..E-posta: Þifre:
ÝzEdebiyat'a Üye Ol
Sýkça Sorulanlar
Þifrenizi mi unuttunuz?..
Gerçeðin dili çok yalýn. -Euripides
þiir
öykü
roman
deneme
eleþtiri
inceleme
bilimsel
yazarlar
Anasayfa
Son Eklenenler
Forumlar
Üyelik
Yazar Katýlýmý
Yazar Kütüphaneleri



Þu Anda Ne Yazýyorsunuz?
Ýnternet ve Yazarlýk
Yazarlýk Kaynaklarý
Yazma Süreci
Ýlk Roman
Kitap Yayýnlatmak
Yeni Bir Dünya Düþlemek
Niçin Yazýyorum?
Yazarlar Hakkýnda Her Þey
Ben Bir Yazarým!
Þu An Ne Okuyorsunuz?
Tüm baþlýklar  


 


 

 




Arama Motoru

ÝzEdebiyat > Eleþtiri > Unutulamayan Dönemler > Yûþa Irmak




7 Temmuz 2022
Negatifin Diyalektiði  
Yûþa Irmak
Ýnternette ne ararsanýz buluyorsunuz. Videolar, kitaplar, belgeler, eþyalar… Mini bir taramayla istediðiniz dokümana anýnda ulaþabiliyorsunuz. Bir zamanlar “yakýn bir gelecekte internetten týraþ bile oluruz” diye espri yapmýþtým ama bunun da gerçekleþtiðini gördüm.


:DIF:
Ýnternette ne ararsanýz buluyorsunuz. Videolar, kitaplar, belgeler, eþyalar… Mini bir taramayla istediðiniz dokümana anýnda ulaþabiliyorsunuz. Bir zamanlar “yakýn bir gelecekte internetten týraþ bile oluruz” diye espri yapmýþtým ama bunun da gerçekleþtiðini gördüm.

Peki, bu nedir? Ya da bu gidiþ nereye?

Bunca belge, fotoðraf, videonun serbest bir þekilde dolaþýmda olmasý neyin göstergesi? Ýnsanlarýn bunlarý ne için paylaþtýðýný, neden paylaþtýðýný sorgulayacak deðilim. Ama o video ve fotoðraflarla birlikte geçmiþ yýllarý öve öve bitirememiþ olmalarýný ister istemez sorgulamak zorunda kaldým.

Örneðin, Facebook da bilgisine saygý duyduðum bir abimizin öðrencilik yýllarýna ait fotoðrafýnýn altýna ülkenin durumuyla ilgili övgü dolu sözleri dikkatimi çekmiþti. Ben de merak ettim. Oturup 1970’li yýllarýn ocak ayýndan itibaren gazete arþivlerini tek tek taramaya baþladým. Yaptýðým onca araþtýrmaya raðmen; iç acýcý, ruh okþayýcý, yenilik adýna bir geliþmeye ve ilerlemeye rastlayamadým.

Tam tersine 70’li yýllar bu ülkede terörün pik yaptýðý, ekonomik krizlerin had safhada olduðu, sosyal çöküntünün tavan yaptýðý yýllar olarak karþýmýza çýkýyor. Hatta bu durum o yýllarýn sinema filmlerinin, afiþlerine bile yansýmýþ. Bin bir çeþit yozlaþmanýn yaþandýðý bu yýllarý aklý baþýnda bir insan nasýl övebilir diye düþünmeden edemedim… Hele hele 70’li yýllarýn ikinci yarýsýna bakýnca insanýmýzýn “bunalým çaðý”ný yaþadýðýný görebiliyorsunuz. Ben mi bir þey kaçýrýyorum, neresindeymiþ o yýllarýn güzelliði diye merak ediyorsunuz… Belki abimiz yayýncý olduðu için yayýnlardaki çeþitlilik açýsýndan böyle yazmýþ olabilir diye hüsnüzan ettim. Ancak öyle bile olsa o sürüklenme içinde yayýnlardan kimler ne derece yararlanabiliyordu o da ayrý bir araþtýrma konusu.

Nitekim büyük resme bakýnca o yýllarýn hayatýmýza birden girmediðini fark ettim. 1960’lý yýllarýn, 70’li yýllarýn uzantýsý olarak gördüm ve 80’li yýllarýn hazýrlayýcýsý… Ama bu akýþ içindeki en tepe olumsuzluk eðrisinin 70’li yýllara ait olduðu da gün gibi ortadaydý. Arþivleri taradýkça insan, yaþananlar karþýsýnda insanlýðýndan utanýyor… Haksýzlýklar, yozlaþmalar, ekonomik, sosyal, kültürel yýkýntýlarý okudukça soluðunuz kesiliyor, nefesiniz tükeniyor, ömürden ömür gidiyor…

Düþünebiliyor musunuz 70’li yýllarda insanlar sokaða bile çýkamamýþ. Evet, sokaða çýkýp gezmek, evinin önünde oturup bir komþuyla çay içmek, muhabbet etmek veya çocuklarýn liseye, üniversiteye gitmesi bile yürekleri yerinden oynatan durumlar! Abiye bunlarý belgeleri ile yazýnca þöyle dedi: “Evet haklý olabilirsin ama o dönemde çýkarcýlýk, bencillik yoktu!” Yahu, bakkallar bile karaborsacýlýk yapmýþlar iþte. Yaðlar, açýða konulmaz, tezgâh altýna alýnýrmýþ. Bir yerden bir yere yolculuk yapabilmek mümkün deðilken zoraki gidenler arabalarýnýn bagajýna benzin bidonu koyup öyle gidermiþ. Bunlar bencillik, çýkarcýlýk, deðil mi?

O yýllarda bencilliðin, çýkarcýlýðýn yok olmasý için ne yapýlmýþ peki? Gazetelere göre sosyalizm tek çareymiþ… Yani tüm olumsuzluklarý, çaresizlikleri devletleþtirmek; otarþik ve totaliter bir devlet yapýsý kurmakla yok edebilirlermiþ! Gençlerin hayal ve heyecaný da buymuþ! Batý demokrasisi tukaka, burjuva oyunuymuþ bu yüzden de tek yol devrimmiþ! Petrol bizde çok vardý ama Batý çýkarttýrmýyor, kendisi de çýkarmayýp kuyularý körletiyormuþ. Gazete arþivlerine göre 70’li yýllar zaten sol aydýnlarýn gençler tarafýndan benimsenip idealize edildiði yýllar olduðunu hatýrlatmam gerekiyor.

Uzun lafýn kýsasý her dönemin negatifleri, bir sonraki dönemi zehirlemiþ geçmiþ. 1950’li yýllarýn negatifleri, 1960’lý yýllarý; 1960’lý yýllarýn negatifleri de 1970’li yýllarý… Ýþte negatifin diyalektiði de böyle iþler hale gelmiþ. Þayet bu durum bilinse o zehirlenmeyi önleyici tedbirleri alabilirsiniz ama o þuurun oluþmasý ancak 2020 yýlýndan sonraya nasip olmuþ. 70’li yýllarýn negatifleri de tepkisel yöntemle bizim kuþaðý yani 80 kuþaðýný zehirlemedi mi? Dönemimizde siyasetçiler, yöneticiler, bürokratlar vs.. verdikleri tepkilerde itidali elden býrakmasaydýlar bugün 80’li gençler maymuna dönmezdi herhalde.

Burada baþka bir önemli husus daha var: Negatifler hem kendi etkileriyle zararlý olmuþlar, hem de kendilerine gösterilen tepkilerle… Zulme uðramak kötüdür de “tepkisel zalim” haline gelmek daha kötüdür; çünkü daha çok þey kaybettirmiþ. Bu hakikat en zor anlaþýlan hakikatlerden biri; solda da saðda da, tarihte de þimdi de. Mesela “kan davasý”ný herkes bilir; fakat nefsaniyet davalarý, bilinmeden, sinsi sinsi, derin derin ve en yaygýn biçimde iþler durur. Ýtiraf bile edilmez ki, tedavi edilebilsin. Tepkisel zalim olmanýn böyle de bir düþük yoðunluklu uzantýsý var ne yazýk ki! Üstelik tedavi edilmezse sürer gider… Birçok anlamsýz ihtilaflarýn kaynaðý budur! Bir adam görürsünüz, baþtan aþaðý deðiþmiþtir; fakat bazý nefsaniyet noktalarý ve hatýralarý sanki ýþýyýp durur.

Nefsaniyetin, nefsani tutkularýn, öfkelerin takýntýlarýn en büyük zararý düþünceyedir. Diðer zararlarý çeþitli yönlerden kýsmen telafi ve tedavi edilebilir, kiþi buna çok direnemez. Ama nefs kalp ile aklýn arasýna girdiði için, güneþ tutulmasý gibi bir akýl tutulmasýna yol açar ve arada irade de iþlemez hale gelir. Kalbin ýþýðýný alamayan akýl özeleþtirisiz bir akýldýr; o tür þeyler gururuna hatta onuruna dokunur. Nefsini, fikrî planda kale gibi savunur; baþka yerlerde yumuþak olabilir, burada granit gibidir, çelik gibidir! Zerre kadar etkilenmez özeleþtiri davetlerinden. Kalbine bir yol bulsanýz da; ulaþtýrdýðýnýz þey, nefs perdesinin ardýnda kalan aklýna yansýyamaz. Keser onun yolunu. Kalp ile merhamet edebilir; ama kalp ile akletmeye yanaþmaz. Bu yüzden de kendisine özeleþtirili, itidalli, basiretli olma tesirlerini ulaþtýramazsýnýz. Böyle olunca kalbin sevgisinde bile “fart-ý muhabbet” benzeri sýhhatsizlikler meydana gelir. Ýstikamet tutturulamaz, bütünlük saðlanamaz… Aþkta, iliþkilerde bile böyledir bu. Birebir yaþamýþlýðým bile vakidir yani.

Evet, sanýyorum tüm insanlar hatta insanlýk, çok bilgiyle övünmek yerine az ve saðlýksýz düþünce üretme aczinden þikâyetçi olmalý ama ne yazýk ki millet olarak böyle bir þikâyetimiz ve sorunumuz yok.

Þahsen bu evrensel mahrumiyetten ben çok sarsýldým… Umarým sizler de sarsýlýrsýnýz…

Kalýn saðlýcakla…



Söyleyeceklerim var!

Bu yazýda yazanlara katýlýyor musunuz? Eklemek istediðiniz bir þey var mý? Katýlmadýðýnýz, beðenmediðiniz ya da düzeltilmesi gerekiyor diye düþündüðünüz bilgiler mi içeriyor?

Yazýlarý yorumlayabilmek için üye olmalýsýnýz. Neden mi? Ýnanýyoruz ki, yüreklerini ve düþüncelerini çekinmeden okurlarýna açan yazarlarýmýz, yazýlarý hakkýnda fikir yürütenlerle istediklerinde diyaloða geçebilmeliler.

Daha önceden kayýt olduysanýz, burayý týklayýn.


 


ÝzEdebiyat yazarý olarak seçeceðiniz yazýlarý kendi kiþisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluþturmak için burayý týklayýn.


Yazarýn eleþtiri ana kümesinde bulunan diðer yazýlarý...
Neyimizi Kaybettik
Sinema Kültürel Meselemiz Haline Ne Zaman Gelecek?
Chp, Gerçekten ‘demokrat’ Mýdýr?
Seviye
Dikkat Bu Bir Siyasi Yazýdýr!
Milletlerin Ruhunu Taklit Öldürür
Hizipçi Memur Partisi Chp
Arzu Yeterli Deðil
Türk Sinemasýnýn Ezberini Bozan Yönetmen
Chp’nin Psikopatolojisi

Yazarýn diðer ana kümelerde yazmýþ olduðu yazýlar...
Sakin Bir Acý [Þiir]
Geldim [Þiir]
Sözün Çiçeði [Þiir]
Gözbebeði Turþusu [Þiir]
Bir Hicran Naðmesi [Þiir]
Sevgiliye Hasretle [Þiir]
Geceye Kâside [Þiir]
Benimle Ölür Müsün? [Þiir]
Beste-i Nigar [Þiir]
Bilemezsiniz [Þiir]


Yûþa Irmak kimdir?

Felsefe ve edebiyat aþýðý! Yayýncý, gazeteci ve kitapsever. . .


yazardan son gelenler

 




| Þiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleþtiri | Ýnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babýali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratýcý Yazarlýk

| Katýlým | Ýletiþim | Yasallýk | Saklýlýk & Gizlilik | Yayýn Ýlkeleri | ÝzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Giriþi |

Custom & Premade Book Covers
Book Cover Zone
Premade Book Covers

ÝzEdebiyat bir Ýzlenim Yapým sitesidir. © Ýzlenim Yapým, 2024 | © Yûþa Irmak, 2024
ÝzEdebiyat'da yayýnlanan bütün yazýlar, telif haklarý yasalarýnca korunmaktadýr. Tümü yazarlarýnýn ya da telif hakký sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadýr. Yazarlarýn ya da telif hakký sahiplerinin izni olmaksýzýn sitede yer alan metinlerin -kýsa alýntý ve tanýtýmlar dýþýnda- herhangi bir biçimde basýlmasý/yayýnlanmasý kesinlikle yasaktýr.
Ayrýntýlý bilgi icin Yasallýk bölümüne bkz.