Ýnsan özgür doðar, ama her yaný zincire vurulmuþtur. -Rouesseau |
|
||||||||||
|
* Bunun üzerine ben de köþemden sormuþtum… “Çanakkale veya Bursa'da bu genelevlerin adresini bilen var mý? Herhangi bir devlet büyüðümüz kerhane yapýlan camiyi gösterebilir mi?” * Bunun üzerine ben de köþemden sormuþtum… “Çanakkale veya Bursa'da bu genelevlerin adresini bilen var mý? Herhangi bir devlet büyüðümüz kerhane yapýlan camiyi gösterebilir mi?” * CHP Bursa milletvekili Ceyhun Ýrgil bu sorularý resmiyete döktü, bilgi edinme kanunu çerçevesinde Bursa Valiliði'ne yazýlý olarak baþvurdu, “Bursa'da geneleve çevrilen cami var mýdýr? Varsa hangi cami, nerede, ne zaman geneleve çevrilmiþtir” diye sordu. * CHP Çanakkale Ýl Baþkanlýðý da “Çanakkale'de hangi cami, nerede, ne zaman genelev yapýlmýþ?” diye sorarak, suç duyurusunda bulundu. * Ve dün… Bu sorulara Vakýflar Bölge Müdürlüðü'nden “resmi imzalý” yanýt geldi. Türkiye Cumhuriyeti Devleti'nin Vakýflar Müdürlüðü “camilerin genelev olarak kullanýldýðýna dair herhangi bir bilgi ve belgeye rastlanýlmamýþtýr” dedi." Ben hiçbir dönemde kendisine Müslüman diyenlerin bu kadar çirkef, bu kadar alçak, bu kadar iftiracý olduklarýný görmemiþ, duymamýþtým. Lawrence bile tuzaða düþürerek Araplarýn iþkence ile öldürdüðü Türkler için az da olsa bir merhamet duygusu olmasýna karþýn, bunlarda o bile yok. Kendi düþüncelerinin toplumda kabul görmesi için yapmayacaklarý alçaklýk, atmayacaklarý da iftira yok. Köpekler sahiplerinin iþaret ettiði yöne ve kiþiye havlarlar. Abdullah Akýn denilen yaratýðýn bunu söylemesinden doðal bir þey yoktur. Abdullah Akýn’ý býrakalým da Diyanet Ýþleri Baþkaný’nýn söylediklerine bakalým; o da "Toki'den ev alacaklarýn banka faizi kullanmalarý haram deðildir" diye fetva verdi. Bugünkü din alimi görünümündeki namussuzlar, gerçekleri deðil, söylenmesi istenenleri söylüyor ya da makam beklentisi içinde yalakalýðýn gereðini yapýyorlar. Eðer camiler genel eve çevrildiyse, bunu 1924'e dönüp bakacaklarýna, þimdilerde kendi atadýklarý imam ve müezzinleri denetlesinler. Bu dönemde tecavüz ve tacizler Kur’an Kurslarý ve camilerde daha çok gerçekleþmekte. Tutukladýklarý imam ve müezzinlerin hangi suçlarý iþlediklerine bakýp biz bildirirlerse, ben bu yazdýðým yazý için tekzip yazýp hepsinden özür dileyeceðim. Çünkü geçmiþ zamanlara ait gazete sayfalarýnda bu konuya ait bir hayli haber var. Eminim devlet arþivlerinde de bunlar yer alýyordur. Ayrýca bu adamlarýn zihniyetindekiler daha önce de peygamber torunlarý Hz. Hasan’ý zehirlemiþ, Hz. Hüseyin’in kundaktaki oðlunu oklamýþ, Hz. Hüseyin’in baþýný kesip, bir camiye atarak, camide namaz kýlanlarý bir tür tehdit ettiklerini göstermiþlerdir. Hz. Hüseyin’in baþýyla top oynayan namussuzlarýn yaþattýklarý gerçeklerle uðraþmak yerine, tutup sýrf Atatürk’e iftira atmak için bu yalaný ortaya atmalarý ibret vericidir. 1924 yýlýnda devrimler henüz baþlamamýþken ve halifelik bile yeni kaldýrýlmýþken, nasýl olur da böyle bir yalan dikkate alýnýr, bu da akýl alacak bir þey deðil. Bari iftira ediyorsanýz tarih çalýþarak iftira edin bilgisiz yobazlar. Ýþte üniversitelere akademisyen olarak atadýklarý bu karaktersizlerden bilgili insan ve vatansever yetiþtirmelerini bekliyoruz. Bu ülkede biat kalkýp, liyakat yerine gelmedikçe halk deyimiyle burnumuzun boktan çýkmasý mümkün deðil. Salgýn dönemi içinde okullardaki öðrencilerin derse katýlým oraný ve takiplerinin %102 olduðunu belgelere yansýttýðý iddia edilen birinin eðitim bakanlýðýna daire baþkaný olarak atandýðý iddiasý hangi durumda olduðumuzun açýk bir göstergesi, daha fazlasýna gerek yok. Geçmiþin kirinin ve bugünkü asalaklarýn devlet bünyesinden temizlenmesi gerçekleþmedikçe, ülkeye huzur ve güven gelmesi de mümkün deðil. Bütün bunlarý üst düzey yönetimin gözden geçirmesi, kendi kariyerlerini korumak için alçakça iftiralar üretenlerin temizlenmesi elzemdir. Devletin, insanýn, vatandaþýn, nebatýn, hayvanýn, doða olaylarýnýn normale dönüp, huzur içinde bulunmalarý dürüst insanlarýn sahtekâr ve asalaklar üzerinde hakimiyet kurmalarýyla gerçekleþir. Bugün yaþadýklarýmýz allahuâlem musibetin sadece bir baþlangýcýdýr. Sürç-i lisan eyledikse affola Ulu Tanrý’m… 19 Aðustos 21 Gölcük
ÝzEdebiyat yazarý olarak seçeceðiniz yazýlarý kendi kiþisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluþturmak için burayý týklayýn.
|
|
| Þiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleþtiri | Ýnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babýali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratýcý Yazarlýk | Katýlým | Ýletiþim | Yasallýk | Saklýlýk & Gizlilik | Yayýn Ýlkeleri | ÝzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Giriþi | |
Book Cover Zone
Premade Book Covers
ÝzEdebiyat bir Ýzlenim Yapým sitesidir. © Ýzlenim
Yapým, 2024 | © Osman AKTAÞ, 2024
ÝzEdebiyat'da yayýnlanan bütün yazýlar, telif haklarý yasalarýnca korunmaktadýr. Tümü yazarlarýnýn ya da telif hakký sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadýr. Yazarlarýn ya da telif hakký sahiplerinin izni olmaksýzýn sitede yer alan metinlerin -kýsa alýntý ve tanýtýmlar dýþýnda- herhangi bir biçimde basýlmasý/yayýnlanmasý kesinlikle yasaktýr. Ayrýntýlý bilgi icin Yasallýk bölümüne bkz. |