Dışarıda ağustosun yakan güneşi, İçeride esen soğuk rüzgârlar, Sahte gülüşler, sahte ikramlar... Ağızdan "evet" diye çıkan sözcükler, Gözlerin yansıttığı, Derinlerden gelen "hayır" çığlıkları.
Söylenen her sözcük, Sessizliğin asaletine bir darbe, Samimiyetsizliğe doğru atılan bir adım daha...
Susmaktı en güzeli; Konuşarak kandırmaktansa.