"Gelecek, eskiden ne güzeldi, şimdi ise sadece bir sonraki teslim tarihi." – Woody Allen"

Sen Delisin İstanbul!

Kurşunlara gelesin İstanbul / Sevdalara gelesin...

yazı resim

Daha dün, daha dün İstanbul
Dillerime sapır sapır dökülüp
İçimdeki şiiri kudurtmadın mı
Saklama vapurda ettiklerini
Sen değil misin yalansa yalan de
Sen bir fahişesin İstanbul
Ama benzersizsin yalan yok
Kimse senin gibi sevişemiyor

Sen İstanbul, yalansa yalan de
Telaşı abartılı martıların
Boyuna koşuşturan ayakların
Cümbür cemaat aşkların ve
Organize yalanların şehrisin
Sen delisin İstanbul

Yapma İstanbul çok yorgunum
Gözlerini o şekil süzme
Ben senin rüzgarını taşıyamam
Yapamam gelme üstüme İstanbul
Mide bulantıların bana ağır
Ben senin gibi ağlayamam
Sen bir fahişesin İstanbul
Ama benzersizsin yalan yok
Kimse senin gibi sevişemiyor

Sen delisin İstanbul
Sen sevdalıların kanatları
Gülhane bakışlı bir çiçeksin
Ama bir o kadar da ağrılı
Gözleri belirsiz bir hergelesin
Yapamam gelme üstüme İstanbul
Aklımı yine başımdan aldın ya
Kurşunlara gelesin İstanbul
Sevdalara gelesin...

KİTAP İZLERİ

Nohut Oda

Melisa Kesmez

Melisa Kesmez’in ‘Nohut Oda’sı: Eşyaların Hafızası ve Kalanların Kırılgan Yuvası Melisa Kesmez, üçüncü öykü kitabı "Nohut Oda"nın başında, Gaston Bachelard'dan çarpıcı bir alıntıya yer veriyor:
İncelemeyi Oku

Yorumlar

Başa Dön