Mektubum sanýrým fazla uzun oldu, çünkü daha kýsa yazmak için yeterince vaktim yoktu. -Pascal |
|
||||||||||
|
Bu sabah iþyerimin camýnda kaldýrýmda uyuyan bir sokak adamý manzarasý var... Hiçkimseye aldýrmadan derin bir uykuya dalmýþtý. Baþýný yasladýðý çuvalýnda kuþtuyu yastýkdaki kadar rahat uyuyurdu. Onun kimseye aldýrdýðý yoktu, aslýnda insanlarda pek aldýrmýyorlarda, sadece sabah sabah bununda ne iþi var gibi çaktýrmadan bir bakýþ fýrlatýp, biraz uzanðýndan gidiyorlardý. Adamsa hiçkisenin farkýnda deðildi bile, habire daha rahat bir pozisyon alýyordu. O, kimseye aldýrmýyordu, þöyle beyninin içine süzülüp rüyalarýna konuk olsam, acaba rüyalarýnda gerçekte yaþadýklarýndan farklý ne yaþýyordu?... Telefonum çaldý ve ben iþimi yapmak için uzaklaþtým bu düþencelerimden. Telefonu kapattýðýmda ise o uyanmýþ ayakta birþeyler yapýyordu. Kaldýrýmda bir ýslaklýk gördüm, hayýr caným sokakta aleni çiþini yapmýþ olamazdý! Her halde bu kadar da delirmemiþti!.. Sonra farkettim ki, adamýn elinde bir pet þiþe elini ve yüzünü yýkýyordu. Temizlenmesede, temizlik bilincini yitirecek kadar delirmemiþti henüz. Üstelik pislikten renginin ne olduðu anlaþýlmayan bir havlu çýkardý çuvalýndan ve kurulandý. Bir sigara yaktý, öyle keyifli bir hali vardý ki... Adam tahminen 40 yaþlarýndaydý, hafif saçlarýnýn yan tarafý dökülmüþtü, saçlarý hala koyu kumraldý, fakat sýrtýnda öyle bir kambur vardý ki, sanki doksan yaþýndaydý. Dünyayý sýrtýnda taþýmaktan bu hale gelmiþ bir izlenim yaratýyordu. Biraz sonra çuvalýný sýrtýna atýp, aðzýnda sigarasýyla iþyeriminin olduðu yöne doðru karþýya geçti. Temizlik görevlilerinden bir tanesi bahçeyi suluyordu, durdu pet þiþelerini doldurdu, sigarasýndan derin bir nefes aldý. Kamburundan zor kaldýrdýðý baþýyla iþlerimin camlarýna baktý ve yoluna devam etti. Aklýma Freud'un bir lafý takýldý ardýndan; "Bizler gri ve grinin tonlarýyýz, beyaza yakýn olanlarýmýz ise çok azdýr" diyen. (laf aramýzda, ben beyaz olan birini hiç görmedim.)Nedense hiç birimiz deliliðimizi kabul etmeyiz. Bense ederim, haksýzlýðý uðrayýpta kýzdýðým zaman deliye dönerim, delirecek kadar düþünürüm, deli kitap okurum, deli þeyler yaparým, delice severim, deli özlerim mesela... Aslýnda bu delirmek fena birþey deðildir, dünyanýn iþlerinden uzaklaþtýrýr insaný. O, adamla aramýzda ki fark , o deli olduðunu bilir ve yaþar. Bizse inkar ede, akýllý gibi yaþadýðýmýzý sanýrýz. Hangimiz daha dürüstüz?.. Delilikten söz açmýþken, aklýma kimin söylediðini bilmediðim bir söz geldi: "Bu dünyada bir çocuklar, birde deliler mutludur." diyen. Çocukluk geldi geçti, insanýn deliresi geliyor, ne yalan söyleyeyim...
ÝzEdebiyat yazarý olarak seçeceðiniz yazýlarý kendi kiþisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluþturmak için burayý týklayýn.
|
|
| Þiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleþtiri | Ýnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babýali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratýcý Yazarlýk | Katýlým | Ýletiþim | Yasallýk | Saklýlýk & Gizlilik | Yayýn Ýlkeleri | ÝzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Giriþi | |
Book Cover Zone
Premade Book Covers
ÝzEdebiyat bir Ýzlenim Yapým sitesidir. © Ýzlenim
Yapým, 2024 | © Gülþen ÖZALTAN, 2024
ÝzEdebiyat'da yayýnlanan bütün yazýlar, telif haklarý yasalarýnca korunmaktadýr. Tümü yazarlarýnýn ya da telif hakký sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadýr. Yazarlarýn ya da telif hakký sahiplerinin izni olmaksýzýn sitede yer alan metinlerin -kýsa alýntý ve tanýtýmlar dýþýnda- herhangi bir biçimde basýlmasý/yayýnlanmasý kesinlikle yasaktýr. Ayrýntýlý bilgi icin Yasallýk bölümüne bkz. |