..E-posta: Þifre:
ÝzEdebiyat'a Üye Ol
Sýkça Sorulanlar
Þifrenizi mi unuttunuz?..
Hiçbir þey insan kadar yükselemez ve alçalamaz. -Hölderlin
þiir
öykü
roman
deneme
eleþtiri
inceleme
bilimsel
yazarlar
Anasayfa
Son Eklenenler
Forumlar
Üyelik
Yazar Katýlýmý
Yazar Kütüphaneleri



Þu Anda Ne Yazýyorsunuz?
Ýnternet ve Yazarlýk
Yazarlýk Kaynaklarý
Yazma Süreci
Ýlk Roman
Kitap Yayýnlatmak
Yeni Bir Dünya Düþlemek
Niçin Yazýyorum?
Yazarlar Hakkýnda Her Þey
Ben Bir Yazarým!
Þu An Ne Okuyorsunuz?
Tüm baþlýklar  


 


 

 




Arama Motoru

ÝzEdebiyat > Þiir > Toplumcu > Serdar TUNÇLUER




20 Þubat 2010
Kalbim (Gecenin Gözleri Romanýndan)  
Tunçluer

Serdar TUNÇLUER



:BBGJ:
Kalbim

1.Bölüm

“Yahu oynayacaðýmda yerim dar”…” Oyna be kardeþim oyna…kaldýr, indir elini yeter ”.

Bir sabah nereden geldi bilinmez, adýnýn Mücteba olduðunu kendi takdimi ile anladýðýmýz bir adam geldi.
*Bir yer, zaman, herhangi bir zaman, önemide yok zaten.”Dün dündür, bugün bugün” sözü gündeme girer. Manasý anlaþýlamaz…alkýþ tutulur . Biteviye iktidarýnda, kerameti kendinden menkul beyefendinin ifadesi “ fiziki yol aþýnmalarý “ tesbit edildiðinde tam anlaþýldý zannedilirken , kýrkbeþ sene geçmesine raðmen hala anlaþýlamadýðý hakikattir.Nasýl bir hakikat olduðuna siz karar verin veya boþverin gitsin.

Mücteba bey zayýf, çelimsiz görünümlü, kýsa boylu, heyecanlý, gözleri fýldýr fýldýr, takým elbiseli, kravatlý bir adam Mücteba bey. “ efendim sizler ile paylaþmak istediðim önemli bilgiler var “ diyerek baþladý söze.
Nereye mi geldi? . Yahu önemli mi, durma ayrýntýlarýn üzerinde.Ayrýntýlarý irdelemek þimdi mi aklýna geldi.Diyelim ki öðrendin, ne olacak? diðerleri gibi unutup gideceksin.
“ efendim gücüm kalmadý artýk, beklemekten yoruldum “ diyerek söze baþladý Mücteba bey. “Yaþ’ta kemale erdi, geldik gidiyoruz.Elli senedir iþi gücü býrakýp her Cuma Eyüp Sultana Camii’ne gittim,döndüm.Gitmeyi sorun etmedim hiçbir zaman, ancak her dönüþte yaþadýðým hüsranlar ruhumda derin izler býraktý.Aslýnda param olsa dava edeceðim, kandýrýldým gibime geliyor! ” dedi.Anlamadýk.
*Sene 1965 çocuðum. Yer Isparta. Alýþýlmýþ gün manzaralarýndan farklý bir gün olduðu aþikar.Her neyse sebep sokaklar süsleniyor.Tak’lar görüyorum okul güzergahýmda, afiþler asýlmýþ ayný çeþit.Anlamadým, anlayamadým meraklýda bir çocuðum. Eczacý Halit abiye uðradým. “ Halit Abi nedir bu telaþ “ diye sordum. Güldü ilk önce ve sonra , “ karamanýn koyunu geliyor, anlatýrým, sohbette ederiz ancak boþver hadi sen okula git bakalým “ dedi…anlamadým.
Okula geldim. Dersimizin baþlamasýna onbeþ dakika daha var.Öðretmenler odasýna gittim.Kapýyý çaldým.Ýþte oradaydý.Yanýna gittim. Ayaðýný indirdi.”Hoþ geldin oðlum”dedi.Sizinle konuþmak istiyorum bir sorum var, dedim. Oturunuz lütfen diyerek yer gösterdi. Direk olarak sorumu ifade ettim ve “ þehirdeki bu farklý telaþýn, anlamýný sordum. Teþekkür ederim sorun için,dedi, yarýn cevabýný alacaksýn…yarýna kadar bekle eve gel sana bir sürprizim var…yarýn beraberiz, dedi, þaþýrdým.
Kim mi? ...Türkçe Öðretmenimiz Av.Ali Þahap Gürelli Beyefendi.
Akþam yemeði esnasýnda Babam Beyefendiye konuyu açtým.Babam “ evet oðlum yarýn Baþbakan Süleyman Demirel Ispartaya geliyor “ dedi.Bakalým Öðretmeninin sana ne sürpriz yapacak , yarýn öðreneceðiz, diyerek ilave etti.
Sabah nihayet oldu ancak saat onüç’ e daha çok var…onbeþ dakika kala koþa koþa Öðretmenimin evine gitmek üzere yola çýktým. Valiliðin önü mahþeri kalabalýktý.Eve ulaþtým zili çaldým, kapý açýldý Ali Þahap Bey karþýmda takým elbisesi, kravatlý, cilalanmýþ ayakkabýlarý ile hazýrdý.Ev ile kalabalýðýn arasý elli metre. Valiliðin kapýsýndan zahmetli bir þekilde girdik. Üzerinde Vali yazan kapýyý týkladý Ali Bey.Ýçeri girdik. Ýstisnasýz herkes ayaða kalktý.Ancak þiþmanca, orta boylu insan bir ayrý samimiyet ve mahalli þive ile karþýladý Öðretmenimi…hoþ geldin Ali , dedi …öðretmenimde, hoþbulduk sayýn Baþbakan, dedi…etme kardeþim , Süleyman ben, senin çocukluk arkadaþýn, ne Baþbakaný, baksana ne kadar özlemiþim meðer, dedi, sonra dönerek beni gösterdi, Öðretmenim; Serdar, dedi, okulumuzun deðerli bir öðrencisi, diyerek söyleyince. Aferin Serdar , ne kadar güzel bir durum bu, baksana Öðretmenin seni alarak buraya gelmiþ, gel tanýþalým bakalým, dedi.

Bindokuzyüzelliyedi’de yüzellidört lira maaþý vardý Baba’mýn . Istanbul/ Kadiköy / Kýzýltorak/Kördere sokak / No.37 ‘de ikamet ediyorduk. Babam Beyefendi sabah beþ’te kalkar ve üç vesait ile Rami’ye, oradan Metris’teki askeri birliðine giderdi…bilirim þaþýrmayýnýz lütfen. Günlerden bir gün Babam eve büyük bir paket ile geldi. Elini, yüzünü yýkayýp gelinceye kadar ne merak ile beklediðimi dün gibi hatýrlarým. Babam her zamanki gibi zarif ve o zerafetine uygun bir þekilde paketi açtý. Ne göreyim bir radyo…aman Yarabbi bir radyo…artýk bizimde bir radyomuz vardý. Ancak, kimbilir bu bahalý aleti ne þartlar ile almýþtý Deðerli Babam.
Evet, evet sizler ile paylaþtýðým çocuk düþüncelerime hayret etmeyiniz lütfen.
Bu arada Annem Hanýmefendi radyomuzun yerini hazýrlamýþtý bile…yemek masamýzýn yan tarafýnda ceviz komidinin üstüne Babam radyomuzu yerleþtirdi.
Babam prize fiþini taktý…ýþýk yandý, bekledik, bekledik, bekledik…bir türlü geçmedi o ýsýnma vakti neden mi…o zamanlar radyolar lambalý ve akülü idi.Ancak Dedemin evinde gördüðüm radyonun yanýndaki akü bizim radyomuzda yoktu. Aküyümü nerden biliyorum…Dedemden.

*Dedem Behçet Usta bir otomobil tamircisi idi.O yýllarda Kýzýltoprakta bir tamirci vardý O’da Dedem Behçet Usta. Bir gün tamirhanede gördüðüm, üzerinde çýkýntýlar olan þeyi sorduðumda bana , akü demiþti…ve ilave etmiþti…” Serdar hani evdeki tel dolaplarýmýzda yemek saklýyoruz ya…bunun içindede elektrik saklanýyor, diyerek ilave etmiþti. Ýlk okul mezunu idi. Çevresi tarafýndan tanýnan, saygý gören, çalýþkan bir Adam’dý Dedem Behçet Çiçek.Eli açýk ve misafiri hiç eksik olmazdý. Onurlu bir Ýnsandý.Gece gündüz çalýþmýþ, Aynalý Fýrýnda, Altýyolda, Kýzýltoprakta , müþtemilat evinin önünde (Fenerbahçe stadýnýn hemen arkasýnda) dördüncü tamirhanesi kurmuþtu. Torunu onun için herþeydi.Bir taneydi torunu onun için…gerçektende tek torunuydum.
Bir keresinde yine beraber sohbet ederken þöyle demiþti…Serdar sana bisiklet alacaðým ancak düþerde bir yerini acýtýrsýn diye alamýyorum…birde, birde Baba’ný üzmek istemiyorum, demiþti…anlamamýþtým, çünkü benim böyle bir isteðim olmamýþtý ve Babam neden üzülecekti, yoksa Dedem bisiklete Baba’mýn binmesine müsaade mi etmeyecek Babam’da üzülecekti.Fakat benim gördüðüm ve bana göre olan bisikletler Baba’ma ufak gelir ve zaten binemezdi, yoksa baþka bir þeyler mi vardý Babamý üzecek? .
Akþam üzeri Dedem ile eve döndük.Annem her zaman ki gibi hemen üstümü deðiþtirdi…ve “ oðlum Geldim Amcan(mahallemizin bakkalý/ evlere ekmek ve erzak daðýtýrdý) gelmedi, git ve ekmeðimizi al dedi. Bu çok önemli. Yýllar sonra Annem ile sohbetimizde öðrendim…meðer gönderir arkamdan beni takip edermiþ “ küçük sorumluluklar almayý öðretmek adýna Geldim Amca’dan ekmek almaz O’na da beni göndereceðini tenbih edermiþ.
Geldim Amca sadece bir bakkal deðil, uçurtma yapýp satan, bisiklet tamir eden de bir Adam’dý. Ýþte fýrsatý yakalamýþtým…acaba bir bisiklet kaç kuruþtu! …belki yirmibeþkuruþ harçlýklarýmý toplar ben alýrdým bisikleti! ...sordum “ Geldim Amca bir bisiklet kaç kuruþ…þaþýrdý. Serdar bir bisiklet aþaðý yukarý elli lira. Lira? ...aman Yarabbi ne kadar bahalý. Dýþarý her neresi ise oradan geliyormuþ.
Ekmeði alýp koþa koþa eve döndüm…zilin mekanizmasýný döndürdüm…kapý açýlmadý, birde baktým ki Annem Hanýmefendi arkamda…komþuya gitmiþ! .
Akþam yemeðine kadar, yirmibeþkuruþlarý nekadar zaman toplarsam bir bisiklet alabilirim hesabýný yapmaya çalýþtým…bir þeyler eksikti…bu hesabýn sonu her ne ise on günlük harçlýðýmýn toplamýndan fazla olmalý idi…parmaklarým on taneydi.Ayak parmaklarýmý hesaba sokmadan Babam Beyefendi geldi ve yemeðe oturduk. Tam yemek esnasýnda Babam Beyefendiye sordum…bindokuzyüzelliyedi…sobalarýn hazýrlandýðý vakit…üstümde yeleðim ile ;
“ Baba; paramýz var mý bizim? “...sessizlik, sessizlik, sessizlik …utandým, utandým, utandým. Acaba ne hata yapmýþtým. Yoksa hatanýn ötesinde baþka bir þey mi vardý sorumda. Babam “ yemeðimizi bitirelim konuþalým oðlum “ dedi. Vakit gelmiþti , Annem mutfakta , sedirimize oturduk …
Oðlum, diyerek anlatmaya baþladý Babam. Her sabah iþe gidiyorum…otuz gün sonunda yapmýþ olduðum iþimin karþýlýðýnda adýna maaþ denilen topluca bir para alýyorum…bunun toplamý yüzellidört lira, bunun bir kýsmýný ev sahibimize, bir kýsmýný diðer ihtiyaçlarýmýz için Anne’ne veriyorum kalan kýsmý ile evimizin eksiklerini tamamlamaya çalýþýyoruz hep birlikte.Sen, Annen ve Ben. Kalan miktar ise senin sorduðun sorunun cevabý olacaktýr inþaallah, dedi.
Dedemi anlamýþtým, cevabý bulmuþtum kendimce…ancak bulduðum cevap ilk ve son cevabým oldu yaþamým boyunca…bir bisikletim olmadý ancak hiçbir zaman bunu sorun yapmadým. Onurlu bir Ýnsan ancak Onurlu bir Ýnsanýn halini anlayabilir ve takdir edebilirdi. Dedem Onurlu bir Ýnsandý, onurlu Babamý üzmek istememiþti, benimde hiçbir yerim acýmamýþtý.

Serdar TUNÇLUER

Devamý var




Söyleyeceklerim var!

Bu yazýda yazanlara katýlýyor musunuz? Eklemek istediðiniz bir þey var mý? Katýlmadýðýnýz, beðenmediðiniz ya da düzeltilmesi gerekiyor diye düþündüðünüz bilgiler mi içeriyor?

Yazýlarý yorumlayabilmek için üye olmalýsýnýz. Neden mi? Ýnanýyoruz ki, yüreklerini ve düþüncelerini çekinmeden okurlarýna açan yazarlarýmýz, yazýlarý hakkýnda fikir yürütenlerle istediklerinde diyaloða geçebilmeliler.

Daha önceden kayýt olduysanýz, burayý týklayýn.


 


ÝzEdebiyat yazarý olarak seçeceðiniz yazýlarý kendi kiþisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluþturmak için burayý týklayýn.


Serdar TUNÇLUER kimdir?

Yazar ; bilinçaltý kütüphanesinin soyut veya somut gerçeklerini paylaþabilmek gücünü gösterebilen Ýnsandýr .

Etkilendiði Yazarlar:
Þiir , Makale , Hikaye , Roman ,


yazardan son gelenler

 




| Þiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleþtiri | Ýnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babýali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratýcý Yazarlýk

| Katýlým | Ýletiþim | Yasallýk | Saklýlýk & Gizlilik | Yayýn Ýlkeleri | ÝzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Giriþi |

Custom & Premade Book Covers
Book Cover Zone
Premade Book Covers

ÝzEdebiyat bir Ýzlenim Yapým sitesidir. © Ýzlenim Yapým, 2024 | © Serdar TUNÇLUER, 2024
ÝzEdebiyat'da yayýnlanan bütün yazýlar, telif haklarý yasalarýnca korunmaktadýr. Tümü yazarlarýnýn ya da telif hakký sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadýr. Yazarlarýn ya da telif hakký sahiplerinin izni olmaksýzýn sitede yer alan metinlerin -kýsa alýntý ve tanýtýmlar dýþýnda- herhangi bir biçimde basýlmasý/yayýnlanmasý kesinlikle yasaktýr.
Ayrýntýlý bilgi icin Yasallýk bölümüne bkz.