"Yazarlık, ölümsüzlükle flört etmenin en uygun fiyatlı yoludur. Eğer iyi bir avukatınız yoksa, tabii." - Kurt Vonnegut"

yazı resim

Gittin ya Yedi Tepeli şehrimden

Ben kayboldum Beyoğlu sokaklarında

Dilencilerle konuştum,çalgıcılara eşlik ettim

Ne aradığımı bilmeden, dolaştım durdum

.......... gittim

Bir anda herkes sen oldu

Kaçtım ordan ,çıkmaz sokaklara girdim

Tinerci çocuklarla ağladım

Ateş yakıp oturduk etrafına

Hayat hikayelerimizi anlattık birbirimize

Onların gözlerinde acıyı,isyanı,çaresizliği gördüm

Hikayelerini anlatırken içlerine akıttığı gözyaşlarınıda..

Onlarda görmüşmüdür bendeki seni

Onları tanıdıkça kendimden utandım

Hayata karşı bu kadar zayıf oluşumdan

Sarıldım tinerci çocuklara ,ben ağladım

Onlar poşetlerine sarıldı

Ben ağladıkça onlar hayata tutundu

Sen gittin ya bu şehirden

Sen gittiğinden beri ben tinerci çocuğum

Elimde poşetim içinde senin kokun

Ateşin etrafına oturmuşum seni çekiyorum içime
]

KİTAP İZLERİ

Nohut Oda

Melisa Kesmez

Melisa Kesmez’in ‘Nohut Oda’sı: Eşyaların Hafızası ve Kalanların Kırılgan Yuvası Melisa Kesmez, üçüncü öykü kitabı "Nohut Oda"nın başında, Gaston Bachelard'dan çarpıcı bir alıntıya yer veriyor:
İncelemeyi Oku

Yorumlar

Başa Dön