"Bugün hava güzel, ama yarın ne olacağı meçhul. Tıpkı bir kitabın son sayfası gibi..." - Umberto Eco"

Yetmiş Üç Mayısın On beşi

Mayıs düşmüştü şehrin üzerine, / Birbirine geçmişti baharla eski şehir. / Sabah güneşi vuruyordu duvarlarına, / ısınıyordu bütün yüzlerle birlikte, / Çankırının eski mahalleleri. ........

yazı resim

Mayıs düşmüştü şehrin üzerine,
Birbirine geçmişti baharla eski şehir.
Sabah güneşi vuruyordu duvarlarına,
ısınıyordu bütün yüzlerle birlikte,
Çankırının eski mahalleleri.
yetmiş üç, mayısın on beşi.

Sessizlik geriniyordu yüzyıllık evin avlusunda.
Dünya birikiyordu asmaların kuru dallarında.
Şaşkın bir haykırışla sarsıldı,
iki katlı kerpiç ve ahşap ev.
Bir çocuk çıka gelmişti yaşamın,
kaygısız ve en sihirli bahçesinden,
tebessüm damlıyordu baharın sıcak yüzünden.
Ve hane olmuştu benimle beş kişi.
Bir bahar sabahıydı,
yetmiş üç mayısın on beşi.

Seslenmeliydi yaşam bana, bilmeliydi adımı,
bir telaş bir koşuşturma ve gülen yüzler.
büyük bir aile gibi insanları mahallenin,
taşkın bir hevesle toplandılar evde,
tatmak için isim koymanın hazzını...
- haniymiş oğlumuz, nerede?
- pekte tombulmuş koydunuz mu adını?

Hala gittiğimde eski mahalleye,
sanki o telaşın izleri durur.
Hala kuru asmada dünyalar birikiyor,
mayıs hala ısıtıyor duvarları.
Unutmamış belli işlemeli kapı o anı.
Silinmemiş hala ilk ağlayışımın izleri.
Her taşına sinmiş mahallenin,
o güneşli sıcak sabahın gözleri.
Ben engin kahraman.
Zaman akıp geçti tanıyorum şimdi yüzleri.
Sokulabilmek için yaşamın yanına
kavrayabilmek için gizleri,
şiir yazmakta hayli zamandır.
Şair olmasaydı belki,
daha ürkek olurdu elleri...
Bir mayıs sabahı başladı telaşım,
Çankırı, bin dokuz yüz,
yetmiş üç mayısın onbeşi.

KİTAP İZLERİ

Çıplak ve Yalnız

Hamdi Koç

Hamdi Koç’un Hafıza Labirentinde Unutulmaz Bir Yolculuk: "Çıplak ve Yalnız" Hamdi Koç’un "Çıplak ve Yalnız" romanı, okuru daha ilk cümlesiyle yakalayan o nadir eserlerden: "Amcam
İncelemeyi Oku

Yorumlar

Başa Dön