"Gerçeklik, iyi bir hikayenin önündeki en büyük engeldir." - Mark Twain (kurgusal olarak)"

Osmanlı'da Fetret Devri ve Yeniden Diriliş

yazı resim

Sultan Bayezid, hem İstanbul’u kuşatıp Doğu Roma varisi sıfatını alarak yeni bir siyasi düzen içerisine girmek hem de Doğu Anadolu’yu kendisine bağlamak istiyordu. 1399’da Erzincan’a girmeye çalışırken, Emir Mutahharten Timur’a sığındı. Timur, 1400 yılında Erzincan ve Sivas’a girerek buraları zapt etti. Buraların Osmanlı toprağı olması, iki devlet arasındaki gerilimi de artırdı ve durum birdenbire Moğol/İlhanlı-Selçuklu rekabetine dönüştü. Timur Moğolların Bayezid ise Selçukluların varisi gibi gözükmekteydi. Buraların zaptından sonra Timur, belki de bir ittifak olabileceği düşüncesiyle önce Memlükler’e girdi. Ocak 1401’de Şam’a kadar ulaştı. Bayezid ise Timur’dan çekinmemektedir. Konstantin’in anlatılarına göre veziri Ali Paşa’ya “boyun eğerek küçük düşmektense savaşta yenilmiş olarak sonumu beklemek daha mertçe bir iştir” demiştir. Anadolu beylerinin Timur’a sığınması, Kara Yusuf’un idam isteğinin reddedilmesi Timur’u savaş hazırlıklarına başlattı. İki taraf, 28 Temmuz 1402’de Çubuk Ovası’nda karşı karşıya geldi. Osmanlılar 25, Timur’un kuvvetleri ise 30-40 bin civarındaydı. Filleri de savaş alanında kullandığı anlaşılan Timur, Osmanlı ordusunu dağıttı ve Sultan Bayezid’i esir aldı. Bir süre sonra da esaret altındayken vefat etti (8 Mart 1403). Bu savaş, Osmanlı’da Fetret dönemini başlatmıştır.

*** Ankara Savaşı’ndan sonra Bayezid’in oğulları iktidar mücadelesine girişti. Süleyman Çelebi Rumeli’de (Edirne), İsa Çelebi Bursa ve Balıkesir’de, Mehmed Çelebi ise Amasya, Tokat ve Sivas çevresinde konuşlandı. Ancak bu üç şehzade, varlıklarını devam ettirebilmek için Timur’a metbu oldular. Süleyman Çelebi, Çandarlı Ali Paşa, Subaşı Eyne Bey ve yeniçeri ağası Hasan’ı da yanına almıştır ve böylece müstakbel Osmanlı beyi olarak neredeyse her kesimden kabul görmüştür. İsa ve Mehmed ise Bursa için birbirleriyle mücadeleye girişti. Mehmed Çelebi, Germiyan Beyi 2.Yakub ile ittifak kurdu ve aralarındaki savaşta İsa Çelebi öldü ve Bursa Mehmed’e kaldı. Bundan sonraki süreç (1404-1410) Süleyman Çelebi ve Mehmed Çelebi’nin birbirlerini yakalamaya çalışıp hakimiyet kurmaya çalıştıkları bir dönemdir. İlk olarak Mehmed Çelebi, Süleyman’ı düşürebilmek için Musa Çelebi’yi Rumeli’ye gönderip Edirne’yi almasını istedi. Musa Çelebi savaş sonrasında Timur’a tutsak olmuştur ama 1403 yılının bahar aylarında serbest bırakılmıştır. Süleyman Çelebi buna engel olarak Musa Çelebi’yi Edirne’den atmış ve Yanbolu’ya çekilmesini sağlamıştır. Ordusunu tekrar toplayan Musa, Şubat 1411’de Edirne’yi almayı başararak 17 Şubat’ta Süleyman Çelebi’yi idam ettirmiştir. Bununla birlikte güçlenen ve hak iddia eden Musa, Temmuz 1413’te Mehmed Çelebi ile Sofya yakınlarında yapılan Çamurluova Savaşını kaybetmiştir. Mehmed Çelebi bu savaşın ardından Fetret Devrini görece sonlandırmıştır.

Çelebi Mehmed’in Kardeşleriyle Mücadelelerini Kazanma Sebepleri

-Amasya gibi bir noktada üssünün bulunması

-Bayezid ve İvaz Paşa’nın etrafında büyüyüp onların bilgi ve tecrübelerini kazanması

-Kardeşlerinin dengesiz kişiliğine karşın kendisinin daha sakin, barışçıl ve uzlaşmacı olması.

Çelebi Mehmed’in Siyasi ve Askeri Faaliyetleri

Doğu’da Karamanoğlu Mehmed Bey, Batı’da ise Aydınoğlu Cüneyt Bey sorunu bulunmaktadır. Mehmed Bey Bursa’yı kuşatmış iken, Mehmed Çelebi daha büyük bir sorun olduğunu düşündüğü Cüneyt Bey’in üzerine yürümüş ve onu 1414’te Niğbolu muhafızlığına tayin ederek İzmir’i almıştır. Bu süreçte Germiyan ve Menteşe beylikleri Osmanlılara bağlılıklarını bildirmişlerdir. Mehmed, Mart 1415’te Karamanoğulları’nın üstüne yürümüş ve antlaşma ile Bursa kuşatmasını kaldırmıştır. 1416’da Rumeli’deki Şeyh Bedrettin isyanını ancak 1420’de bastırabilmiş ve Şeyhi idam etmiştir. 1417’de İsfendiyar ve Karamanoğulları seferleriyle ülkesini güçlendirmiş ve 1421’de vefat ederek tahtını oğlu 1.Murad’a bırakmıştır.

KİTAP İZLERİ

Engereğin Gözü

Zülfü Livaneli

İktidarın Göz Kamaştıran Işığı ve Bir Hadımın Gözünden Saray Zülfü Livaneli’nin, okurunu XVII. yüzyıl Topkapı Sarayı'nın loş ve entrika dolu koridorlarına davet eden romanı "Engereğin
İncelemeyi Oku

Yorumlar

Başa Dön