Tarih 18/01/2024.

Daha fazla aksilik olmazsa Türkiye saatiyle yarýn yani Cuma gece yarýsý biraz geçtikten sonra, ilk kez Türkiye Cumhuriyeti’nden biri, farklý milletlerden oluþan dörtlü ekiple uzaya çýkacak.

Vatanýmýz için tabi ki sevindirici bir þey… Öyle ya, baktýðýn zaman Orta doðu ülkeleri gibi ekonomik baðýmsýzlýðýmýzýn zorlandýðý, hayata dair, misyon, vizyon, beklenti, erdemlik ya da felsefe gibi deðerlerin yok olduðu, salt maddi ve mevkiisel baþarýlarýn bizlere bir þey katacaðýný sanan fareler gibi bencil, hamamböcekleri gibi de küçücük ama bir o kadar da kocaman bir çoðunluktan ibaretiz.

Halbuki bu adamlarýn yanýna yine dörtlü farklý milletten Sait Faik Abasýyanýk ‘’kafasýnda’’ yazarlar, beraberinde de haham, papaz ve imam göndermek gerek. Niye? Çünkü bu insanlar da Uzay’dan Dünya’ya þöyle bir baksýnlar… Güneþ’i, Ay’ý, beraberinde Evren’i bir nebze anlasýnlar… Ne kadar aciz kullar olduðumuzu hissettikten sonra da bize o anki yaþadýklarýný kendi betimlemeleri ve bilgi seviyeleri ile anlatsýnlar.

Yoksa… Albayýmýn açýklamalarýna baktým, direkt mantýksal ve bilimsel yönde araþtýrmalar olacaðýný söyleyip pekala normal karþýlýyor. Ýyi de… Bana göre bu yetmez ki… Benim isteðim, Uzay’dan Dünya’yý gördükten sonra kah iþi bilen yazarlar, kah ise cidden iþin ehli din adamlarý tarafýndan bazý þeylerin anlaþýlýp beraberinde de toplumlara anlatýlmasý…

Sonrasýnda da… Toz tanesi kadar minik birer faniler olduðumuzu kabullenip, artýk ”insan” gibi davranmamýz gerektiðini istediðimizde de, bildiðin uzay gemileriyle Battlestar Galactica tadýnda evrene yolculuk yapýlmalý… Ha ben görmem tabi ama insanlýk adýna bu iþin inceden baþlamasý lazým… Kabul edelim ki; bu Dünya’nýn ömrü, biz insanlardan dolayý, o kadar da uzun ömürlü deðil… Koloniler kurmalý. Ademoðlu, Yaratan izin verdikçe farklý gezegenlerde var olmalý.