• ÝzEdebiyat > Eleþtiri > Yazarlar ve Yapýtlar |
101
|
|
|
|
Olabildiðince edebi, olabildiðince eþit, olabildiðince özgür olan bu site yine de bu ülkede, bu þartlarda, bu okumamýþlýkta olabilirliklerin en olabiliri... Sanýyorum Türkiye'de tek ve tüm olanaksýzlýklara raðmen hayatýna devam ediyor... Baþka bir sitede yazdýðým bir eleþtiri yazýsý sansüre uðradý, yayýnlanmadý ama bu sitede asla böyle bir þey olmadý.... Nezihe Ecevit gibi iyi yazarlar devam etmeli... |
|
102
|
|
|
|
Anlatýlanlar insaný sarýp sarmalamýyor. Benöyküsel bir anlatým olmasýna raðmen, üçüncü kiþi ya da tanrý yazar anlatýyormuþ üslubunda ilerliyor roman. |
|
103
|
|
|
|
Oyun sonrasý konuþtuðumuz yönetmen Sami Yakar, oyun için þunlarý söyledi: “ Geçen yýl “Papaz Kaçtý” oyunumuzla büyük beðeni ve takdir topladýk. Bu, bizi daha iyi oyunlar çýkarmamýz için kamçýladý. Amacýmýz, seyircimizle sanatýn güzelliðini paylaþmak, onlarla bir gönül köprüsü kurabilmekti. Bir süreliðine de olsa onlarý, hayatýn günlük sýkýntýlarýndan uzak tutmak istedik |
|
104
|
|
|
|
ster þiir, ister makale, isterse deneme olsun; Trabzon üzerine her ne yazýlsa ilk fýrsatta onu temin eder, büyük bir özenle ve dikkatle okurum. Onun içindir ki þahsî kütüphanemin en zengin raflarýndan biri de Trabzon üzerine yazýlan eserlerin olduðu bölümdür. Zira bu þehir üzerine yazýlan her þey beni heyecanlandýrýr. Þayet bu yazýlanlar kitap boyutundaysa heyecaným artar, adeta ikiye katlanýr. Bunu sakýn mikro milliyetçilik olarak görmeyin. Bu benim doðup büyüdüðüm þehirle olan samimi ünsiyetimden kaynaklanýyor. Bu durum, þehirle ruh dünyam arasýnda kurduðum köprülerin saðlamlýðýndandýr. Okuduðum her eser bu köprüye çelikten bir ayak olarak, onu muhkemleþtiriyor. |
|
105
|
|
|
|
Asým Bey tam bir Cumhuriyet çocuðudur. Gençlik yýllarýndan beri sürdürdüðü Cumhuriyet gazetesi okurluðunu bir patron olmasýna karþýn sürdürdüðünü söyler. |
|
106
|
|
|
|
Arapça bir tamlama olan arzuhal(arz-ý hâl); “bir iþ için bir makam veya resmi daireye bir iþ sahibinin verdiði dilekçe” anlamýna gelmektedir. Bu kelimenin diðer karþýlýðý “istidanâme” dir. Trabzonlu deðerli þair Halit Macit de son kitabýna “Arzuhal” ismini vermiþ.
|
|
107
|
|
|
|
Ýnsanoðlu sürekli bir arayýþ içersindedir.Bütün kitaplar aslýnda bu adresi meçhul arayýþlarýn sýnýr taþlarýdýr |
|
108
|
|
|
|
Ali Bulaç Ýslamcýlýðýn avukatlýðýna soyunduðuna göre.
Kesin bilinmelidir.
Ýslamcýlýk iflas etmiþtir. |
|
109
|
|
|
|
Ümraniye Belediyesi 11 seneden beri ülke geneline þamil þiir, hikâye ve resim yarýþmalarý düzenliyor. Belediyelerin sadece altyapý, su, kanalizasyon, çöp toplama, asfaltlama iþlerinden sorumlu olmadýklarýný, kültürel etkinliklere de el atmalarý gerektiðini yýllardan beri söyler dururuz. Ümraniye Belediye Baþkaný Hasan Can, sesimizi duymuþ olmalý ki 11 seneden beri bu anlamlý kültürel hizmeti ýsrarla devam ettiriyor. Sað olsun, var olsun. |
|
110
|
|
|
|
*’Her sanat þiire dayanýr, hatta þiir bile… Novalis’ |
|
111
|
|
|
|
Genelde, bir dost kazýðý sýrtýmýza çakýldýðýnda veya bir aþk acýsý yaþadýðýmýz anlarýmýzda, Hayyam'ý hemen yaný baþýmýzda buluruz. |
|
112
|
|
|
|
Hayatýn kendiliðinden gelme özgürlüðü içinde hapsi, diðerinin sonradan hapsolmuþ hayatýnýn içinde özgürlüðünü keþfi. |
|
113
|
|
|
|
Klasikleri ve baþyapýtlarý yazacak yazarlarý oluþturmak, onlarý okuyacak okuru oluþturmak için Avrupa 3. sýnýf hikayeler, açýksaçýk hikayeler, kaba hicivler, en ucuz romanlar ile yola çýktý. |
|
114
|
|
|
|
Maðara’nýn Kamburu, felsefeyle uðraþan, yoðrulan yazarýný doðruluyor. Felsefenin tüm konularý diyaloglarla tartýþýlýyor. Yaþamýmýzda, iç dünyamýzda bizi zorlayan, yönlendiren her içgüdüye, dürtüye, soruya erdemin merceði tutulmaya çalýþýlmýþ. Kadim etik deðerlerin güncellemesi yapýlmak istenmiþ. |
|
115
|
|
|
|
“Alçakça, adice, hem de organize sosyal medya saldýrýsýndan bizi koruyan, bizi savunan yurtseverlere teþekkürler” demiþsin Sayýn Özdil. Evet, doðru söylemiþsin. Alçakça, adice, hem de organize bu alçaklýðý Mustafa Kemalin adýný kullandýðýn için acaba hiç vicdanýnda (eðer varsa; önceden var olduðundan, þimdi olmadýðýndan kuþku duymadýðým) bir deðerlendirme yaptýn mý? |
|
116
|
|
|
|
“Bugünün Rânalarýna” ithaf edilmiþ roman, sözde bir hoþgörü ve barýþ dini olarak pazarlanmaya çalýþýlan Ýslam’ýn, Râna’nýn gözünden aslýnda hiç de öyle görünmediðini açýkça ortaya koyuyor. Genç, taze, saf bir ruhun, ama ayný zamanda çok bilmiþ bir çocuðunun Ýslam’a çýplak gözle bakýþý, bu dinin genç bir kýz kalbinde yarattýðý sorunlarý ve tinsel yaralarý yansýtmasý bakýmýndan olaðanüstü ilginç. |
|
117
|
|
|
|
Kenar Mahalle YazarlarIna Destek Olan, onlarI itmeyen, kakmayan; www.izedebiyat.com gibi kurumlara dualarla... |
|
118
|
|
|
|
Edebiyatýmýzýn
Güçlü Kalemi
Harika UFUK |
|
119
|
|
|
|
Ne türküler yakýlmýþtýr, ne þiirler yazýlmýþtýr özgürlük üstüne. Bazýlarý özgürlüðü insanlýkla, aþkla, umutla ve hayata tutunmakla özdeþleþtirmiþtir. Güvercin ve zeytin dalý barýþ ve özgürlüðün sembolü olmuþtur kültürümüzde. Bütçelerinin yarýsýný silahlanmaya ayýranlar da barýþ ve özgürlük lafýný aðýzlarýnda sakýz etmekten geri durmamýþlardýr yine de.
|
|
120
|
|
|
|
Leyla Karaca’nýn “Görünmeyen Uyum” baþlýklý yazýsý çok etkileyici geldi bana. Bunun nedeni yazýnýn konusundan çok dokusu. Belki de yazýyý böylesine etkileyici yapan yazarýn felsefe üzerine çalýþmýþ olmasýdýr.
|
|