Başı Dik Adamın Ölümü!
Her ne kadar geçmişiniz geleceğinizin aynası olsa da; yazmanın cazibesine kapılıp havalara girmeyeceksiniz
Hayatın her evresinde olduğu gibi tevazu buranın da anahtarıdır
"Her yeni gün, hayallerine giden yolun ilk adımıdır; adım atmaktan korkma, yarınlar seninle şekillenecek."
"Her yeni gün, hayallerine giden yolun ilk adımıdır; adım atmaktan korkma, yarınlar seninle şekillenecek."
Her ne kadar geçmişiniz geleceğinizin aynası olsa da; yazmanın cazibesine kapılıp havalara girmeyeceksiniz
Hayatın her evresinde olduğu gibi tevazu buranın da anahtarıdır
Bir kadının yaratıcılığı, çalıştığı ve yarattığı kadarı ile ölçülüyorsa yetiştirdiği çocuklarından emekliliği mümkün müdür ? Hatta herhangi bir güvencesi olmadığı için, mutlu olmayan nice kadın boşanamamakta. Güvence altına alınamayan hayatlar kayıptır. Bu kayıp hayatlardan ise, bir şeyler beklemek tümden ayıptır. Kafiyeyi bozmak için olsa bile, bu kadınların neden
Binlerce yılın tecrübesinden süzülerek vücut bulan evrensel hukuk, yine binlerce yılı kapsayarak süregelen tek Allahlı dinlerle de çelişmez.
Görünen odur ki, yapılması düşünülen Yeni Anayasa eskiye göre yeni olabilir ve elbette daha demokratik de olabilecektir belki; ancak, kesinlikle SON ANAYASA mız olmayacaktır. Bu anayasanın, halklarımızın tüm sorunlarına çözüm vesilesi olacağına inanmıyorum.
Gençkene otoritere boyun eğeriz , bu baskıdan ancak yaşlandığımızda kurtuluruz ozaman özgür oluruz ama artık çok geçtir . Fiziksel gücümüz kalmamış özgürlüğümüzü doyasıya yaşayamamışızdır .
Ey Diyanet! Kadını dövme
Topla ulemanı, Kuran ayetinin mealini değiştir!
Diyanet İşlerini, önce Türkçe deyimler konusunda biraz test yapalım;
\- Ben bu yola baş koydum. - Sen bu söze kulak asma. - Kelle koltukta geziyor.
\- Her kapıya başvurmak. - İşin başını
.Siz dünyanın en iyi , en eşitlikçi yasasını da yapsaız, toplumdaki baba yasayı değiştirmeye özünde niyetli değilseniz ,kadınların kaderinde bir değişiklik olmadan her gün ortalama beş kadın öldürülmeye devam edecek.Gelin birlikte KADIN GİBİ KADIN OLMA MÜCADELESİ VERELİM .Tatlı koltuklarınızdan bir kalkmaya görün, bakın neleri değiştirmeye kadirsiniz.Sizleri etnik ve
Düzgün Doğan’ın Durak Arslan ile yaptığı bir söyleşidir :
Bu söyleşide, Güzel bir dert, Büyük bir endişe, Güçlü bir umut var.
İşin özü burada. Samimiyetsizlik. Ülkemizde siyasi görüşlerin argümanlarıyla, bu siyasi görüşe sahip insanların yaşam biçimlerine bakın, hep çelişki görürsünüz. Üsttekiler hep ezer alttakileri..Bununla ne siyasi görüş, ne inanç, ne de konulmuş kurallar baş edebilir. Bu nedenle kavgamız hep birinin üstünde olabilmektir. Üstünde olalım ki daha az ezilelim; üstünde
Çok hazindir ki, kendisini devlet zanneden ve devletin başına çöreklenen çoğunluğu cahil, sözde politikacı ve devlet adamları, Platon’un adını bile duymamışlardır…
İslam mezheplere indirgenmeyi asla kabul etmeyen Âdemi mekteptir. Âdemin fıtratı İslamdır ve İslam fıtrattır.
Kadın neye, kime göre, ne ifade eder....
Kadın erkeğin malı olarak mı yaratıldı... ...
Kadın erkek, erkek kadınsız yaşayamaz mı...
Kadınlar neden ikinci plana itilirler....
Yaradılışın bize (kadına) içimizdeki bu dengesizliği aydınlatmaya yeter mi
Erkeğin nüşuzuyla yüz yüze kalan kadını, hukuken korumaya alan 128. ayetten sonra; 129. ayette, dizginlenmeyen ve ikinci bir eş peşinde koşan erkek, azarlanıp uyarılıyor. Biyo-psiko-sosyal olarak insanüstü ve hukuksuz bu kör davranış açıkça reddediliyor.
Bizi, bizden alacak, irademizi yok sayacak olanlara; iradesizleşenlere, değerlerimizi hiçe sayanlara, iç huzurumuzu bozmak isteyenlere karşı var olmasını bilmeli; süreci, hiçbir detayını kaçırmadan izlemeli ve istisnasız her şeyi sorgulayarak özgürleşmeyi öğrenmeliyiz. Özgürleşmek, idealimiz ve yaşama inadımız olsun.
Bu gece TRT’nin ikinci kanalında, I. Ordu Komutanlığı ile Avusturya Başkonsolosluğu’nun düzenlediği bir konser vardı.
''İleride, bizlere de tatmin olmak kısmet olur inşallah''
düşüncesi ile, bir proje geliştirdim.
Üstelik bu, öyle ÇILGIN PROJE falan değil. Çok çok
akıllı bir proje...