"Saat dörtte uyanan biri ya aşıktır ya da felsefeci. Ben ise sadece kahve bekliyorum." – Albert Camus (kurgusal)"

Sanaldın...

reel olmaya çalışanlara...

yazı resim

adını bile bilmiyordum...
sanaldın...
gerçeğim diyordun...
oysa ki ne yoktun...
ne vardın...
sana baktığımda seni görüyordum...
ordaydın...
yanımda değil...
karşımdaydın...
gözlerin vardı...
vardın...
sanaldın...
kirpiklerinin değişini göremiyordum...
işte orda karşımda...
etten kemikten...
gülüyordun...
gülüşünün rengini seçemiyordum..
dudakların vardı...
dişlerin...
ağzını açıp kapıyordun...
konuşuyordun..
sözcüklerin vardı...
sözlerin...
duyamıyordum...
vardın...
ordaydın...
yanımda değil...
karşımdaydın...
tenin...
kanın canın vardı...
uzatıyordum elimi klavyeye dokunuyordum...
sanaldın...
reelim diyordun...
kameranı düzeltip beni izliyordun...
sen vardın...
vardın...
ama sanaldın...
bilgisayarı kapatınca gidiyordun...
adını bile bilmiyordum...
sanaldın...
reelim diyordun..
sanaldın...
biliyordum...
bile bile seni seviyordum...
seviyordum...

salıncak.

KİTAP İZLERİ

Dokuzuncu Hariciye Koğuşu

Peyami Safa

Acının ve Istırabın Edebiyatı Peyami Safa'nın "Dokuzuncu Har-iciye Koğuşu", hastalığın pençesindeki insan ruhunun zamana meydan okuyan bir keşfi olmaya devam ediyor. Edebiyatın en temel işlevlerinden
İncelemeyi Oku

Yorumlar

Başa Dön