Ýnsanlýðý tanýmak insanlarý teker teker tanýmaktan kolaydýr. -La Rochefoucauld |
|
||||||||||
|
I —Gidiyor musun? Ne çok þey saklamýyor gözleri. Gözler yalan söylemez ki… Söyler mi yoksa? Þimdiye kadar sevdiðini hiç söylemedi, deðil mi? Sen ona söyledin mi? Onu tanýmadan aðzýn kan kokuyordu. Ellerin de… Gözlerin kan çanaðý… Ve onu tanýdýn. O ses... Karanlýk semanýn gizemini taþýyordu geceden sana. Aðzýndan çýkan her sözcük, bir ananýn bebeðine söylediði ninni gibi geliyordu. Onu dinlemiyor, adeta sesinin gizeminde eriyip akýyordun. Hiçbir þey anlamadan, çok þey anlamýþçasýna… Ah o gözler… Bir bilinmezden bir bilinirliðe doðru yola çýkmanýn acemiliði… Bütün kentleri bir kentte toplama isteðiyle dolu acemi güzellik… Gözlerini kurtaramadýn gördün mü bak… Gözlerinden akan umutlar varlýðýný senden ona taþýmýþtý. Sen de kalanlarsa bir baþýna çocuktu. Oysa sen bir baþýna çocuk deðildin. Baþýn bire bin artmýþ, yüzün bir mücahidin heyecaný ile mutluluðu tanýmlayan bir bahar sabahý gibi ak pak deðil, doðanýn doðal yasalarý gereði oluþan bulanýk seldi (Bütün seller bulanýk mýydý?). Mutsuzluklar… Umutlarýn neonlarý yansýlayýþýndan doðan tedirginlikler… Günler uzun yaþam kýsa. Akþam olunca sabah, sabah olunca akþam olmak bilmiyor (Bilmez tabii, kim ne kadar biliyor ki…). Ona ulaþamazsan… Þu uzun yaþamý nasýl bitireceksin? Oysa zaman geçiyor, ne yapacaksan yapmalýsýn. Kalk ayaða… Ne oturmuyorsun? Kent yürüyor. Yürüyor kentler. Ülkeler oluþuyor bu birliktelikten. Kimi baðýmlý, kimi baðýmlý deðil. Onlar için baðýmlýlýk gerekli. Gelirler, bu ülkelerin insanlarýndan gelirler. Peki ya siz… Sizde birbirinize çýkar karþýlýðý bile olsa baðýmlýlýk var mý? Ya da kentler gibi birlikteliðiniz… Ve sevdin… Taparcasýna… Bir karþýlýk beklemeden… Neden? Gözlerinin neyi hecelediðini çýkarabildin mi? Gördüðün o gözler ölüme çabuk yaklaþtýran siyanür deðil de neydi? Oysa sen durmadan yeþilin tanýmýný yaptýn: Cennet yeþili, yosun yeþili, doðanýn doðal yeþili, yaprak yaprak denize düþmemiþ, ama deniz düþmüþ gözler… Bilmem daha ne yeþili… Sen adam olursun, ama hiçbir þeyi olmayan… Tutsak bir adam… Mahpushanesini birlikte taþýyan… Derken konuþulmadan ya da yetinmediðin kadar – zaten hiçbir þeyle yetinmezsin – kýsa süren, gereksiz denilebilir birliktelik. Bir gün ayrýlýyorsun o þehirden, duygularýna antibiyotik vererek. Ýki büklüm gözler, sekiz zikzak bel (Zikzaðýn hangi dilden olduðunu bilmiyorum. Sizin bildiðinizi de bilmiyorum.)… Ucuz ayrýlýklar, pahalý birleþmeler… Ýliklerine kadar sen ölüsün, O yaþýyor. Ona ulaþmak için önce komadan çýkmalý, sonra yaþamayý öðrenmelisin realist bir kiþi olarak. O gerçek, sen ütopik. Yürümez bu iliþki. Kaç mektup yolladýn? Ne oldu söyler misin? Yenilgi gururuna mý dokunuyor? Böylesine sevmek görülmemiþ, ama duyulmuþ. Masallarda yaþanan ulaþýlmaz âþýklar gibisin. Sen de sersem gibisin senden öncekiler gibi. Sonunda ayrýlýyorsun o þehirden peki sana ne dedi? —Gidiyor musun? O kadar… Ne sýradan, ne umursamaz bir soru. Sen bilirsin diyeceðim, ama senin de bir þey bildiðin yok ki… Senin gözlerin ýslak, beni yüreðim kanýyor. Sen mi seviyorsun, ben mi? Kahretsin…
ÝzEdebiyat yazarý olarak seçeceðiniz yazýlarý kendi kiþisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluþturmak için burayý týklayýn.
|
|
| Þiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleþtiri | Ýnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babýali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratýcý Yazarlýk | Katýlým | Ýletiþim | Yasallýk | Saklýlýk & Gizlilik | Yayýn Ýlkeleri | ÝzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Giriþi | |
Book Cover Zone
Premade Book Covers
ÝzEdebiyat bir Ýzlenim Yapým sitesidir. © Ýzlenim
Yapým, 2024 | © Osman AKTAÞ, 2024
ÝzEdebiyat'da yayýnlanan bütün yazýlar, telif haklarý yasalarýnca korunmaktadýr. Tümü yazarlarýnýn ya da telif hakký sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadýr. Yazarlarýn ya da telif hakký sahiplerinin izni olmaksýzýn sitede yer alan metinlerin -kýsa alýntý ve tanýtýmlar dýþýnda- herhangi bir biçimde basýlmasý/yayýnlanmasý kesinlikle yasaktýr. Ayrýntýlý bilgi icin Yasallýk bölümüne bkz. |