþturulmasý anlatýlmaktadýr.


:CDDE:

TÝYATRO OYUNU



YUSUF KUYUDA

Bu oyun Mehmet Akif Ersoy Çocuk Esirgeme Kuru Tarafýndan 2005 yýlýnda Afyonkarahisar'da sahnelenmiþtir.

Yazan: Orhan TURAN
Yöneten: Ufuk Seçme




Bu oyunda;
Devamlý tartýþan ve aile içi huzurun tükendiði bir aile ortamýnda, karý koca tartýþma ve kavgalarýnýn, çocuða verdiði olumsuz etki, bunun takibinde, çocuðun da kendisini toplumdan soyutlamasý; Sosyal Hizmetlerin imkanlarýyla söz konusu çocuðun bulunduðu zor koþullardan alýnarak, aile sýcaklýðýnýn verilmeye çalýþýldýðý huzurlu bir ortama kavuþturulmasý anlatýlmaktadýr.


Oyunda Toplam 7 karakter bulunmaktadýr.
Oyun 4 sahneden oluþmaktadýr
Ýlk 2 sahne evde
2 sahne sokakta


Anne Güler (1), Baba Orhan (2) ve çocuklarý olan Yusuf…(3)
Komþu ailenin çocuklarý olan ve Yusuf’lara zaman zaman misafirliðe gelecek olan Mert (4)
Bankta oturan adam (5) ve Yusuf’un sokakta tanýþtýðý Mehmet (6) Görevli (7)
















DIÞ SES:

Çok þey mi istedim sizden! Biraz tebessüm, biraz da þefkat…
Hani kýþ oldu mu, bir soba yamacýna usulca yanaþýp, kedi gibi annemin dizlerinde uyumak! Yada Bakkal Ýsmet amcanýn dondurma dolabýndan, babamýn aldýðý dondurmayý, ellerime almak! Uçurtmalar yaparak, gökyüzünde onlarý salýnýrken izlemek!
Bunlar çok mu çok eðlenceli…
Bir de uçurtmanýn ipi koptuðunda peþinden koþup soluk soluða kalmak; sonra da hýzlý hýzlý nefes alarak, annemin yanýna gidip, buz gibi bir su istemek ve onun benim saðlýmý düþünerek “hýmmmm bu suyu içemezsin” demesini duymak…

Çok þey mi istedim sizden! Akþam oldu mu, yataðýmýn baþ ucunda benimle þarký söylemek istemez misiniz?

Ben sadece bunu istemiþtim. Bir hikayesi olsun yorganýmýn, bir hikayesi olsun yastýðýmýn, hem benim de hikayem olsa kötü de olmaz hani!

Okula gitmek, arkadaþlarýmý annemi babamý doya doya anlatmak, arkadaþlarýmý evime misafir etmek; gülmek biraz tebessüm, biraz da þefkat!

Çok þey mi istedim sizden!





















“YUSUF AÐLIYOR”

Oyun sahne açýlmadan bir dýþ sesle baþlar. Dýþ ses þiirsel bir anlatýmdýr ve fon dramatik bir fon müziði eþliðinde izleyicilere sunulur. Bu dýþ ses sonrasýnda perde açýlýr ve oyun baþlar. Sahnede dekor olarak ev ortamý kullanýlýr. Oyunun ev bölümü, evin oturma odasýnda geçmektedir. Oturma odasýnda anne ve çocuk oturmaktadýr.
Baba son derece daðýnýk ve sarhoþ bir þekilde kapýyý çarparak eve girer. (Sahne arkasýnda)


BABA (Orhan)
- Evleriniiin önü yooooldur / Yooooldan geçen karaaaa koldur /Gurban olam sarý gelin / Gel destini bizden doldur….
- Nerdesiniz beeee!... Güleeer! Kýz nereye kayboldunuz? Karným aç duydun mu benii
ANNE (Güler)
- Yine içtin deðil mi þu zýkkýmý? Sana kaç defa içme demedim mi? …. Öööf leþ gibi de kokuyor üstelik!
BABA
- Bak þimdiiii… Bir de karý milletine hesap mý vereceðiz bu saatten sonra he! … Çekil bakalým þöyle de çakmayayým iki tane!
ANNE
- Allah’ým sen bana sabýr ver! Nedir bu adamýn elinden çektiðim! … Þu çocuða dua et sen, yoksa bu evde bir saniye bile durmam… Ayyaþ herif!
BABA
- Demek çocuða dua edeyim he, yani þu velet hatýrýna mý duruyorsun bu evde…
YUSUF
-...
ANNE
- Orhan! çocuðu da korkuttun. Korkma yavrum, yok bir þey
YUSUF
- Anne, baba! Benim yüzümden kavga etmeyin!
BABA
-     Senin yüzünden kavga ettiðimizi söyleyen kim veled! Þu kadýnýn yüzünden her þey oluyor bu evde zaten, baksana yüze, yüz deðil sanki 99… hahaha

ANNE
-     Ne yani adi herif beni yaþlý mý buluyorsun, “yüz deðil sanki doksan dokuzmuþ muþ” he, sen kendine bak! Ýçeri girerken bile sarýþýnlardan bahsediyordun. Söyle bakalým nerden geliyorsun?
BABA
-     dýþarýýýaaan
ANNE
-     Ha ha ne komik, biz de bacadan düþtüðünü sandýk!
BABA
-     Ne baðýrýyorsun be!
ANNE
-     Baðýrýrým ben!

BABA
-     Hayýr efeeendiim baðýramazsýn! Bu evde sadece ben baðýrýrým!
ANNE
-     Yok caným, sen baðýrýrmýþsýn demek! Gidiyorum iþte bu evden gidiyorum!
BABA
-     Defoool!
ANNE
-     Yusuf; býrak oðlum aðlamayý toplan gidiyoruz!
BABA
-     Hah! Sýkýyorsa al bakalým çocuðu
ANNE
-     Hadi oðlum gidelim!
BABA
-     Sana çocuðu býrak demedin mi ben!
ANNE
-     Býrak kolumu Orhan!
BABA
-     Býrakalým kolunuzu Güler haným! Sen de çocuðu býrakacaksan tabii!
ANNE
-     Beni aldattýn deðil mi Orhan, içeri girerken söylediðin o türkü; sözünü ettiðin sarý gelin kim! Ve þu omzundan dökülen sarý saçlar!... Kim bu kadýn!
BABA
-     Allah’ým delirdin sen kadýn! Nerden çýkarýyorsun þimdi bunu yahu…
ANNE
-     Oh bu kavganýn üstüne de kapý zili iyi gider. Rezil olduk vallahi! Orhan istersen sen içeri git de biraz kendine gel, bak kapý çalýyor. He hadi içeri gir, gel þöyle
ADA
- Amaaan tamam be giriyoruz iþte itekleme! Misafirmiþ peehh! Gidiyim de bari
……………
…………….
-     Kim o?
MERT (Yusuf’un arkadaþý-komþu-)
-     Benim Güler Teyze Mert!
ANNE
-     Gel çocuðum gel, gir içeri Yusuf da evde seni bekliyordu.
MERT
-     Güler Teyze baðýrma sesleri geliyordu, bir þey mi oldu?
ANNE
-     Olur mu hiç öyle þey Mert’çiðim, Orhan amcanla Yusuf þakalaþýyor, þarkýlar söylüyorlardý, onu duymuþ olmalýsýn! Bak Yusuf’ta orda hadi geç de birlikte oynayýn siz!
…………….
…………….
BABA
- Allah kahretsin, yine mi koltuðumun üstün de bu çocuðun oyuncaklarý var! Öldüreceðim lan çocuk seni! Kaç defa söyledim. Lanet oyuncaklarý koltuðuma koyma diye sana heeee!









“EVDEN KOPUÞ”
BABA
-     Çocuk, bak ben annene benzemen, uslu duracaksýn, kafa ütülemeyeceksin, baþka bir þey istemem. Anlaþtýk mý?............ Anlaþtýk mý dedim sana
YUSUF
-     …………….
BABA
-     Heee þöyle ol bakalým. Hadi git mutfaktan da babanýn rakýsýný getir.
-     ……….
-     ……….
-     ……….
-     Nerde kaldýn lan veled!
-     O ne be! Sana þiþeyle getir diyen mi oldu hee! Git götür bunu, bardaða koy!
-     ………..
-     Annen gelmeyecek! Anasýna gitti! Güler haným çok sevdiði Yusuf’u býraktý. Bela baþýmýza kaldý…….. Bana bak! Yarýn git fýrýna simit al! Bundan sonra yok öyle hazýr para yemek, okula falan da gitmeyeceksin, tamam mý….. Tamam mý dedim sana! Bir de Mert midir ne zýkkýmdýr, o çocukla konuþmayacaksýn bundan sonra, aklýný çeliyor o hergele senin…
YUSUF
-     Tamam baba, olur… Yeter ki sen kýzma bana! Yarýn erkenden gider simit satarým.
………
-     Bende þu okul önlüðümü çýkartayým. (Aynaya bakar ve aðlayarak okul önlüðünü çýkarýr)
-     ……….
-     ……….
BABA
-     Yusuuf kapýya bak zil çalýyor
………………
……………….
YUSUF
-     Sen miydin Mert! Þeyyy, daha sonra görüþsek olur mu, biraz hastayým da!
MERT
-     Yaa… Ben de birlikte oynarýz diye düþündüm.
BABA
-     Kimmiþ o Yusuf?
YUSUF
-     Hiiiç baba kimse deðil!
MERT
-     Neden babana böyle söyledin
YUSUF
-     Þeyyy bilmem, bu gün çok yorgun da o yüzden….
MERT
-     Güler Teyze yok mu?
YUSUF
-     Annem, bana oyuncak almaya gitti, az sonra döner! Zaten akþama da babam beni gezmeye götürecek!
-     ………….
-     …………..
BABA
-     Oooo Mert bey! Ne iþin var senin burada!..... Yusuf sana bu çocukla konuþma demedim mi heee, gir içeri çabuk, al sana…(hýrpalýyor) ……..Defol sen de evine
YUSUF
-     ………….
-     ………….
-     ………….
BABA
- Bundan sonra sana yemekte yok! Bakalým nasýlmýþ söz dinlememek
YUSUF SOKAKTA


YUSUF
- Simiiiiiit, taze simiiiit…… Offf tam dört saat oldu ancak 3 simit satabildim. Þu banktaki amcanýn yanýna oturayým da, hem dinlenirim, hem de simitlerimi satabilirim belki… Tezgahýmý da açayým da…
………………. Siiiiimiiiit

BANKTAKÝ ADAM
-     Taze mi simitlerin bakalým
YUSUF
-     El yakmazsa bedava amca ayýp ettin!
BANK. ADAM
-     Bakalým nasýlmýþ…..Ooooo kemik gibi olmuþ bunlar bee… Sen de adam kandýracaksýn aklýn sýra öyle mi
YUSUF
Ne yapayým, bu gün daha ilk satýþým, acemiliðimize ver, satýþa baþlarken, böyle söyle dediler, ben de söylüyorum. Baþka türlü satýþ olmazmýþ.
BANK. ADAM
-     Neyse bir tane ver de madem sana katkýda bulunayým… Al þunu…
YUSUF
-Bozukluk yok muydu abi!
BANK. ADAM
-     Dur bakalým cüzdana…
-     ………..
-     …. Hýmmm al bakalým

YUSUF
-     Allah bereket versin
BANK. ADAM
-     Tamam tamam bereketini gör sende…

(Bu arada bankýn arkasýna saklanmýþ bir sokak çocuðu, adamýn cebine koyduðu cüzdaný gizlice çalar. –Hýrsýzlýðý Mehmet yapar- Adam da bu hýrsýzlýðý Yusuf’un yaptýðýný zanneder)

YUSUF
-     Ben de gideyim artýk yeterince dinlendim.
-     ……………..
-     ……………..
-     Simiiiiiiit, taze simiiiiiiit
BAK. ADAM
-     Allah Allah, daha þimdi cüzdaný cebime koydum, nereye gider ki bu……
-     ……….. Tabi ya simitçi çocuk
-     Hey! Þu kaçan hýrsýzý yakalayýn, cüzdanýmý çaldý, yakalayýn þu çocuðu!







ÝKÝNCÝ BÝR ÞANS

SON SAHNE TREDMAN
Yusuf, gece geç saatlere kadar simitlerini satmaya çalýþmýþ, ancak satamamýþtýr. Bu nedenle, para isteyen babasýna da para götüremeyeceðini ve bu nedenle babasýndan dayak yiyeceðinden korkarak, geç olmasýna raðmen simitleri satmaya karar verir. Ancak sokak çocuklarý Mehmet ve Özgür’ün bulunduðu yerden geçerken, onlarýn tacizine uðrar. Kötü baþlayan karþýlaþma, iyi bir diyaloða yönelir. YUSUF çaresizlik içinde yeni arkadaþlarýyla kaynaþýr. En azýndan babasýndan daha az tehlikeli görmektedir bu ortamý. Bir süre sonra kötü alýþkanlýklara baþlar. Saðda solda yatar. Ve bir gece uyuduðu sokaktaki bankta yatarken, biri gelir ve ona okul üniformasý uzatýr. Gelen kiþi Sosyal Hizmetler görevlisidir.


YUSUF
-     Hay Allah ancak 6 simit satabildim. Akþam da oldu! Ama ben böyle eve gidersem, babam beni döver… Hayýr hayýr, bu simitleri mutlaka satmalýyým. Saatte 8’e geliyor…
-     Siimmiiiiiit, simiiiitçiiiiii

SOKAK ÇOCUÐU (MEHMET)
-     Hey ufaklýk, senin için buralar tekin olmaz, burada simit deðil, çekirdek bile satamasýn…
YUSUF
-     Nedenmiþ o?
MEHMET
-     Muhit benden sorulur da ondan?
YUSUF
-     Muhit kim, ben öyle birisini tanýmýyorum?
MEHMET
……………….
……………….
YUSF
-     Neden kahkaha atýyorsun, ben muhit diye birisini tanýmýyorum, birini tanýmamak komik mi?
MEHMET
-………………
- ………………
YUSUF
-     Anlaþýldý, sen hep böyle güleceksin demek
MEHMET
-     Hay Allah! Bak seni ilk gördüðümde hiç gözüm tutmadý ama, beni bu kadar güldüreceðini bilmezdim. Sen iyi bir çocuða benziyorsun… Gel þöyle oturalým
YUSUF
-     Neden güldün bana
MEHMET
-     Benim kasdettiðim muhit bir kiþinin adý deðil, yani ben sana “Bu muhit benden sorulur” derken, bu sokaklarý iyi bilirim demek istemiþtim.
YUSUF
-     ………………
MEHMET
-     Bak sen de güldüm iþte
YUSUF
-     Neyse artýk ben gideyim
MEHMET
-     Nereye?
-     Þeyyy beni bu simitleri satýp eve gitmem gerekiyor?
MEHMET
-     …………..
-     …………..




YUSUF
-Yine neden gülüyorsun yaaa
MEHMET
-     Kardeþ kusura bakma ama, burada bir sürü simit var. Üstelik akþam da oldu. Bu saatte bu simitleri nasýl bitirmeyi düþünüyorsun?
YUSUF
-     Bilmem ama satmam lazým, babam çok kýzar sonra…
MEHMET
-     Baban neye kýzar?
YUSUF
-     Ona para getirmediðime…
MEHMET
-     Vayy erkek adamýn erkek oðlu diyecektim ama, hayýrdýr baban sakat mý?
YUSUF
-     Hayýr saðlam….Sadece çalýþmamý istiyor. Aslýnda bu gün ilk günüm, ona para götüremezsem bana çok kýzacak, biliyorum
MEHMET
-     Babasý çok kýzarmýþ… Neyse hele sen þunu çek bakalým da, sonra kalkýp gidersin
YUSUF
-     Bu nedir?
MEHMET
-     Ýçine çektiðinde anlarsýn ne olduðunu
YUSUF
-     ………………..
-     ……………….
-     ………………..
MEHMET
-     Anlaþýlan ilk defa kullanýyorsun. Bu kadar öksürmen normaaal! Ee olsun o kadar artýk
-     Adýn ne senin?
YUSUF
-     Benim adým Yusuf!
-     Ya senin adýn ne?
MEHMET
-     Ben de Mehmet
-     - ……………….
-     ………………..
YUSUF
-     Benim baþým çok kötü dönüyor.
-     Simitleri tutar mýsýn Mehmet, düþecekler
MEHMET
-     Tutarým tabii …..Ooooo uyudu bile keriz. Bakalým þunun cebinden ne çýkacak. Söylediði gibi züürtse, boþ yere çene çaldýk burada…. Bir de þu cebine bakayým….. Ooo hiç yoktan iyidir. ….. Hadi sana iyi uykular çocuk….. Ben de þuradan sývýþayým bari… LAY LAY lay lom









-………………….
-………………….
-………………….
GÖREVLÝ
-     Allah Allah bu çocuk neden burada yatýyor. Yanýnda da, simitler var; Aman Allah’ým! Þiþþþt, nefes alýyor? Ufaklýk kalk! Sesimi duyuyor musun?
YUSUF
-Ne oldu banaaaa?
GÖREVLÝ
-     Ah be güzelim sana ne olduðunu bir söyleyebilsem… Ama üzme kendini, her ne olursa olsun, olanlar geride kaldý.
YUSUF
-     Mehmet diye bir çocuk vardý, bana bir þey içirdi. Sonra uyumuþum…
GÖREVLÝ
-     Bu simitler senin mi?
YUSUF
-     Evet, satamadým onlarý, babam çok kýzacak!
GÖREVLÝ
-     Baban kýzacak mý?
YUSUF
-     Evet
GÖREVLÝ
-     Bundan sonra simit satmak yok anladýn mý, sen okula gidiyor musun?
YUSUF
-     Gidiyordum ama, dün býrakmak zorunda kaldým
GÖREVLÝ
-     Demek öyle…. Adýn ne senin
YUSUF
-     Yusuf benim adým
GÖREVLÝ
-     Bak Yusuf artýk simit satmayacaksýn, okuluna da geri döneceksin, bundan sonra, eskiyi, geçmiþte yaþanan her þeyi unut tamam mý! Hadi þimdi gidiyoruz. Yep yeni bir baþlangýç yapmak için… Sen okumalýsýn, oynamalý, dolaþmalý, eðlenmelisin; çocukluðunu yaþamak yerine seni sokaklara atmýþlar ama, senin kaderin bu deðil, kaderin bu olmamalý……….. Hadi gel gidiyoruz?
YUSUF
-     Nereye gidiyoruz
GÖREVLÝ
-     Her þeye yeniden baþlamaya

(Görevli bu ana kadar sýrtýný seyirciye dönmemiþtir. Sýrtýný oyun sonunda döndüðünde, arkasýnda Sosyal Hizmetler yazýsý yer almaktadýr. Böylece izleyiciye mesaj verilmiþ olur.










Söyleyeceklerim var!

Bu yazýda yazanlara katýlýyor musunuz? Eklemek istediðiniz bir þey var mý? Katýlmadýðýnýz, beðenmediðiniz ya da düzeltilmesi gerekiyor diye düþündüðünüz bilgiler mi içeriyor?

Yazýlarý yorumlayabilmek için üye olmalýsýnýz. Neden mi? Ýnanýyoruz ki, yüreklerini ve düþüncelerini çekinmeden okurlarýna açan yazarlarýmýz, yazýlarý hakkýnda fikir yürütenlerle istediklerinde diyaloða geçebilmeliler.

Daha önceden kayýt olduysanýz, burayý týklayýn.


 


ÝzEdebiyat yazarý olarak seçeceðiniz yazýlarý kendi kiþisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluþturmak için burayý týklayýn.


Yazarýn öykü ana kümesinde bulunan diðer yazýlarý...
"Aþk, Aþk Ýster"
Sesimi Duyan Var mý? (2. Bölüm)
Sesimi Duyan Var mý? (1. Bölüm)
"Sakýn Yapma"
"Saat 14. 00"
Kýrnap
Umut ve Çocuk…

Yazarýn diðer ana kümelerde yazmýþ olduðu yazýlar...
Özledim [Þiir]
Yanacaðým [Þiir]
Öncesi Yok [Þiir]
Seni Kendime Sakladým, Hepsini Bana Sapladým. [Þiir]
Bana Her Þey Seni Hatýrlatýyor! [Þiir]
Benim Adým Mabure; [Þiir]
Su ve Ateþ [Þiir]
Tüm Ayrýlýklara Dair [Þiir]
Dua… [Þiir]
Utandým Filistin [Þiir]


Orhan TURAN kimdir?

Yazarken çarptýðým kayalar, ruhumun akýþýný kemirince görüntü farklýlaþtý. Her otuzuna geldiðinde mi, muahasebe yapma gereði duyar insan. . . Cevaplanmasý gereken çok soru var þimdi. . . Allah'a af dileyerek, hayata ikinci defa baþlamak. . . Ýkinci þans da bu olsa gerek!

Etkilendiði Yazarlar:
...


yazardan son gelenler

 




| Þiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleþtiri | Ýnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babýali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratýcý Yazarlýk

| Katýlým | Ýletiþim | Yasallýk | Saklýlýk & Gizlilik | Yayýn Ýlkeleri | ÝzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Giriþi |

Custom & Premade Book Covers
Book Cover Zone
Premade Book Covers

ÝzEdebiyat bir Ýzlenim Yapým sitesidir. © Ýzlenim Yapým, 2024 | © Orhan TURAN, 2024
ÝzEdebiyat'da yayýnlanan bütün yazýlar, telif haklarý yasalarýnca korunmaktadýr. Tümü yazarlarýnýn ya da telif hakký sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadýr. Yazarlarýn ya da telif hakký sahiplerinin izni olmaksýzýn sitede yer alan metinlerin -kýsa alýntý ve tanýtýmlar dýþýnda- herhangi bir biçimde basýlmasý/yayýnlanmasý kesinlikle yasaktýr.
Ayrýntýlý bilgi icin Yasallýk bölümüne bkz.