Ne müneccim kâr eder ne kehanet.
Ne tımar kurtarır ne de zeamet.
Öyle bir urdur ki habisten habis.
İçin için insanı yer ihanet.
Seni aptal yerine koyar en can bildiğin.
Gün gelir olur en canın defterden sildiğin.
Aşikâr olduğunda iş işten geçmiş olur.
Koynundaki yılan som ihaneti solur.
Habis ur büyür büyür dert olur çözümsüz.
Kimseyle paylaşamazsın kalırsın öksüz.
Hain ki soysuzdur hain ki köksüz.
Seninle kör ebe oynar ihanet.
Ne can ne canan kalır,
Umman kurur yüreğinde;
Biter dağarcığında sabır.
Gelir uğursuz bit tufan her mukaddesi sel alır.
İnsanı yerlere serer ihanet.
Şeref çürür, haysiyet firar eder.
Oturur yüreğinin başına okkalı keder.
En ummadıkların,
Çaktırmadan dalga geçer.
Her şeyini yerle yeksan eder ihanet.
Hüsnü zan gamlıdır o demden sonra.
İyilik gelir mi ki kemden sonra.
Yüreğe düşen ateşten sonra.
Cihanı cehenneme çevirir ihanet.
Hain ehli namus geçinir gider,
Namusu Ekberse ona buğz eder.
Çöker de yüreğe silinmez keder.
Mezarını bile kirler ihanet.
Ankara,06.08.2009 İ.K