Bilimsel
Doğaya Karşı Bu Kadar Acımasız Olmayalım
Akıl ve aklını kullanmasını, makine yapmasını bilen tek varlık olarak bizler ne yapıyoruz? Yaptığımız tek şey kendi ellerimizle yaşadığımız zamana ve geleceğe, çocuklarımızın geleceğine ihanet etmek, dünyayı yaşanılabilir olmaktan çıkarmak için elimizden geleni ardımıza koymamak. Sorarım size bu mu insanlık, bu mu ortak akıl, bu mu Tanrı inancı

Yaşanılaşan Entropi=ittifak=kültür+uygarlık= Akan Enerji 2
Devam yazısı.
Kültür ve uygarlık neydi? İnsanlık kültürle mi yola çıkmıştı, yoksa uygarlıkla mı? Sümer kültürüyle, Sümer uygarlığı aynı şey midir? Kültür ve uygarlıklar ekstradan bir entropi salınımı mıdır? Doğayla bağıntı, bir kültürse; doğayla bağıntılı olan fareler de kültürlü müydü? Neden bir fare uygarlığıdan bahsedemeyiz? Falan
Türkiyede Cezaevi Binaları, Müşahede Koğuşlarında İlk Gece
Ceza infaz kurumları ve cezaevine ilk giriş ve müşahede koğuşlarında geçirilen ilk gece ve mahkum olmanın ve çaresizliğin en acı hissedildiği zamanlar
Psikolojik Parmaklık
Toplum psikolojik parmaklığa hapsedilir.
Kendimizi Sevmek
Şunu çok iyi anlamamız gerekir: Biz bu dünyaya diğer insanları mutlu etmeye, onlara yaltaklanmaya ve yaşantımızı onların istediği şekilde sürdürmeye gelmedik. Dolu dolu yaşamak, sevmek, sevilmek, öğrenmek, bilgilenmek, olgunlaşmak ve hayattan keyif almak için geldik. Kendimizi her açıdan tamamlamak, tatmin etmek, sevgimizi ve umutlarımızı en derin ve en
Noktalı Virgül
Bazen ben (.) koyarım ve orada bitiririm her şeyi. Kimi zaman da , (virgül) kardeş tam nokta koyulacak yerde, atar pençesini oraya ve bir şans daha verir hem cümleye hem de yaşanacaklara. Bir zaman ikimiz altlı üstlü bir araya geliriz bu virgül kardeş ile o zaman da adımız
Gördüğün Baktığın Kadar ve Baktığın Düşündüğün Kadar...
Herşeyin özüne gitmeli insan, görünene değil. Bildiğin gördüğün kadardır çünkü, Gördüğün baktığın kadar ve baktığın düşündüğün kadar. Baktığını görmez, gördüğünü düşünmezsen eğer, Gördüğünün bildiğine sığmadığını da göremezsin ... Atakan Korkmaz
Yok...
Önce ekmeği kızartmak, üstüne tereyağı ve incir reçeli sürmek sonra da sevişmek lazım/ Ekmek ile yarışmak/ Ağzın incir reçeli kokarken öpüşmek/ Severken sevilmek/ Koşabilirken koşmak lazım/ Aslında anlamak lazım: Yok'un var olabilmesi için 'var'lık şartsa ki şarttır: 'Var'ın yok olabilmesi olanaksızdır/
Yazmak Deliliktir
Yazmak deliliktir. Eğer ben akıllı bir adam olmuş olsaydım, yazılarımla bir tımarhane kurup, satır aralarından kendini akıllı sananlara göz kırpmazdım. Yazmak; sözcükleri, harfleri eze eze yazmak, içini dökmek, sayıp sövmek, sevmek, gömmek, diriltmek, ters köşe yapmak, dağılmak, toparlamak, çağırmak, itmek, ümit vermek, süründürmek, güldürmek, sırıtmayı yok etmek, saçmalamak,
Dindarlığın Psikiyatrik Tetkiki
Russell, Kierkegaard, Tolstoy gibi düşünürler, dinsizlikten ziyade, dinin neden olduğu ahlaksızlık olgusuna ısrarla dikkat çekerek, çok önemli toplumsal bir gerçeği açığa çıkarırlar. O halde, eğer "dinin ahlaksızlığı" söz konusu ise, dinin, aslında "ahlaksızlığın dini" konumuna düşmesi de kaçınılmaz olabilir.
Fosseptik Çukuru
İnsanlar şekil olsun diye v yerine w yazdıklarında bana tuvaleti hatırlatıyorlar. WaLla demek bazılarının hoşuna gidebilir, ama bir yemini fosseptik çukuruna dönüştürmek hem bir Türk'e hem de manevi değerleri olan birine yakışmaz. İnsanlar aşk yerine aşq yazdıklarında düşüncelerinin bozukluğuyla hiçbir şeyi gerçek anlamlarıyla yaşayamazlar. Türkçe bozulurken, kayıtsız ve