..E-posta: Þifre:
ÝzEdebiyat'a Üye Ol
Sýkça Sorulanlar
Þifrenizi mi unuttunuz?..
Ýnsanýn en iyi tarafý ürperebilmesidir. -Andre Gide
þiir
öykü
roman
deneme
eleþtiri
inceleme
bilimsel
yazarlar
Anasayfa
Son Eklenenler
Forumlar
Üyelik
Yazar Katýlýmý
Yazar Kütüphaneleri



Þu Anda Ne Yazýyorsunuz?
Ýnternet ve Yazarlýk
Yazarlýk Kaynaklarý
Yazma Süreci
Ýlk Roman
Kitap Yayýnlatmak
Yeni Bir Dünya Düþlemek
Niçin Yazýyorum?
Yazarlar Hakkýnda Her Þey
Ben Bir Yazarým!
Þu An Ne Okuyorsunuz?
Tüm baþlýklar  


 


 

 




Arama Motoru

ÝzEdebiyat > Eleþtiri > Sinema ve Televizyon > osman tatlý




14 Mayýs 2010
Üç Maymun / Film Eleþtirisi  
ÖDÜLLER, ÖVGÜLER BATILILAÞMAYA

osman tatlý


Batýlýlaþma ya da AB yolculuðun adý saný, içeriði tartýþýla dursun sanat dünyasýndaki hareketliliðin, kimliðinin, misyonunun, vizyonunun adýný koymak önemlidir. Çünkü aydýnlanmýþlarýn(!) farklý farklý tünellerden ýþýða doðru yürüyüþleri ve insanlarý bulunduklarý yere çaðýrmalarý sanatýn eðilimlerini çözümleþtirmeyi zorlaþtýrýyor. Böylece sanat dünyasýnda kutuplaþmalar artmaktadýr.


:DJFG:


Batýlýlaþma ya da AB yolculuðun adý saný, içeriði tartýþýla dursun sanat dünyasýndaki hareketliliðin, kimliðinin, misyonunun, vizyonunun adýný koymak önemlidir. Çünkü aydýnlanmýþlarýn(!) farklý farklý tünellerden ýþýða doðru yürüyüþleri ve insanlarý bulunduklarý yere çaðýrmalarý sanatýn eðilimlerini çözümleþtirmeyi zorlaþtýrýyor. Böylece sanat dünyasýnda kutuplaþmalar artmaktadýr. Kutuplaþmalar çoðalýnca sanattaki beðeniler ve tepkiler çok farklýlaþmaya baþlýyor. Beyaz beyaz olmaktan çýkýyor. Gerçi renkliliðin yaþanmasý gereken sanatta beyaz beyaz olarak kalmamalý belki ama deðerlerin yansýmasý olan sanatýn özgünlüðünü korunmasý gerekmektedir. En son taklit edilmesi gereken sanat olmalýdýr. Memleketin topraðý yabancý deðerlerle yoðrulmamalýdýr. Çünkü sanat toplumun bir parçasý olmalý olarak kalmalýdýr. Sanatýn topraðý ve suyu toplumun deðerlerini beslemelidir. Baþka yerlerden taþýmalý sularla sanat beslenmemelidir. Böylece toplum sanatýn aynasýyla yansýtýlmýþ olacaktýr.

Maalesef sanatýn yönünü köþe taþlarýný elinde bulunduranlar belirleyici olmaktadýrlar. Neyin sanat olup olmadýðý, sanatýn iþleyiþin neye göre nasýl olmasý gerektiðini köþe koltuklarda oturanlar karar vermektedir. Karar mekanizmasý birilerin elinde olunca toplumun istekleri çok dikkate alýnmamaktadýr. Dolaysýyla sanat çoðu kere toplumdan kopuk ve soyut ilerlemektedir. Hatta sanat toplumdan ne kadar çok uzaklaþýyorsa sanat kimliði kazanýr hale geliyor. Toplum beðenisi sanat olarak kabul görülmeyen bir nokta bulunuyoruz. Gerçi bu durum sanatýn rotasýný elinde bulunduranlarýnda çokta umurunda olduðu söylenemez…

Yedinci sanat sinemanýn, geniþ kitlelere ulaþmasý ve hitap etmesi, dar bir sýnýfa hitap eden, toplumun genelinden soyutlanmýþ olan diðer sanat dallarýna göre daha önemlilik kazanmaktadýr. Filmlerin; içeriði, üslubu, tarzý, yeniliði, özgünlüðü, taklidi, teknolojisi, temalarýyla ister bütün ister ayrý olarak ele alýnsa da yerel olmalýdýr. Bütün imkanlar kullanýlarak yerel bir yedici sanat oluþturulmalýdýr. Çalýþmalarýn da bu anlayýþla hazýrlanmasý gerekmektedir. Her yönetmen sinemaya kendi tarzýný yansýtabilir. Bu tarzýn özgün veya taklit üzerine kurulmasý da önemli deðildir. Önemli olan bu topraktan ve evrensel deðerlerden beslenmesidir. Böylece baþarýsý teknik imkânlarýn kullanma biçiminin yanýnda toplumu, toplumun parçasý bireyi, nesneyi ne kadar yansýttýðý önemlidir. Ödüller sadece teknik baþarýlarla sýnýrlý kalmamalýdýr. Eleþtirilerinde bu açýdan yeni açýlýmlarýn geliþtirmesine katký saðlamalýdýr. Ki sinemanýn yerelleþmesi hýz kazanabilsin. Yoksa batý eksenli temalarla batýya yaranma, batýdan ödül alma yarýþýna girilmemelidir.

Dolaysýyla yönetmenlerimizin ve senaristlerin kitleleri rahatlýkla kuþatan yedici sanatýn toplumun geliþmesine katký saðlayacak bir iþlev kazandýrmaya yönelik çalýþmalar yapmalýdýr. Bir zamanlar edebiyatta yaþanan sanat sanat içindir veya sanat toplum içindir ikilemini yaþamamalýdýr. Sinema gibi kitleye mal olmuþ bir sanatýn, toplumdan kopuk olarak ele almak bu topraklarda kök salmadan, kolayca unutulmaya neden olmak demektir…

Bu baðlamda deðerlendireceðimiz yönetmenlerden biri de Nuri Bilge Ceylan olacaktýr. Her filmiyle ödüllere koþmasýyla gündeme gelmeyi baþaran Ceylan’ýn tarzý üzerine çok þeyler söyleniyor. Tabii söylenenler bizim çalýþmamýzýn dýþýnda kalýyor. Biz özellikle son filmi Üç Maymun üzerinde duracaðýz. Film deðerlendirmelerimizde bir yönetmenin önceki filmlerinden yola çýkarak deðerlendirme yapmaktan çok filmin kendisi üzerinde durmayý tercih ettiðimiz Ceylan’ýn önceki filmleri üzerinde durmayacaðýz. Üç Maymun eksenli bir deðerlendirme yapmaya çalýþacaðýz.

Servet, muhalefet partisinin milletvekili adayý; ýssýz, karanlýk, yolun saðý solu aðaçlarla çevirili yolun yaðmurun etkisiyle þoförün görüþ mesafesi azaltýrken, þoförün yorgun ve uykulu oluþu da eklenince yolda yürüyen birine çarpar. Panik, korku ve heyecanla çarptýðý kiþi yanýna dahi gitmeden oradan uzaklaþýr. Soluðu þoförü Eyüp’ün yanýnda alýr. Ona maaþýnýn devamýnýn yanýnda, yüklü bir para teklifiyle suçu üstlenmesini ister. Daha rahat bir yaþam adýna Eyüp teklifi kabul eder. Dokuz ay hüküm giyer. Böylece büyük þehrin küçük dairesine sýkýþmýþ bir ailenin iç dünyasýna yolculuðumuz baþlýyor.

Ceylan, karakterlerine yakýn plan çekimlerinden ve karakterlerin daha çok dýþ görüntüleriyle ön plan almasý, karakterlerin kekemeliði andýran kýsa diyaloglarý, yakýn plan yüz ifadeleri, durgun duruþlarýyla ancak karakterlerin iç dünyasýna inme imkânýmýz olabiliyor. Ceylan, karakterlerin, ruh çözümlerini doðrudan vermeyi tercih etmeyen bir yönetmen. Psikolojik analizleri seyirciye býrakmayý tercih ediyor. Seyircisini yormayý, düþündürtmeyi seviyor. Dolaysýyla bizde dýþ görüntüler ve kopuk sahnelerle sonuçlar çýkarmaya, tanýmlar yapmaya çalýþacaðýz.

Eyüp’ün hapishaneye girmesiyle, ailenin fertleri arasýndaki iliþkinin düzeyini anlamamýz kolaylaþýyor. Uzaklýk iliþkilerin geldiði noktayý daha kolay gösterir. Uzaklýk, iliþkiye özlem, hasretlik duygularýný kattýðý gibi paylaþýmýn eksikliðinden de bireyin yaþantýsýnda bir boþluk oluþturur. Bu boþluk uzaktaki kiþiye daha çok anlam yüklediði gibi deðerini ve kavuþma isteðini artýrýr. Ancak kahramanlarýmýzda bu saydýklarýmýzýn hiçbiri yok. Uzaklýk sanki iliþkiye bir rahatlýk kazandýrmýþ.

Eyüp’le Hacer arasýnda geçmiþe dayanan ama ilk etapta anlamadýðýmýz sorunlar ve kopukluklar var. Genelde yapýlan yorumlarda ölen ikinci erkek çocuklarýna dayandýrýlsa da bir olayýn aile fertlerinin birbirine yabancýlaþmasý, dramatik bir yaþantýya sürüklenmeleri baþlý baþýna yeterli olmasa gerek. Sevgiyle birbirine baðlý ailenin fertleri baþlarýna bir felaket geldiðinde bireyler birbirine daha çok kenetlenir, hep beraber sorunu aþmaya çalýþýrlar. Birbirlerinin acýlarýný hafifletmenin yollarýný arar. Birbirlerinin deðerini daha çok bilmeyi öðrenirler. Sevginin olmadýðý ya da sevginin az olduðu ailelerde felaketler, bireyler arasýnda uçurumlar açar. Bireyler arasýndaki az olan paylaþýmda biter. Zamanla yabancýlaþmaya gidilir. Üç Maymun, geçmiþi bilinmeyen karakterler üzerine kurulduðundan, sadece geçmiþe dair ölen erkek çocuklarýnýn arada bir belirmesi yorumlarý bu noktaya kaymasýna neden oldu. Kanaatimce Üç Maymun’daki ailenin daðýlmasý salt bir ölen bir erkek çocuða baðlamak senaryonun yetersizliðini göstermek olur.

Ölen çocuklarýnýn korku filmi andýran sahnelerinin görüntüleri gayet baþarýlý olmasý, izleyicide unutulmayacak iz býrakmasý ve karakterlerin kederlendiði, çýkmaza girdiði anlarda belirmesi gözlerin ölen çocuða çevirmesine neden olmuþtur. Arada bir beliren ölmüþ çocuðu sembolize edilmesi, sanki çocuk hayatta olsaydý her þey farklý olurdu imajý verilmesi hata ve eksik bir yaklaþýmdýr. Ölen çocuðun sadece Eyüp ve Ýsmail görülmesi piþmanlýklarýný, tepkisizliklerini içlerine gömmeleri, suskunluklarýný, duymamazlýktan, görmemezlikten gelmenin rahatsýzlýðýn yansýmasý olarak algýlanmalýdýr. Hatta ölen çocuðun yarýn çýplak, ýslak oluþu çocuðun boðulduðu düþüncesi veriyor. Ailenin deniz kenarýnda pikniðe gitmiþte baþlarýna boðulma vakasý gelmiþte Eyüp ve Ýsmail olaydan kendilerini suçlu görülüyorlar. Ölen çocuðu Hacer’e görünmemesi olayda payýnýn olmadýðýný, kocasýný ve büyük oðlunu suçladýðý sonucu da çýkabilir.


Üniversite sýnavýný kazanamayan Ýsmail, bir an önce hayata atýlma derdine düþmüþtür. Arkadaþlarýn yönlendirmesiyle yapacaðýn iþlerin hayallerini kurmaya baþlamýþtýr bile. Ancak her zamanki gibi iþ kurabilmek için paraya ihtiyaç vardýr. Annesini Servet Bey’den para istemeye zorlar ancak annesi durumu kabullenmez. Ta ki Ýsmail’in yüzü gözü morluklarla eve gelene kadar. Hacer bir anne refleksiyle oðlunu serseri arkadaþlarýndan ve kötü yola düþmemesi adýna istemeye istemeye Servet Bey’den paraya istemeye razý olur. Servet Bey bu esnada seçimlerde baþarýsýz olmanýn getirdiði stresi yaþamakta. Can sýkýntýsý ve çevrenin dedikodusuyla ne yapacaðýný bilememenin çaresizliðiyle kývrýlmakta. Karþýsýnda bakýmlý, iki büklüm oturan, para istemenin zorluðu yüzüne yansýyan Hacer’den nasýl olduysa þehvi sinyaller alýr. Parayý alýp giden Hacer’in peþine takýlýr.

Ceylan, Eski Türk filmlerinde çok kullanýlan otobüs duraklarýndan kýz-kadýn alma ve eve atma sahnelerinden esinlenmiþ olacak ki Servet Bey, Hacer’i otobüs beklerken duraktan alýyor. Sonrasýnda ikisinin yatakta oynaþmalarýna tanýk oluyoruz. Servet ile Hacer hangi arada, nasýl oldu da iliþkiyi seviþme noktasýna taþýdýlar bilemiyoruz. Ceylan, bu kýsmý atlýyor. Kadýn erkek bir araya gelirse soluðu yatakta alýrlar anlayýþýyla hareket etmiþ olsa gerek. Haydi bir noktaya kadar Servet ile Hacer’in birlikteliðini anlayalým. Hacer bulanýmda, kocasýndan uzun süredir ayrý, Servet çapkýn olsun ama Hacer nasýl oluyor da Servet’ tutkuyla baðlanýyor bunu anlamakta insan zorlanýyor. Ceylan’ýn Türk filmlerin klasik repliðiyle Hacer’e sen benim kaderimsini söyletmeye iliþkiyi nasýl taþýdý anlamak zor. En azýndan yatak sahnesi dýþýnda ikili arasýndaki iliþkiyi ifade edecek bir iki sahne eklenebilirdi. Doðru ya kahramanlar dýþýnda kimseyi kameranýn açýsýna almayan Ceylan’ýn bu tür ayrýntýlarla uðraþmaya niyeti yok.

Olaylar birbirine baðlansýn diye durup dururken Ýsmail’in yüzünü gözünü morartan Ceylan’ýn aldatma, sadakatsizlik olsunda nasýl olursun hesabý içine girmiþ. Çünkü Hacer’den cinsellikte baþka bir beklentisi olmayan Servet’in -evli ve çocuðu var- metresi olmayý kabullenmesi ve metres olarak kalmayý tercih etmesi Hacer’i anlamayý zorlaþtýrýyor. Hacer’in evli bir kadýna göre cesurca davranýþlarý, korkusuzca ve rahat davranmasý biraz abartýlmýþtýr. Gerçekçi bir yaklaþým olmamýþtýr.

Ýsmail’in kusmasý eve gelip, gömleðini deðiþtirirken, annesinin ve Servet’in yatak odasýnda seslerini duymasý, kapý deliðinde bakýp, þüphelerini doðrulamasýna raðmen tepkisiz kalmasý, göz ucuyla ekmek býçaðýna bakmasýna raðmen, hýzla evden çýkýp, binanýn önünde pusuya yatmasý içerden kimin çýkaðýný beklemek, bizim genç insanýmýz yansýtmaktan uzaktýr. Elit sýnýf olsaydý bu tavýr normal karþýlanýrdý belki ama namus kavramýna bu kadar önem veren bir toplumun fertleri bu duruma para içinde olsa tepkisiz kalamaz…

Hacer’in yakalanmaktan son anda kurtuldum korkusu ve heyecaný olsa gerek, Ýsmail’in gömleðini deðiþtirdiðini bile fark etmedi. Ki kadýnlarýn bu tür konulardaki hassasiyeti herkesçe malumken Ceylan’ýn bu ayrýntýyý gözden kaçýrmasý önemli bir eksikliktir. Hele evde çamaþýrlarý yýkayan kadýnsa sonra gömleði fark etmemesi de ayrýca bir senaryo handikabýdýr. Ceylan, Ýsmail gördü görmemezliðe vurdu temasýna kilitlendiðinden bu basit ama önemli ayrýntýyý önemseyememiþ.

Ýsmail’in gömleðine deðinmiþken, kahramanlarýn film boyunca beyaz gömlek giydiðini söylemeden geçmeyelim. Ýsmail, Eyüp, Servet film boyunca beyaz gömlekle görüyoruz. Ceylan’ýn kirlenmiþ insanlara saflýðýný, temizliðini sembolü beyazýn giydirmesi anlamlýdýr.

Filmin sanatsal çerçevesinin yanýnda toplumsal deðerler açýsýndan da ele almak vardýr ki halk tarafýndan beðenilmeyen ama batýdan takdir ve ödüller alan Üç Maymun’u sýrrýný anlamakta kolaylaþtýracaktýr. Üç maymunun görmedim, duymadým, iþitmedim felsefesiyle yola çýkarak filmi kurgulayan Ceylan, Kurgunun temeline eþlerin sadakatsizliðini, aldatmayý yerleþtirerek tezini oluþturmuþ. Normalde üç maymunu izah etmenin en kolay yolu olarak görülebilir. Ama Ceylan’ýn yola çýkýþ merkezi yanlýþtýr. Eþlerin birbirini aldatmasý ve sadakasýzlýðý toplumun her kesiminde rastlanacak bir durumken, Üç Maymun rolünü alt sýnýfa senaryo etmek senaryonun en büyük eksiðidir. Çünkü bizim toplumlar ki namus kavramý için feda edebilecek bir kutsiyete sahipken, bir kocanýn ve oðlunun baþkasýyla aleni beraberliðini ne pahasýna olursa olsun göz yummayacaðýdýr. Elit sýnýflar bu aldatmayý görmemesi, duymamasý, iþitmemesi vurgularý normal olabilir, ancak alt ve orta sýnýflar için bunu düþünmek hayaldýr. Ceylan’ýn batý tarzý bir anlayýþla hareket etmesi, toplumdaki iliþki düzeyinin düþmesine, aldatmanýn normalleþtirme çabasýna bol bol ödüller verildiði düþüncesindeyim. Sosyal deðerleri parçalama, aile kavramýný alt üst eden bir filmin, bizim gibi toplumlardan çýkmasý batýllarý fazlasýyla memnun etmektedir. Üç Maymun, Sadakasýz gibi filmlerden hiçbir farký yoktur. Deðerlere saldýran, her þeyi normalleþtiren anlayýþlarla hazýrlanan filmler batýlýlar tarafýndan bir þekilde ödüllendirilmektedir. Sanat adý altýnda da baþarý abidesi olarak gösterilmektedirler. Daha baþarýlý filmler görmemezlikten gelinirken Üç Maymun gibi memleketine, toplumuna yabancý filmlere ödüller yaðmaktadýr. Buna sevinmeli, üzülmemeli mi bunu zaman gösterecektir.

Üç Maymun, sýradan bir kurguya sahiptir. Türk filmlerinde bolca kullanýlan kurgulara yer verilmiþtir. Zenginlerin iþlediði, fakir birine üstlenmesini saðlamak, geride kalan karýsýný veya kýzýna sahip olmalar, oðlunu kendi kötü iþleri için kullanmalar yabancýsý olmadýðýmýz temalardýr…

Bu toplumun üç maymun olmasýný isteyenler ve çabalayanlar yatakta karýnýn týrnaðýný dahi göstermeyecek kadar doðulu, kendisine gelince hard sex sahnelerinde seve seve oynayan kendisiyle ve toplumun deðerleriyle çeliþen insanlar yanýlgý dünyasý da yaþamaktadýrlar.

Resim tarzý efeklerin filme renk ve güzellik katsa da Ceylan, senaryoda ki talihsizliðini diðer filmlerde tekrar etmemesi ummak istesem de ödüllerin sarhoþluðuyla dolanýrken bunun mümkün olacaðýný sanmýyorum.

Osman Tatlý
osmantatli@gmail.com



Söyleyeceklerim var!

Bu yazýda yazanlara katýlýyor musunuz? Eklemek istediðiniz bir þey var mý? Katýlmadýðýnýz, beðenmediðiniz ya da düzeltilmesi gerekiyor diye düþündüðünüz bilgiler mi içeriyor?

Yazýlarý yorumlayabilmek için üye olmalýsýnýz. Neden mi? Ýnanýyoruz ki, yüreklerini ve düþüncelerini çekinmeden okurlarýna açan yazarlarýmýz, yazýlarý hakkýnda fikir yürütenlerle istediklerinde diyaloða geçebilmeliler.

Daha önceden kayýt olduysanýz, burayý týklayýn.


 


ÝzEdebiyat yazarý olarak seçeceðiniz yazýlarý kendi kiþisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluþturmak için burayý týklayýn.

Yazarýn sinema ve televizyon kümesinde bulunan diðer yazýlarý...
Ýklimler / Film Eleþtirisi
120 / Film Eleþtirisi
Neþeli Hayat
The Ýmam"ýn Savaþý Kiminle
Doldurmanýn Tadý Adýndan Deðil, Malzemesinden Anlaþýlýr
Türkiye Sinemasý ve Sinemada Algý
Þiddetin Yükselen Yeni Adý: Testere
Suskun Sinema Yazýlarý
Ýliþkilerde Ýklim Yapaylýðý
Duygusallýk Ama Nereye Kadar?

Yazarýn eleþtiri ana kümesinde bulunan diðer yazýlarý...
Edebiyat Fakültesinde Dergi Çýkarmak
Niþantaþý"nda Kitap Okumak Kedi, Köpeklere Kaldý
Batý Rüzgarý Doðu Rüzgarý
Kitabýn Hayata Yansýmasý ve Yabancýlaþma
Köþe Sultanlarý
Doðu Felsefesi ve Kiþisel Geliþim
Sanal Sohbet
Facebook Dindarlýðý
Dershaneler Ne Ýþ Yapar?

Yazarýn diðer ana kümelerde yazmýþ olduðu yazýlar...
Yalnýzlýk Sözleri I [Öykü]
Hayalim Yazar Olmak [Roman]
Hayalim Yazarlýk [Roman]
Okuyorum Ama Yazamýyorum? [Roman]
Yazar Kimliði [Deneme]
Aþk ve Cinsellik Ayrý Þeylerdir [Deneme]
Aþk Yolculuðu [Deneme]
Yazar Konularý Nereden Alýr [Deneme]
Ýslamda Kadýna Kýrbaç [Deneme]
Aþkýn Kölesi Olmak [Deneme]


osman tatlý kimdir?

okuyucu ile beraber yolculuk yapmak


yazardan son gelenler

yazarýn kütüphaneleri



 

 

 




| Þiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleþtiri | Ýnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babýali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratýcý Yazarlýk

| Katýlým | Ýletiþim | Yasallýk | Saklýlýk & Gizlilik | Yayýn Ýlkeleri | ÝzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Giriþi |

Custom & Premade Book Covers
Book Cover Zone
Premade Book Covers

ÝzEdebiyat bir Ýzlenim Yapým sitesidir. © Ýzlenim Yapým, 2024 | © osman tatlý, 2024
ÝzEdebiyat'da yayýnlanan bütün yazýlar, telif haklarý yasalarýnca korunmaktadýr. Tümü yazarlarýnýn ya da telif hakký sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadýr. Yazarlarýn ya da telif hakký sahiplerinin izni olmaksýzýn sitede yer alan metinlerin -kýsa alýntý ve tanýtýmlar dýþýnda- herhangi bir biçimde basýlmasý/yayýnlanmasý kesinlikle yasaktýr.
Ayrýntýlý bilgi icin Yasallýk bölümüne bkz.