Merdiven Basamakları
(Özgür Yenigün) 1 Şubat 2005 |
Anı |
| |
Sonunda merdiveni çıkmayı tamamen bırakmak istedim. Çok uzun, bitmeyen uykuya kendi kendime dalmaya çalışarak merdiven çıkarken en tehlikeli olan kazayı yaşadım; kendimi yaraladım. |
|
Cami Konuşur Mu?
(Özgür Yenigün) 26 Şubat 2005 |
Fantastik |
| |
Zaten merakıyla savaş içerisinde olan Cem, adına cami denilen bilinmezliği duyduğunda yenilgiyi kabul etmiş ve elinde kalan üç beş askerle birlikte teslim olmuştu merakına. |
|
Yaşlı Bir Adamın Hasreti
(Özgür Yenigün) 10 Mart 2005 |
Anı |
| |
Bir yerden elli beş kilometre ötede mutlaka başka bir yer vardır. Çoğu kişi için bulunduğu yerden elli beş kilometre ötedeki yer önemsizdir. Fakat benim büyükbabam için öyle bir elli beş kilometrelik mesafe vardı ki… |
|
Hissedilenin Hikayesi
(Özgür Yenigün) 10 Mart 2005 |
Soyut |
| |
-Mutlu musun şimdi?
-…
-Konuşsana be.
Fakat o artık işini bitirmiş, benim mutluluğumu çalmış, mutluluğumu kendine oyuncak edinmiş bir şekilde kaybolmuştu. |
|
Bir Rüya Tabiri
(Özgür Yenigün) 10 Mart 2005 |
Anı |
| |
Sabah uyandığımda anneannemin salonun ortasında gezdiğini gördüm. İyileşmişti anneannem. Rüyamın tersi çıkmıştı. Zaten rüyada birinin ölüsünü görmek onun ömrünü uzatmaya işaret edilirdi. |
|
Kapalı Kutu
(Özgür Yenigün) 4 Nisan 2005 |
Anı |
| |
O başka bir yolu seçeceğini söyleyerek beni büyük bir üzüntüye saldı. Oysa benim hayallerimde evleneceğim kişiyle birlikte yer alıyordu o hep. |
|
Sokullu'nun Rüyası
(Özgür Yenigün) 27 Temmuz 2005 |
Modern |
| |
Çok düşündü. Neden rüyasındaki adam bunları söylüyordu? Acaba bunun nedeni Sokullu Paşa’nın ta kendisi miydi? |
|
Ay Gülecek
(Özgür Yenigün) 4 Şubat 2006 |
Toplumcu |
| |
"Ay Gülecek" dünyanın herhangi bir yerinde, herhangi bir evde kötülüğün elinden çeken herhangi bir ailenin hikayesi.
<“İki tane kalmış. Bölüşelim.” dedi. Sanki bilmiyordu iki tane kaldığını. Ama o an bir umut onu gerçeği kabullenmeden alıkoyuyordu adeta.> |
|
Cırcır Böceği Savaşı
(Özgür Yenigün) 8 Eylül 2007 |
Çeviri |
| |
Bob Thurber adlı yazarın "The Cricket War" adlı öyküsünün çevirisi.
" Ne yazık ki söylemesi gereken bunun bir başlangıç olduğuydu. Savaşımızın başlangıcı, yıkımımızın başlangıcı… " |
|
Fatma'nın Koşusu
(Özgür Yenigün) 4 Aralık 2006 |
Toplumcu |
| |
"Biraz önce dünyanın en yalnızıydı. Şimdi ise yanında dünya vardı."
Fatma simgesinin altında tüm dünyada terörün elinden çeken insanların kurtuluş, umut ve yeni bir hayat koşusunun hikayesi. |
|
Salyangoz
(Özgür Yenigün) 3 Haziran 2007 |
Bireysel |
| |
Salyangoz bir simge. Öykünün başındaki iki resimden birisi kabuğuna çekilmiş, diğeri ise kabuğundan çıkmış bir salyangoz. Şehirler de böyle. İşte bu öykü kabuğuna çekilmiş bir şehirden yola çıkıp tüm dünyadaki düzensizliğe bir üniversite öğrencisi bakışını sunuyor. Öykünün başındaki iki resimi çizen arkadaşım İlker Ketre'ye teşekkürler. |
|
Pazar
(Özgür Yenigün) 2 Aralık 2007 |
Bireysel |
| |
Sütten ağzı yanan yoğurdu üfleyerek yermiş. Bense pazara bir daha gitmeyerek yoğurdu hiç yememeyi düşündüm. Akıl topumda yeniden pazara giderek başka bir satıcı bulup bulmamak ve helalleşmek için onunla görüşüp görüşmemek mermileriyle hayatımın beni götürdüğü yere gidiyorum. Hadi hayırlısı bakalım… |
|
Yağmur Sonu
(Özgür Yenigün) 13 Ağustos 2008 |
İyileşme |
| |
Yansımalar grubunun "Yağmur Sonu" adlı şarkılarından esinlenerek yazılmış bir öykü.
“Önce yağmur yağar, Sonra her yer ıpıslaktır, Sonra kurur, Ama benim kalbim hala kan.”
“Önce yağmur yağar, Sonra her yer ıpıslaktır, Sonra kurur, Ama benim kalbim hala yaş.” |
|
Bağbanın Haftalığı (11 - 17 Ekim)
(Özgür Yenigün) 17 Ekim 2010 |
Anı |
| |
Bağban için yoğun bir hafta oldu. Nerden tutsa ucunu da anlatsa, bir türlü karar veremiyor. En iyisi üzümlerine yaptığı mineral takviyesinin heyecanıyla başlasın.
|
|
Bağbanın Haftalğı 18 - 24 Ekim
(Özgür Yenigün) 25 Ekim 2010 |
Anı |
| |
Bağban bağını, çubuklarını çok seviyor. Onlara yardım da ediyor. Onların emanetlerine gözü gibi bakıyor. Ve bağban yola devam ediyor. Haftaya pazar bağbanı tekrar sınayacaklar. Ve bu sefer inşallah kalıcı bir bağbanlığa yolu gidecek. Bağban yoluna orda devam edecek. Bağban yolda ve duada…
|
|
Bağbanın Haftalığı 25 Ekim - 31 Ekim (Sınamadan Sonra)
(Özgür Yenigün) 7 Kasım 2010 |
Anı |
| |
”0.33 ml su, 3 tane şeker, 2 kalem, 1 silgi, 1 kalemtıraş. Dokunmadım şekerlerinize, ben sabah alın terimi kattığım pekmezimi içtim de gittim sınava. Şekere gerek yoktu. Suyu da vere vere 0.33 lt verdiniz, hiç değil yarım litre verir insan. Kaleminiz silginiz ve kalemtıraşınız da sizin olsun. Bana, bağbana üzümlerimi verin yeter.”
|
|
|

Edebiyat kadar müzikten de hoşlanan bir genç. Bir türkü sevdalısı. Bir vatan sevdalısı. Var mı ötesi?
|
|