akşamla birlikte geldim yaşadığın şehre
gözlerimi gecede sakladım...
çirkinliğimi göreceksin diye
araba farlarına,
sokak lambalarına,
çakan çakmak ışıklarına bile kızdım...
utanç duvarına yazarken adımı
kendi kalemimle,
ellerimi yüzüme kapadım.
suçlu sen değilsin ki,
suçlu benim!
sen elime bile dokunmadın...
gözlerinin güzelliğinde yayıldım sokaklara
yanımda sen vardın...
sadece sen!!!
ne evler, ne arabalar, ne bahçeler,
ne de bize bakan sorgucu gözler,
hiç birine aldırmadım...
kaç martın vardı özlediğim
kaç martın, söyle!!!
kaçını bana getirdin?
kaçını öldürdük bu gece?
kaçını kaçırdık gökyüzüne?
kaçı kaldı ki bizimle?
sayamadım...
seni!
sayamadığım martılar kadar çok sevdim,
anlamadın...
akılsız martılar!
konmayın duvarımın üstüne!
sizi saymak istemiyorum,
haydi kaçın,
kaçın diyorum size..