"Hemen yüzüne gül suyu seperek Leyla'yý ayýlttýlar." -Fuzuli, Leyla ile Mecnun |
![]() |
|
||||||||||
|
![]() ![]() Geceler günahý saklarmýþ; artýk ne günah kaldý saklanacak ne de saklanacak yer kaldý. Þimdi zifiri karanlýk kalplerde gizli günahlar. Ne yana dönsek pisliðe bulaþmýþ onlarca insan müsveddesinin geziyor olduðunu bilmek ve belki de bir otobüs duraðýndaki, bir alýþveriþ merkezindeki ya da bir araçtaki yaný baþýnýzdaki þahsýn onlardan biri olabileceði ihtimali ile yaþamak nasýl bir duygudur? Toplum psikolojisinin ne kadar etkilenmiþ ve bozulmuþ olabileceðini anlamak hiç de zor deðil bu koþullarda. Yarýnlara güvenmiyoruz artýk. Umutlar fakirleþti. Umut fakirin ekmeði idi, þimdi bu ekmek de elden gitmekte yavaþ yavaþ. Sokaklar ne kadar güvenli, hangi ev yeni bir mezar olacak ve ne sebeple saklayacak yeni ebedi konuklarýný? Kim bilir bu defa hangi kuþun peþinden koþup kendi ayaklarýyla ölüme gidecek minik canlar? Beyaz güvercinlere ne çok anlam yüklenmiþtir. Barýþ simgesidir öncelikle. Beyaz güvercin tanrýyla insan arasýndaki barýþý temsil ettiði için evrensel kabul edilmiþtir. Büyük tufan sonrasý Nuh peygamber karaya yaklaþýp yaklaþmadýðýný öðrenmek için belli zaman aralýklarýyla beyaz bir güvecin uçurmuþ, ilk uçuþlardan boþ geri dönen güvercin diðer seferlerinden birinden en sonunda aðzýnda zeytin dalýyla dönmüþtür. Nuh peygamber artýk tufanýn bittiðini fark etmiþ ve barýþýn saðlandýðýný düþünmüþtür. Beyaz güvercin ve zeytin dalý da barýþýn simgesi haline gelmiþtir. 1626 yýlýnda Ýzmir’de dünyaya gelmiþ olan Sabetay Sevi Yahudi bir ailenin çocuðu olup bir din adamý olarak yetiþtirilmiþ, 31 Mayýs 1665 tarihinde Mesih olduðunu ilan etmiþ biridir. Bunun ardýndan toplamýþ olduðu taraftarlarýyla birlikte Osmanlý Devleti’nin baþkenti Ýstanbul’a doðru yürüyüþe geçmiþ ve tutuklanarak yargýlanmýþtýr. Yargýlanma sonunda önüne iki seçenek koyulmuþtur: Ya Müslümanlýðý seçmek ve yaþamak ya da ölmek… Ýþte Sabetay Sevi, yaþamýný kurtarmak için çýktýðý Osmanlý sultanýnýn karþýsýnda “Bu can bu bedende kaldýðý sürece La Ýlahe Ýllallah” diyerek onun huzurunda Müslüman olmuþtur. Devlet kendisine bir rütbe ve aylýk baðlamýþtýr. Huzurdan ayrýlýnca onun bu ihanetini kabullenemeyip intihar eden ve bu eðilimde olanlarý engelleyebilmek adýna kaftanýnýn önünü açmýþ, koynunda sakladýðý bir kuþu çýkarýp uçurmuþ ve “iþte can bedenden çýktý …” diyerek eski dinine döndüðünü ima etmiþtir. 200 ailelik bir topluluk din deðiþtirerek onun yolundan gitmiþtir bunun ardýndan. Ýþte o kuþun da bir güvercin olduðu iddia edilmektedir. M.Ö 1200 yýllarýnda Mýsýr’da güvercinlerden haberleþme amacý ile yararlanýldýðý, daha sonraki dönemlerde haberleþme amaçlý yetiþtiriciliðin farklý ülkelere de yayýldýðý, M.Ö 300 yýllarýnda Çin’de güvercinlerle bütün ülkeyi kapsayan bir haberleþme aðý kurulduðu, özellikle savaþ sýrasýndaki haberleþmelerde güvercinlerin çok önemli bir rol oynamýþ olduðu bize ulaþan kaynaklardan bilinmektedir. Cengiz Han’ýn seferleri sýrasýnda da haberleþme amaçlý posta güvercin kullandýðý bilinmektedir. Eski Yunan ve Roma’da da savaþlar sýrasýnda güvercin kullanýmý yaygýndýr. Suriye’nin güçlü hükümdarý Nureddin ( 1146 -1174) Mýsýr’da yýllarca çok iyi iþleyen bir güvercin posta þebekesi kurmuþ olmasý ile ünlüdür. Son büyük savaþlar olan I. Ve II. dünya savaþlarýnda da güvercinlerden haberleþme amaçlý yararlanýlmýþtýr. Telsiz ve telefon görüþmelerinin yapýlamadýðý anlarda posta güvercinleri çok iþe yaramýþ olduðu muhakkaktýr. Savaþ sonrasý hizmetlerinden ötürü madalya verilmiþ posta güvercinleri bile bulunmaktadýr. Peki ya daha sonralarý? Neredeyse mükemmel hýzlara ulaþtýðýný söyleyebileceðimiz modern iletiþim aðlarý? Ýletiþim konusunda her þeyi çözebilmiþ midir? Yakýn tarihimize ait bilgilerimizi yoklayalým yeniden. Amerikan iþgalinin üzerinden birkaç yýl sonra bile normal yaþantýlarýna dönemeyen Iraklýlar haftalarca elektriklerin gelmemesi, telefon hatlarýnýn sýk sýk kesilmesi ve sürekli sokaða çýkma yasaklarýnýn hüküm sürmesi üzerine iletiþim ihtiyacýný her þey normale dönünceye kadar bir süre "posta güvercinleriyle" gidermeye çalýþmýþlardýr. Hatta þehirlerarasý ve yakýn komþu ülkelerle haberleþmede de posta güvercinlerini kullanmýþlardýr. Sadece iletiþim için deðil 1980-1988 Ýran savaþýnda Saddam, Ýran'ýn kimyevi silah kullanýp kullanmadýðýný öðrenmek için dahi güvercinleri kullanmýþtýr. Barýþ dedik, iletiþim dedik, can bedenden çýktý dedik; bir þeyin daha sembolüdür güvercinler: Milli piyango’nun þans sembolü... Bir de unutulmayacak, dürüstlüðü ile gönüllerde yer etmiþ merhum siyasi liderlerden biri olan Bülent Ecevit ile birlikte görmeye alýþtýðýmýz bir beyaz candýr güvercinler. B.Ecevit deyince elbet þiir de gelir akla. Biraz da þiirsel bir tat girsin istedim bu satýrlarýn ve umarsýzlýðýn arasýna. Þöyle demiþ bir þair: Süzülüp mavi göklerden yere doðru Omzuma bir beyaz güvercin kondu Aldým elime usul usul okþadým Sevdim gençliðimi yeniden yaþadým (Ümit Yaþar Oðuzcan) Ü.Y.Oðuzcan onlarla ilgili duygularýný böyle ifade etmiþtir. Acaba hiç düþünmüþ müdür bu dizeleri yazarken gençliði yeniden yaþatan bir duygu olmak yerine gençliði elden alýp dönülmez yerlere de götürebileceðini? Akýl almaz, insanýn kanýný donduran vahþetleri gerçekleþtirmiþ Hizbullah korkulu kâbusumuz olmaya baþladý yine son gündem deðiþiklikleri ile. Þunu hatýrlamayan kaç kiþi vardýr acaba? 30 Ocak 2000’de Diyarbakýr’da Hizbullah’ýn kullandýðý mezar evde beþ ceset bulunmuþtu. Ýki ceset ise oraya kaçan güvercinlerini almak için hücre evine giren iki çocuða aitti. ‘’ Kuþdan pasaport sorulmaz Gümrüksüz geçer yüküyle karýnca Dur yolcu bura sýnýr Sen geçemezsin.’’ demiþtir merhum Bülent Ecevit ‘’ Sýnýr ‘’ adlý bir þiirinde. Ölüm de pasaport sormamýþ ve bir kuþun kanadýna takýlýp davetini yapmýþtýr o iki küçük cana… Düþünün þimdi, bir masum kuþa ne çok anlam yükleyebiliyor hayat ve getirdikleri. ‘’Yarýnlarda umut var mý? Bilemezdiler bir güvercin kanadýna takýlýp Gideceklerini son yolculuða… Koþtular peþinden, Yakalandýlar kalleþ ölüme Köhne bir evde. Yarýnlarda umut var mý hâlâ?’’ … diyerek sözlerime son vermek istiyorum. Yaþamýmýzdan barýþ eksik olmasýn, bunun için umarým toplumun her ferdi kendi üzerine düþen, fark eder, araþtýrýr ve çaba harcar. Aydýnlýk günler hepimizin olsun, mutlu kalýn, sevgiyle kalýn. Müþerref ÖZDAÞ
ÝzEdebiyat yazarý olarak seçeceðiniz yazýlarý kendi kiþisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluþturmak için burayý týklayýn.
|
|
![]() | Þiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleþtiri | Ýnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babýali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratýcý Yazarlýk | Katýlým | Ýletiþim | Yasallýk | Saklýlýk & Gizlilik | Yayýn Ýlkeleri | ÝzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Giriþi | |
Book Cover Zone
Premade Book Covers
ÝzEdebiyat bir Ýzlenim Yapým sitesidir. © Ýzlenim
Yapým, 2023 | © Müþerref ÖZDAÞ, 2023
ÝzEdebiyat'da yayýnlanan bütün yazýlar, telif haklarý yasalarýnca korunmaktadýr. Tümü yazarlarýnýn ya da telif hakký sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadýr. Yazarlarýn ya da telif hakký sahiplerinin izni olmaksýzýn sitede yer alan metinlerin -kýsa alýntý ve tanýtýmlar dýþýnda- herhangi bir biçimde basýlmasý/yayýnlanmasý kesinlikle yasaktýr. Ayrýntýlý bilgi icin Yasallýk bölümüne bkz. |