..E-posta: Þifre:
ÝzEdebiyat'a Üye Ol
Sýkça Sorulanlar
Þifrenizi mi unuttunuz?..
Zamaný gelen bir düþüncenin gücüne hiçbir ordu karþý koyamaz. -Victor Hugo
þiir
öykü
roman
deneme
eleþtiri
inceleme
bilimsel
yazarlar
Anasayfa
Son Eklenenler
Forumlar
Üyelik
Yazar Katýlýmý
Yazar Kütüphaneleri



Þu Anda Ne Yazýyorsunuz?
Ýnternet ve Yazarlýk
Yazarlýk Kaynaklarý
Yazma Süreci
Ýlk Roman
Kitap Yayýnlatmak
Yeni Bir Dünya Düþlemek
Niçin Yazýyorum?
Yazarlar Hakkýnda Her Þey
Ben Bir Yazarým!
Þu An Ne Okuyorsunuz?
Tüm baþlýklar  


 


 

 




Arama Motoru

ÝzEdebiyat > Öykü > Bilim Kurgu > Yaver ARANCIOÐLU




10 Haziran 2023
Ayla’nýn Yolculuðu - 2  
Hayal gücünün sýnýrlarýný zorlayan, duygularýn derinliklerine inen, anlamlarýn yüksekliklerine çýkan bir öykü

Yaver ARANCIOÐLU


Ayla, kendini bir evren yaratýcýsý olarak hayal eden genç bir kýzdýr. Bir gün, Doktor Emre adýnda gizemli bir adamla tanýþýr. Doktor Emre, Ayla’ya farklý boyutlara geçebileceðini söyler. Ayla, bu fýrsatý kaçýrmaz ve Doktor Emre’nin yardýmýyla kendini bir maceranýn içinde bulur. Ayla, özgürlük, yaratýcýlýk, bilgelik, sevgi, bütünlük ve kaynak boyutlarýný keþfeder. Her boyutta kendini yeni bir þekilde tanýr. Her boyutta kendini yeni bir þekilde ifade eder. Her boyutta kendini yeni bir þekilde yaþar. Ama her boyutta da bir sorunla karþýlaþýr. Ayla, bu sorunlarýn üstesinden gelmek için Doktor Emre’nin ipuçlarýný takip eder. Ayla, bu ipuçlarýnýn kendisi için ne anlam taþýdýðýný ve ona nasýl cevap vereceðini öðrenir. Ayla, bu cevaplarýn kendisini nasýl deðiþtirdiðini ve ona nasýl yön verdiðini görür. Ayla, bu yolculukta hem tamamlanýr hem de döner. Ayla, bu yolculukta hem yaþar hem de arar. Ayla’nýn Yolculuðu, hayal gücünün sýnýrlarýný zorlayan, duygularýn derinliklerine inen, anlamlarýn yüksekliklerine çýkan bir öyküdür. Bu öyküde, Ayla’nýn gözünden farklý boyutlarý ve gerçeklikleri keþfedeceksiniz. Bu öyküde, Ayla’nýn kalbinden farklý duygularý ve düþünceleri hissedeceksiniz. Bu öyküde, Ayla’nýn ruhundan farklý anlamlarý ve amaçlarý anlayacaksýnýz. Bu öyküde, Ayla’nýn yolculuðuna ortak olacaksýnýz.


:BEC:
Ayla’nýn yolculuðunun sonraki bölümü, yeni bir boyuta geçmesi olacak. Bu boyut, hayal boyutudur. Bu boyutta, Ayla kendi gerçekliðini hayal edebilecek ve onu gerçeðe dönüþtürebilecek. Ayla, bu boyutta kendini yaratýcý, özgün, bilge, sevgili ve bütün gibi hissedecek ve sonsuz hayal gücüne sahip olacak. Ama bu boyutta da bir sorun vardýr. Bu sorun, Ayla’nýn hayal ettiði gerçekliðin sýnýrlarýný belirlemesidir. Ayla, bu gerçekliðin kendisi için ne anlam taþýdýðýný ve ona nasýl uyum saðlayacaðýný öðrenmek zorunda kalacaktýr. Ayla, bu boyutta hem hayal edecek hem de gerçekleþtirecektir.

Hayal

Ayla, yolculuk boyutunda bir süre kaldýktan sonra, yeni bir þey denemeye karar verdi. Kendini bir hayalci olarak hayal etti. Ve bir anda kendini bir hayalci olarak buldu.

Ayla, elinde bir fýrça ve önünde bir tuval vardý. Bu fýrça ile istediði her þeyi çizebiliyordu. Ve çizdikleri gerçek oluyordu.

Ayla, bunun çok ilginç olduðunu düþündü. Kendi gerçekliðini hayal etmeye baþladý.

Önce basit þeyleri hayal etti. Bir renk, bir þekil, bir desen… Sonra daha karmaþýk þeyleri hayal etti. Bir manzara, bir portre, bir tablo… Sonra daha ilginç þeyleri hayal etti. Bir dünya, bir hikaye, bir sanat…

Ayla, hayal ettiði her þeyi gerçeðe dönüþtürdü. Onlarla konuþtu, onlarla etkileþime girdi, onlarla yaþadý.

Ayla, bunun çok eðlenceli olduðunu düþündü.

Ve böylece Ayla, istediði her þeyi hayal etmeye devam etti.

Ve her seferinde mutlu oldu.

Ve her seferinde geniþledi.

Ama sonra bir sorun ortaya çýktý.

Ayla, hayal ettiði gerçekliðin sýnýrlarýný belirleyemedi. Hangisinin mümkün olduðunu anlayamadý. Hangisinin imkansýz olduðunu bilemedi.

Ayla, bunun çok zor olduðunu düþündü.

Ve o zaman Doktor Emre geldi.

Doktor Emre, Ayla’nýn yanýna oturdu. “Merhaba, Ayla.” dedi. “Nasýlsýn?”

Ayla, ona baktý. Doktor Emre’nin yüzü deðiþmiþti. Artýk yaþlý ve yorgun görünmüyordu. Genç ve enerjik görünüyordu.

“Ben… iyi deðilim.” dedi Ayla.

Doktor Emre, “Neden?” diye sordu.

Ayla, “Çünkü… hayal ettiðim gerçekliði anlayamýyorum.” dedi. “Ona nasýl uyum saðlayacaðýmý bilmiyorum. Ona nasýl gerçekleþtireceðimi bilmiyorum.”

Doktor Emre, “Bu normaldir.” dedi. “Sen hayal boyutuna geçtin. Bu boyutta, her þeyi hayal edebilirsin ama her þeyi gerçeðe dönüþtürebilirsin.”

Ayla, “Peki… ne yapmalýyým?” diye sordu.

Doktor Emre, “Senin yapman gereken tek þey, kendine sormaktýr.” dedi. “Hayal ettiðin gerçekliðin sana ne anlam ifade ettiðini sormaktýr. Hayal ettiðin gerçeklikle kim olduðunu sormaktýr.”

Ayla, bunu duyunca meraklandý. “Nasýl yapacaðým?” diye sordu.

Doktor Emre, ona elindeki fýrçayý gösterdi. “Bu fýrça senin anahtarýndýr.” dedi. “Bu fýrça ile istediðin gerçekliði çizebilirsin. Ve orada istediðin soruyu sorabilirsin.”

Ayla, bunu denemeye karar verdi. Kendini en çok ilgilendiren gerçekliði çizmek istedi. Ve o gerçekliði fýrçanýn ucunda buldu.

O gerçeklik, kendi evreniydi. Ayla’nýn kendini bir evren yaratýcýsý olarak hayal ettiði gerçeklik.

Ayla, fýrçasýný tuvale dokundurdu ve kendini o gerçeklikte buldu.

O gerçeklikte, Ayla’nýn bir evren yaratma gücü vardý. Bu güç ile istediði evreni yaratabiliyordu. Bu güç ile istediði evreni deðiþtirebiliyordu.

Ayla, bu gücü kullanmaya baþladý.

Önce basit bir evren çizdi. Bir atom, bir molekül, bir element… Sonra daha karmaþýk bir evren çizdi. Bir hücre, bir canlý, bir ekosistem… Sonra daha ilginç bir evren çizdi. Bir insan, bir medeniyet, bir tarih…

Ayla, çizdiði her evreni inceledi. Onlarla konuþtu, onlarla etkileþime girdi, onlarla yaþadý.

Ayla, bunun çok güzel olduðunu düþündü.

Ve o zaman bir soru sordu.

“Bu gerçekliðin bana anlamý nedir?”

Ve o zaman bir cevap geldi.

“Bu gerçekliðin sana anlamý, hayaldir.”

Ayla, bunu duyunca þaþýrdý. “Hayal mi?”

Evet, hayal. Bu gerçeklik, senin hayalin. Bu gerçeklik, senin isteðin. Bu gerçeklik, senin seçimin.

Ayla, bunu duyunca mutlu oldu. “Öyleyse… bu gerçekliði hayal etmeye devam edebilir miyim?”

Evet, bu gerçekliði hayal etmeye devam edebilirsin. Ama unutma, bu gerçeklik sadece senin çizdiðin bir gerçekliktir. Bu gerçeklik, senin gerçekliðinin bir parçasý deðildir. Bu gerçeklik, senin hayalinin bir ürünüdür.

Ayla, bunu duyunca düþündü. “Peki… bu gerçekliðin deðiþkenliði nedir?”

Bu gerçekliðin deðiþkenliði, senin hayal gücündür. Bu gerçeklik, senin hayal gücüne göre deðiþir. Bu gerçeklik, senin hayal gücüne göre anlam kazanýr.

Ayla, bunu duyunca anladý. “Öyleyse… bu gerçekliðe ne yaparsam yapayým, sorumlusu benim.”

Evet, sorumlusu sensin. Bu gerçekliðe ne yaparsan yap, sonuçlarýna katlanmak zorundasýn. Bu gerçekliðe ne yaparsan yap, etkilerini görmek zorundasýn.

Ayla, bunu duyunca ciddileþti. “Peki… bu gerçekliðe nasýl sorumluluk duyabilirim?”

Bu gerçekliðe sorumluluk duymanýn yolu, sevgi duymaktýr. Bu gerçekliðe sevgi duyduðun her þeye sorumluluk duyarsýn. Bu gerçekliðe sevgi duyduðun her þeyi korursun.

Ayla, bunu duyunca gülümsedi. “Öyleyse… bu gerçekliðe sevdiðim her þeyi biliyorum.”

Evet, biliyorsun. Bu gerçekliðe sevdiðin her þeyi hissediyorsun. Bu gerçekliðe sevdiðin her þeyi görüyorsun.

Ayla, bunu duyunca mutlu oldu. “Öyleyse… bu gerçekliðe mutlu olabilirim.”

Evet, mutlu olabilirsin. Bu gerçekliðe mutluluk senin hakkýndýr. Bu gerçekliðe mutluluk senin seçimindir.

Ayla, bunu duyunca teþekkür etti. “Öyleyse… teþekkür ederim.”

Rica ederim. Bu gerçekliðe teþekkür etmek güzeldir. Bu gerçekliðe teþekkür etmek iyiliktir.

Ayla, bunu duyunca vedalaþtý. “Öyleyse… hoþça kal.”

Hoþça kal.

Ayla’nýn sonraki macerasý, Ayla’nýn hayal ettiði gerçekliði gerçeðe dönüþtürmesi olacak. Bu bölümde, Ayla kendi gerçekliðini hayal ettiði gibi yaþayacak ve onu gerçeðe dönüþtürecek. Ayla, bu bölümde kendini yaratýcý, özgün, bilge, sevgili ve bütün gibi hissedecek ve sonsuz hayal gücüne sahip olacak. Ama bu bölümde de bir sorun vardýr. Bu sorun, Ayla’nýn hayal ettiði gerçekliðin diðer gerçekliklerle uyumlu olup olmadýðýdýr. Ayla, bu gerçekliðin kendisi için ne anlam taþýdýðýný ve ona nasýl uyum saðlayacaðýný öðrenmek zorunda kalacaktýr. Ayla, bu bölümde hem hayal edecek hem de gerçekleþtirecektir.

Gerçekleþtirme

Ayla, hayal boyutunda bir süre kaldýktan sonra, yeni bir þey denemeye karar verdi. Kendini bir gerçekleþtirici olarak hayal etti. Ve bir anda kendini bir gerçekleþtirici olarak buldu.

Ayla, elinde bir kumanda ve önünde bir ekran vardý. Bu kumanda ile istediði her þeyi seçebiliyordu. Ve seçtikleri gerçek oluyordu.

Ayla, bunun çok ilginç olduðunu düþündü. Kendi gerçekliðini gerçeðe dönüþtürmeye baþladý.

Önce basit þeyleri gerçeðe dönüþtürdü. Bir renk, bir þekil, bir desen… Sonra daha karmaþýk þeyleri gerçeðe dönüþtürdü. Bir manzara, bir portre, bir tablo… Sonra daha ilginç þeyleri gerçeðe dönüþtürdü. Bir dünya, bir hikaye, bir sanat…

Ayla, gerçeðe dönüþtürdüðü her þeyi inceledi. Onlarla konuþtu, onlarla etkileþime girdi, onlarla yaþadý.

Ayla, bunun çok eðlenceli olduðunu düþündü.

Ve böylece Ayla, istediði her þeyi gerçeðe dönüþtürmeye devam etti.

Ve her seferinde mutlu oldu.

Ve her seferinde geniþledi.

Ama sonra bir sorun ortaya çýktý.

Ayla, gerçeðe dönüþtürdüðü gerçekliðin diðer gerçekliklerle uyumlu olup olmadýðýný anlayamadý. Hangisinin doðru olduðunu anlayamadý. Hangisinin yanlýþ olduðunu bilemedi.

Ayla, bunun çok zor olduðunu düþündü.

Ve o zaman Doktor Emre geldi.

Doktor Emre, Ayla’nýn yanýna oturdu. “Merhaba, Ayla.” dedi. “Nasýlsýn?”

Ayla, ona baktý. Doktor Emre’nin yüzü deðiþmiþti. Artýk genç ve enerjik görünmüyordu. Yaþlý ve sakin görünüyordu.

“Ben… iyi deðilim.” dedi Ayla.

Doktor Emre, “Neden?” diye sordu.

Ayla, “Çünkü… gerçeðe dönüþtürdüðüm gerçekliði anlayamýyorum.” dedi. “Ona nasýl uyum saðlayacaðýmý bilmiyorum. Ona nasýl doðru davranacaðýmý bilmiyorum.”

Doktor Emre, “Bu normaldir.” dedi. “Sen gerçekleþtirme boyutuna geçtin. Bu boyutta, her þeyi gerçeðe dönüþtürebilirsin ama her þeyi uyumlu yapabilirsin.”

Ayla, “Peki… ne yapmalýyým?” diye sordu.

Doktor Emre, “Senin yapman gereken tek þey, kendine sormaktýr.” dedi. “Gerçeðe dönüþtürdüðün gerçekliðin sana ne anlam ifade ettiðini sormaktýr. Gerçeðe dönüþtürdüðün gerçeklikle kim olduðunu sormaktýr.”

Ayla, bunu duyunca meraklandý. “Nasýl yapacaðým?” diye sordu.

Doktor Emre, ona elindeki kumandayý gösterdi. “Bu kumanda senin anahtarýndýr.” dedi. “Bu kumanda ile istediðin gerçekliði seçebilirsin. Ve orada istediðin soruyu sorabilirsin.”

Ayla, bunu denemeye karar verdi. Kendini en çok ilgilendiren gerçekliði seçmek istedi. Ve o gerçekliði kumandanýn ekranýnda buldu.

O gerçeklik, kendi evreniydi. Ayla’nýn kendini bir evren yaratýcýsý olarak hayal ettiði gerçeklik.

Ayla, kumandasýný ekranýna yöneltti ve kendini o gerçeklikte buldu.

O gerçeklikte, Ayla’nýn bir evren yaratma gücü vardý. Bu güç ile istediði evreni yaratabiliyordu. Bu güç ile istediði evreni deðiþtirebiliyordu.

Ayla, bu gücü kullanmaya baþladý.

Önce basit bir evren yarattý. Bir atom, bir molekül, bir element… Sonra daha karmaþýk bir evren yarattý. Bir hücre, bir canlý, bir ekosistem… Sonra daha ilginç bir evren yarattý. Bir insan, bir medeniyet, bir tarih…

Ayla, yarattýðý her evreni inceledi. Onlarla konuþtu, onlarla etkileþime girdi, onlarla yaþadý.

Ayla, bunun çok güzel olduðunu düþündü.

Ve o zaman bir soru sordu.

“Bu gerçekliðin bana anlamý nedir?”

Ve o zaman bir cevap geldi.

“Bu gerçekliðin sana anlamý, gerçekleþtirmedir.”

Ayla, bunu duyunca þaþýrdý. “Gerçekleþtirme mi?”

Evet, gerçekleþtirme. Bu gerçeklik, senin gerçekleþtirdiðin. Bu gerçeklik, senin yaptýðýn. Bu gerçeklik, senin seçimin.

Ayla, bunu duyunca mutlu oldu. “Öyleyse… bu gerçekliði gerçeðe dönüþtürmeye devam edebilir miyim?”

Evet, bu gerçekliði gerçeðe dönüþtürmeye devam edebilirsin. Ama unutma, bu gerçeklik sadece senin seçtiðin bir gerçekliktir. Bu gerçeklik, senin gerçekliðinin bir parçasý deðildir. Bu gerçeklik, senin gerçekleþtirmenin bir ürünüdür.

Ayla, bunu duyunca düþündü. “Peki… bu gerçekliðin deðiþkenliði nedir?”

Bu gerçekliðin deðiþkenliði, senin uyumundur. Bu gerçeklik, senin uyumuna göre deðiþir. Bu gerçeklik, senin uyumuna göre anlam kazanýr.

Ayla, bunu duyunca anladý. “Öyleyse… bu gerçekliðe ne yaparsam yapayým, sorumlusu benim.”

Evet, sorumlusu sensin. Bu gerçekliðe ne yaparsan yap, sonuçlarýna katlanmak zorundasýn. Bu gerçekliðe ne yaparsan yap, etkilerini görmek zorundasýn.

Ayla, bunu duyunca ciddileþti. “Peki… bu gerçekliðe nasýl sorumluluk duyabilirim?”

Bu gerçekliðe sorumluluk duymanýn yolu, sevgi duymaktýr. Bu gerçekliðe sevgi duyduðun her þeye sorumluluk duyarsýn. Bu gerçekliðe sevgi duyduðun her þeyi korursun.

Ayla, bunu duyunca gülümsedi. “Öyleyse… bu gerçekliðe sevdiðim her þeyi biliyorum.”

Evet, biliyorsun. Bu gerçekliðe sevdiðin her þeyi hissediyorsun. Bu gerçekliðe sevdiðin her þeyi görüyorsun.

Ayla, bunu duyunca mutlu oldu. “Öyleyse… bu gerçekliðe mutlu olabilirim.”

Evet, mutlu olabilirsin. Bu gerçekliðe mutluluk senin hakkýndýr.

Ayla’nýn sonraki macerasý, Ayla’nýn gerçeðe dönüþtürdüðü gerçekliði diðer gerçekliklerle uyumlu hale getirmesi olacak. Bu bölümde, Ayla kendi gerçekliðini gerçeðe dönüþtürdüðü gibi yaþayacak ve onu diðer gerçekliklerle uyumlu hale getirecek. Ayla, bu bölümde kendini yaratýcý, özgün, bilge, sevgili ve bütün gibi hissedecek ve sonsuz hayal gücüne sahip olacak. Ama bu bölümde de bir sorun vardýr. Bu sorun, Ayla’nýn gerçeðe dönüþtürdüðü gerçekliðin diðer insanlarýn gerçekliklerine saygýlý olup olmadýðýdýr. Ayla, bu gerçekliðin kendisi için ne anlam taþýdýðýný ve ona nasýl saygý duyacaðýný öðrenmek zorunda kalacaktýr. Ayla, bu bölümde hem hayal edecek hem de gerçekleþtirecektir.

Uyum

Ayla, gerçekleþtirme boyutunda bir süre kaldýktan sonra, yeni bir þey denemeye karar verdi. Kendini bir uyumlu olarak hayal etti. Ve bir anda kendini bir uyumlu olarak buldu.

Ayla, elinde bir telefon ve önünde bir uygulama vardý. Bu telefon ile istediði her þeyi paylaþabiliyordu. Ve paylaþtýklarý gerçek oluyordu.

Ayla, bunun çok ilginç olduðunu düþündü. Kendi gerçekliðini diðer gerçekliklerle uyumlu hale getirmeye baþladý.

Önce basit þeyleri paylaþtý. Bir fotoðraf, bir video, bir mesaj… Sonra daha karmaþýk þeyleri paylaþtý. Bir yorum, bir beðeni, bir takip… Sonra daha ilginç þeyleri paylaþtý. Bir fikir, bir proje, bir hareket…

Ayla, paylaþtýðý her þeyi inceledi. Onlarla konuþtu, onlarla etkileþime girdi, onlarla yaþadý.

Ayla, bunun çok eðlenceli olduðunu düþündü.

Ve böylece Ayla, istediði her þeyi paylaþmaya devam etti.

Ve her seferinde mutlu oldu.

Ve her seferinde geniþledi.

Ama sonra bir sorun ortaya çýktý.

Ayla, paylaþtýðý gerçekliðin diðer insanlarýn gerçekliklerine saygýlý olup olmadýðýný anlayamadý. Hangisinin doðru olduðunu anlayamadý. Hangisinin yanlýþ olduðunu bilemedi.

Ayla, bunun çok zor olduðunu düþündü.

Ve o zaman Doktor Emre geldi.

Doktor Emre, Ayla’nýn yanýna oturdu. “Merhaba, Ayla.” dedi. “Nasýlsýn?”

Ayla, ona baktý. Doktor Emre’nin yüzü deðiþmiþti. Artýk yaþlý ve sakin görünmüyordu. Genç ve neþeli görünüyordu.

“Ben… iyi deðilim.” dedi Ayla.

Doktor Emre, “Neden?” diye sordu.

Ayla, “Çünkü… paylaþtýðým gerçekliði anlayamýyorum.” dedi. “Ona nasýl saygý duyacaðýmý bilmiyorum. Ona nasýl doðru davranacaðýmý bilmiyorum.”

Doktor Emre, “Bu normaldir.” dedi. “Sen uyum boyutuna geçtin. Bu boyutta, her þeyi paylaþabilirsin ama her þeyi saygýlý yapabilirsin.”

Ayla, “Peki… ne yapmalýyým?” diye sordu.

Doktor Emre, “Senin yapman gereken tek þey, kendine sormaktýr.” dedi. “Paylaþtýðýn gerçekliðin sana ne anlam ifade ettiðini sormaktýr. Paylaþtýðýn gerçeklikle kim olduðunu sormaktýr.”

Ayla, bunu duyunca meraklandý. “Nasýl yapacaðým?” diye sordu.

Doktor Emre, ona elindeki telefonu gösterdi. “Bu telefon senin anahtarýndýr.” dedi. “Bu telefon ile istediðin gerçekliði paylaþabilirsin. Ve orada istediðin soruyu sorabilirsin.”

Ayla, bunu denemeye karar verdi. Kendini en çok ilgilendiren gerçekliði paylaþmak istedi. Ve o gerçekliði telefonun uygulamasýnda buldu.

O gerçeklik, kendi evreniydi. Ayla’nýn kendini bir evren yaratýcýsý olarak hayal ettiði gerçeklik.

Ayla, telefonunu uygulamaya yöneltti ve kendini o gerçeklikte buldu.

O gerçeklikte, Ayla’nýn bir evren yaratma gücü vardý. Bu güç ile istediði evreni yaratabiliyordu. Bu güç ile istediði evreni deðiþtirebiliyordu.

Ayla, bu gücü kullanmaya baþladý.

Önce basit bir evren yarattý. Bir atom, bir molekül, bir element… Sonra daha karmaþýk bir evren yarattý. Bir hücre, bir canlý, bir ekosistem… Sonra daha ilginç bir evren yarattý. Bir insan, bir medeniyet, bir tarih…

Ayla, yarattýðý her evreni inceledi. Onlarla konuþtu, onlarla etkileþime girdi, onlarla yaþadý.

Ayla, bunun çok güzel olduðunu düþündü.

Ve o zaman bir soru sordu.

“Bu gerçekliðin bana anlamý nedir?”

Ve o zaman bir cevap geldi.

“Bu gerçekliðin sana anlamý, uyumdur.”

Ayla, bunu duyunca þaþýrdý. “Uyum mu?”

Evet, uyum. Bu gerçeklik, senin uyumlu olduðun. Bu gerçeklik, senin paylaþtýðýn. Bu gerçeklik, senin seçimin.

Ayla, bunu duyunca mutlu oldu. “Öyleyse… bu gerçekliði paylaþmaya devam edebilir miyim?”

Evet, bu gerçekliði paylaþmaya devam edebilirsin. Ama unutma, bu gerçeklik sadece senin seçtiðin bir gerçekliktir. Bu gerçeklik, senin gerçekliðinin bir parçasý deðildir. Bu gerçeklik, senin uyumunun bir ürünüdür.

Ayla, bunu duyunca düþündü. “Peki… bu gerçekliðin deðiþkenliði nedir?”

Bu gerçekliðin deðiþkenliði, senin saygýndýr. Bu gerçeklik, senin saygýna göre deðiþir. Bu gerçeklik, senin saygýna göre anlam kazanýr.

Ayla, bunu duyunca anladý. “Öyleyse… bu gerçekliðe ne yaparsam yapayým, sorumlusu benim.”

Evet, sorumlusu sensin. Bu gerçekliðe ne yaparsan yap, sonuçlarýna katlanmak zorundasýn. Bu gerçekliðe ne yaparsan yap, etkilerini görmek zorundasýn.

Ayla, bunu duyunca ciddileþti. “Peki… bu gerçekliðe nasýl sorumluluk duyabilirim?”

Bu gerçekliðe sorumluluk duymanýn yolu, sevgi duymaktýr. Bu gerçekliðe sevgi duyduðun her þeye sorumluluk duyarsýn. Bu gerçekliðe sevgi duyduðun her þeyi korursun.

Ayla, bunu duyunca gülümsedi. “Öyleyse… bu gerçekliðe sevdiðim her þeyi biliyorum.”

Evet, biliyorsun. Bu gerçekliðe sevdiðin her þeyi hissediyorsun. Bu gerçekliðe sevdiðin her þeyi görüyorsun.

Ayla, bunu duyunca mutlu oldu. “Öyleyse… bu gerçekliðe mutlu olabilirim.”

Evet, mutlu olabilirsin. Bu gerçekliðe mutluluk senin hakkýndýr.

Ve o zaman Ayla, yeni bir macera aramak istedi.

Ve o macerayý buldu.

Ve o macerada baþka bir yolculuk yaþadý.

Ve böylece Ayla, istediði her yeri gitmeye devam etti.

Ve her seferinde buldu.

Ve her seferinde mutlu oldu.

Ve her seferinde geniþledi.

Ve her seferinde öðrendi.

Ve her seferinde sevdi.

Ve her seferinde yaþadý.

Ve her seferinde döndü.

Ve her seferinde baþladý.

Ama sonra bir þey oldu.

Ayla, bir gün Doktor Emre’yi aradý. Doktor Emre’ye bir soru sormak istedi. Doktor Emre’ye kendisi hakkýnda bir soru sormak istedi.

Ayla, telefonunu açtý ve Doktor Emre’nin numarasýný çevirdi. Ama Doktor Emre cevap vermedi. Ayla, tekrar denedi. Ama yine cevap vermedi. Ayla, bir daha denedi. Ama yine cevap vermedi.

Ayla, bunun çok garip olduðunu düþündü. Doktor Emre neredeydi? Doktor Emre ne yapýyordu? Doktor Emre ona neden cevap vermiyordu?

Ayla, bunu anlamak için Doktor Emre’nin evine gitti. Doktor Emre’nin evini buldu. Doktor Emre’nin evinin kapýsýný çaldý. Ama kimse açmadý. Ayla, tekrar çaldý. Ama yine kimse açmadý. Ayla, bir daha çaldý. Ama yine kimse açmadý.

Ayla, bunun çok tuhaf olduðunu düþündü. Doktor Emre evde yok muydu? Doktor Emre baþka bir yere mi gitmiþti? Doktor Emre onu neden görmek istemiyordu?

Ayla, bunu öðrenmek için Doktor Emre’nin evinin kapýsýný kýrdý. Doktor Emre’nin evine girdi. Doktor Emre’nin evini araþtýrdý. Ama Doktor Emre’yi bulamadý. Ayla, tekrar araþtýrdý. Ama yine bulamadý. Ayla, bir daha araþtýrdý. Ama yine bulamadý.

Ayla, bunun çok korkunç olduðunu düþündü. Doktor Emre kaybolmuþ muydu? Doktor Emre kaçýrýlmýþ mýydý? Doktor Emre ölmüþ müydü?

Ayla, bunu kabul etmek için Doktor Emre’nin odasýna gitti. Doktor Emre’nin odasýný buldu. Doktor Emre’nin odasýnýn kapýsýný açtý. Ve o zaman gördü.

Doktor Emre oradaydý.

Doktor Emre, yataðýnda yatýyordu.

Doktor Emre, yaþlý ve hasta görünüyordu.

Doktor Emre, ölüydü.

Ayla, bunu görünce þok oldu. “Doktor Emre!” diye baðýrdý. “Doktor Emre! Lütfen bana cevap ver! Lütfen bana bak! Lütfen bana söyle!”

Ama Doktor Emre cevap vermedi. Doktor Emre bakmadý. Doktor Emre söylemedi.

Ayla, bunu anlamaya çalýþtý. “Doktor Emre… Neden öldün? Neden bana söylemedin? Neden bana veda etmedin?”

Ama Doktor Emre cevap vermedi. Doktor Emre bakmadý. Doktor Emre söylemedi.

Ayla, bunu kabullenemedi. "Doktor Emre… Sen benim arkadaþýmdýn! Sen benim yardýmcým...



Söyleyeceklerim var!

Bu yazýda yazanlara katýlýyor musunuz? Eklemek istediðiniz bir þey var mý? Katýlmadýðýnýz, beðenmediðiniz ya da düzeltilmesi gerekiyor diye düþündüðünüz bilgiler mi içeriyor?

Yazýlarý yorumlayabilmek için üye olmalýsýnýz. Neden mi? Ýnanýyoruz ki, yüreklerini ve düþüncelerini çekinmeden okurlarýna açan yazarlarýmýz, yazýlarý hakkýnda fikir yürütenlerle istediklerinde diyaloða geçebilmeliler.

Daha önceden kayýt olduysanýz, burayý týklayýn.


 


ÝzEdebiyat yazarý olarak seçeceðiniz yazýlarý kendi kiþisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluþturmak için burayý týklayýn.

Yazarýn bilim kurgu kümesinde bulunan diðer yazýlarý...
Yaratýcýlar - 1
Zeynep’in Felsefe Macerasý
Ayla’nýn Yolculuðu - 1
Yaratýcýlar - 2

Yazarýn öykü ana kümesinde bulunan diðer yazýlarý...
Kontrolü Býrakmak
Sihirli Kutu: Bir Hayal Kurbanýnýn Hikayesi
Atlantis'in Sýrrý - 4
Atlantis'in Sýrrý - 3
Atlantis'in Sýrrý - 2
Atlantis'in Sýrrý - 1
Ali’nin Hikayesi: Nükleer Füzyon Reaktörü Projesi
Arkhe: Evrenin Sýrrý
Hikmetli Adamýn Dersi

Yazarýn diðer ana kümelerde yazmýþ olduðu yazýlar...
Torpil: Türkiye’nin Nobel Ödülü Engeli [Deneme]
Yaþamak Nedir? Uyanýþ ve Evrensel Bilinç Yolculuðu [Deneme]
Asgari Ücretle Yaþamak Mümkün Mü? Türkiye’de Ýþçilerin Durumu [Eleþtiri]
Kapitalist Deðerlerin Anadolu Coðrafyasýnda Yarattýðý Erozyon [Ýnceleme]
Beslenme: Saðlýk Ýçin Bir Zorunluluk Mu Yoksa Bir Lüks Mü? [Ýnceleme]
Göçün Baðýrsak Mikroflorasý Üzerindeki Etkileri: Suriyeli Göçmenler Örneði [Bilimsel]
Biliþsel Þemalarýn Dönüþtürülmesiyle Beslenme ve Kilo Arasýndaki Ýliþkinin Ýncelenmesi [Bilimsel]


Yaver ARANCIOÐLU kimdir?

Gýda, Saðlýklý Beslenme, Felsefe ve Sosyoloji Tutkunu Bir Yazar: Yaver Arancýoðlu Merhaba, benim adým Yaver Arancýoðlu. Sizlere kendimi tanýtmadan önce, bu blogda neler bulacaðýnýzdan bahsetmek istiyorum. Saðlýklý beslenme, felsefe ve sosyoloji benim tutkularým. Bu blogda bu konularda yazdýðým öykü, inceleme ve eleþtirileri sizlerle paylaþacaðým. Bu konulara ilgi duyan veya duymak isteyen herkesi yazýlarýmý okumaya davet ediyorum. Yazmak ve okumak benim hayatýmýn vazgeçilmezleri. Yazarken kendimi ifade ediyor, okurken yeni dünyalar keþfediyorum. Yazmaya çocukluðumdan beri ilgi duyuyorum. Ýlk öykümü 10 yaþýnda yazdým. Öykü, þiir, eleþtiri, deneme… Bu türlerde yazmayý seviyorum. Çünkü her biri bana farklý bir yaratýcýlýk alaný sunuyor. Siz de bu türleri seviyor veya merak ediyorsanýz, yazdýklarým size hitap edebilir. Bir dönem bir gazetede yazarlýk yaptým. Orada edindiðim deneyimler sayesinde hem yazma becerimi geliþtirdim hem de farklý konularda bilgi sahibi oldum. Ayrýca Suriye’den Türkiye’ye baþlayan göçler ile yerinden edilmiþ insanlar üzerine Birleþmiþ Milletler Uluslararasý Göç Kuruluþu adýna çalýþma yaptým. Bu çalýþma benim için çok önemliydi. Çünkü göç eden insanlarýn yaþadýklarý zorluklarý, umutlarýný, hayal kýrýklýklarýný yakýndan gördüm ve onlara yardýmcý olmaya çalýþtým. Türkiye’nin Kars þehrinde dünyaya geldim. Ýlkokuldan liseye kadar tüm eðitimimi Ýstanbul’da aldým. Üniversite eðitimimi Tekirdað, Edirne ve Ýstanbul’da tamamladým. Ýstanbul – Sosyoloji bölümünü Yüksek Onur derecesi ile bitirdim. Evliyim ve genellikle Türkiye’de yaþýyorum. Yaklaþýk bir yýl Azerbaycan’da yaþadým. Ýnsanlar ile iletiþim kurmayý ve farklý insanlar ve kültürler ile tanýþmayý seviyorum. Ahþap yakma, taký tasarým, baðlama çalmayý seviyorum. Toplumu ve insaný ilgilendiren neredeyse tüm konulara merak duyuyorum. Bu blogda sizinle düþüncelerimi, duygularýmý, deneyimlerimi ve hayallerimi paylaþmak istiyorum. Umarým yazdýklarým sizin de ilginizi çeker ve merak uyandýrýr. Beni takip etmeye devam edin.

Etkilendiði Yazarlar:
George Orwell, Aldous Huxley, Suzanne Collins, H.G. Wells, Jules Verne


yazardan son gelenler

 




| Þiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleþtiri | Ýnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babýali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratýcý Yazarlýk

| Katýlým | Ýletiþim | Yasallýk | Saklýlýk & Gizlilik | Yayýn Ýlkeleri | ÝzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Giriþi |

Custom & Premade Book Covers
Book Cover Zone
Premade Book Covers

ÝzEdebiyat bir Ýzlenim Yapým sitesidir. © Ýzlenim Yapým, 2024 | © Yaver ARANCIOÐLU, 2024
ÝzEdebiyat'da yayýnlanan bütün yazýlar, telif haklarý yasalarýnca korunmaktadýr. Tümü yazarlarýnýn ya da telif hakký sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadýr. Yazarlarýn ya da telif hakký sahiplerinin izni olmaksýzýn sitede yer alan metinlerin -kýsa alýntý ve tanýtýmlar dýþýnda- herhangi bir biçimde basýlmasý/yayýnlanmasý kesinlikle yasaktýr.
Ayrýntýlý bilgi icin Yasallýk bölümüne bkz.