Þeb - Ý Yelda
(Erdem Asýbostan) 16 Kasým 2007 |
Aþk ve Romantizm |
| |
Bir zamanlar hükmettiðim kelimelerimi sana gönderdim. Þimdi onlarsýz bir yitik kandilim. Onlarla birlikte gitti, tüm bildiklerim. |
|
Sana Geliyordum
(Erdem Asýbostan) 17 Kasým 2007 |
Deneysel |
| |
Bir boþluða düþüþ aný gibi… Yaný baþýmdaki nesneler insanlar mý akýyor, ben mi düþüyorum? Ya içimdeki o duygu karmaþasýna ne demeli? Bir suçluluk duygusu yapýþmýþtý yakama. Bir hýrsla sýkýyordu boðazýmý… |
|
Demir Çarýklar
(Erdem Asýbostan) 7 Aralýk 2007 |
Deneysel |
| |
Ah bu yorgun bacaklar!… Hani kýsacýk bir yürüyüþte yorulurdunuz. Þimdi bu güzel yerlerde nasýl da koþarsýnýz? Bu orman sizleri de çok etkilemiþ. Ya þimdi o yerlerde olsak yine böyle koþar mýsýnýz? Yoksa… Yoksa iki adýmdan sonra yorulur, otobüse doðru yolunuzu mu deðiþtirirdiniz?
|
|
|
Iþýk denizine yolculuðum bir küçücük mumla. Yüreðim aklýmla kördüðüm. Rüya bezine belenmiþ yýldýz tozu, mýsýr püskülü hayallerim bir dost gibi takip ediyor beni munis bir kedi tadýnda.
Harita tutuþturmuþ elime Anka kuþu, Kafdaðý’ný gösteriyor. Kafdaðý bu; yollar çetin, gitmesi zor.
— Yanmalýsýn, diyor, yan ki küllerin daðýlsýn ücra köþelerine yaþamýn. Ve doð yeniden evreninde vücudunun.
Sonra bir çocuk gördüm aynada: Korkmuþ, pusmuþ bir köþeye, kalbi avuçlarýnda. Hüznüyle temizliyordu kýrýlganlýklarýný. Zira batmaktaydý diken diken ve seziliyordu bu yüzünden. Neden sonra fark etti izlendiðini ve candan öte can gibi sakladý yüreðini.
Akþamýn kýzýlý mýydý yanaklarýna çöken yoksa gün gibi ortaya çýkmak mý? Ama farkýndaydý gerçekliðin yalancýlýðýnýn ve sahteliðin maskesinin peri güzelliðinin.
Esas onun gözleriydi gören bütün yýldýzlarý. Söylese kim inanýrdý yýldýzlarýn ona göz kýrptýðýný. Söyleyemezdi: dili varsa gönlü elvermezdi. Söylese de yýldýzlar görmeyen göze saðýrdý. Oysa o minicik kalbiyle dipsiz kuyulara baðýrdý: "Buradayým!"
|
|