Bilgi sakalla ölçülmez. -Moliere |
|
||||||||||
|
Geçtiðimiz Salý günü konuðumuz Kýbrýs Türk Devlet Tiyatrolarý Sanatçýsý, tiyatro ve sinema oyuncusu Mehmet Samer idi. Mehmet Samer ile tiyatro ve sinema üzerine içten bir sohbet gerçekleþtirdik. Program o kadar akýcý ve seviyeli idi ki 50 dakikanýn nasýl geçtiðini anlayamadýk. Mehmet Samer, “Aslýnda Kahramanmaraþlý olduðunu, daha sonra ailesi ile birlikte Kýbrýs’a geldiðini” anlattý. Tiyatro sevgisi ve aþký daha ilkokul çaðlarýnda baþlamýþ. Kendi bölgelerinde kurulan HAS-DER, o yýllarda “Alaattin’in Sihirli Lambasý” adlý bir oyun oynayacakmýþ. Çocuklardan da bu rolü oynayabilecek birini arýyorlarmýþ. Tabii þans, ona gülmüþ. Bu rolü kendisine vermiþler. Ve bu oyunda görev almýþ. Bu iþ, o kadar çok hoþuna gitmiþ ki daha o zamanlar tiyatrocu olacaðýna dair kendi kendine söz vermiþ. Öyle ki lise yýllarýnda Turizm Bölümünde okumasýna raðmen tiyatrodan hiç vazgeçmemiþ. Bu yýllarda da okul tiyatrosunda görevler almýþ. Askerlik çaðýna gelince askere gitmiþ. Üniversite ise askerlikten sonra gülmüþ kendine. Askerlik bittikten sonra Yakýn Doðu Üniversitesi Sahne Sanatlarýnýn sýnavlarýna girmiþ ve baþarýlý olmuþ. Bundan sonra resmen tiyatro hayatý baþlamýþ. Mezun olduktan hemen sonra, Kýbrýs Türk Devlet Tiyatrolarý oyuncusu Nergül Tuncay “Harikalar Mutfaðý” adlý bir oyunun yönetmenliði için görevlendirilmiþ. O da Mehmet Samer’i arayarak bu oyunda görev almasýný istemiþ. Devlet Tiyatrolarý Müdürü ile görüþerek önce hizmet alýmý ile oyuna baþlamýþ. Baþarýlý olmasýndan dolayý Devlet Tiyatrolarý’na sözleþmeli eleman olarak alýnmýþ. 7 yýldýr da burada görev yapýyor. Birçok oyunda görev almýþ. Bu sezon yine bir çocuk oyunuyla baþlýyorlar. Oyunun adý:“Otobüs Duraðýnda Üç Bencil” 15 bin minik seyirciye ulaþmayý hedefliyorlar. Oyun “Birlikte hareket etmenin iyi olduðu” mesajýný veriyormuþ. Mehmet Samer “Çocuklara tiyatro izletmenin çok yararlý olduðunu” belirterek þunlarý söylüyor: “Çocuklar, izledikleri oyunlarý hiç unutmuyorlar. Oyunun verdiði mesaj, yýllarca onlarda etkili oluyor. Bu çocuklara özgüven saðlýyor. Ben, yapabilirim diye düþünüyor. Yeter ki verilen mesaj doðru verilsin, iyi verilsin.” Samer, “Dramanýn eðitimde olmasý gerektiðini, öðrencilere küçük yaþlarda tiyatro eðitiminin verilmesi gerektiðini, böyle olursa kendilerini daha iyi hissedeceklerini, toplum içinde nasýl davranacaklarýný öðreneceklerini” belirtiyor. Devam ederek “Çocuklarla çalýþmanýn farklý bir yöntemi vardýr. O nedenle uzman kiþilerle çalýþýlmasý gerekir. Tiyatroyu bilen ve o eðitimi alan kiþilerle çalýþýlýrsa baþarý artar” diyor. “Devlet tiyatrolarýnda yönetmen sýkýntýsý olduðunu, yönetmene ve hatta birkaç yönetmene ihtiyaç olduðunu” belirtiyor. “Yönetmen olmayýnca oyun çýkarmada zorluk yaþanýyor.” diyor Kýbrýs Türk Devlet Tiyatrolarý olarak birkaç kez Konya’ya festivale gittiklerini, orada KKTC’yi en iyi þekilde temsil ettiklerini ve oynadýklarý oyunun izleyenler tarafýndan çok beðenildiðini dile getiriyor. Devam ediyor: “Festivallere sýk sýk katýlmamýz lazým. Sesimizi oralarda duyurmamýz lazým. Sanatla KKTC’yi daha iyi tanýtabilir ve daha iyi yerlere getirebiliriz. Ülkelerin tanýtýmýnda sanatýn önemi yadsýnamaz. Gittiðimiz yerde bize KKTC neresi? Öyle bir yer var mý diye soranlar oluyor. Yani Türkiye’de bile bunu soruyorlarsa bu, kendimizi yeteri kadar tanýtamýyoruz demektir. Oyunumuzu izleyenler þaþýrýyor. Kýbrýs’ta böyle oyunlar çýkýyor mu diye soruyorlar. O zaman sanata daha çok önem vermemiz gerekiyor diye düþünüyorum.” “Seyirci bazen acýmasýz olabilir. Bu dünyanýn her yerinde böyledir. Sizi eleþtirir. Kusurlarýnýzý dile getirir. Bu, sizi daha iyi olmaya sevk etmelidir. Seyirci oyunu beðenirse ayakta alkýþlýyor. Bu yapýlan icraata baðlý. Seyirci, bizi her zaman takdir ediyor. Biliyorsunuz, þu an bir salonumuz yok. Yýllar önce yanmýþ. Ama biz bunu bahane etmiyoruz. Oyunlarýmýzý mutlaka seyirci ile buluþturuyoruz. Ýþimizi en iyi þekilde yapýyoruz. Ama salon olmayýnca seyirci demorolize oluyor. Bunun ortadan kalkmasý için salonun bir an önce yapýlmasý gerekiyor. Savaþtan çýkan ülkeler bile ilk iþ olarak tiyatro salonlarýný yapýyorlar. Kültür ve sanatla büyümek gerek. Sanata önem veren ülkeler mutlaka kalkýnýyor. Bizim de böyle olmamýz lazým. Sanata ve kültüre önem vermek zorundayýz.” Mehmet Samer, sinema filmlerinde ve bazý dizilerde de rol almýþ: “Halam Geldi”, “Geniþ Aile” sinema filmlerinde ve “Galip Derviþ” adlý bir TV dizisinde görev almýþ. Yakýnda Kýbrýs’ta çekilmesi düþünülen “Hababam Sýnýfý” adlý filmde de rol alacakmýþ. KKTC’nin doðal bir film platformu olduðunu, doðanýn, denizin, tarihin buna çok elveriþli olduðunu ve burasýnýn bir sinema cenneti yapýlabileceðini, bu sayede de ülkenin adýnýn bütün dünyada duyulacaðýný söylüyor. Kýbrýs’ta telif yasasýnýn olmayýþýndan dolayý oyun seçmekte zorlandýklarýný bu nedenle kendilerinin oyun yazmaya yöneldiklerini belirtiyor. “Her oyun bizim için ayrý bir heyecandýr. Ben, her oyunda ayný heyecaný yaþýyorum. Her defasýnda baþaramayacaðým korkusunu yaþýyorum. Bu nedenle oyuna daha fazla ve daha ciddi sarýlýyorum. Mutlaka her rolümü önemsiyorum.” diyor. Son olarak “Sanata mutlaka önem verilmesini” belirterek “Sanatýn bir üst dereceye çýkarýlmasý demek devletin de büyümesi, kalkýnmasý demektir. Sanata ve sanatçýya önem verilirse ülkenin adý da o kadar duyulur. Tanýtýmý yapýlýr. Gençlerimiz, tiyatroyu sevsinler. Hayallerinin peþinden koþsunlar. Gelsinler, bize baþvursunlar. Biz, her türlü desteðe ve yardýma hazýrýz. Deneyimlerimizi, bilgilerimizi onlarla paylaþmaya hazýrýz. Gerek kostüm, gerek malzeme, iþte ne gerekiyorsa yardýmcý olmaya hazýrýz. Onlarý sýnavlara hazýrlamaya hazýrýz. Yeter ki istesinler... Biz yanlarýndayýz…” diyor.
ÝzEdebiyat yazarý olarak seçeceðiniz yazýlarý kendi kiþisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluþturmak için burayý týklayýn.
|
|
| Þiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleþtiri | Ýnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babýali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratýcý Yazarlýk | Katýlým | Ýletiþim | Yasallýk | Saklýlýk & Gizlilik | Yayýn Ýlkeleri | ÝzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Giriþi | |
Book Cover Zone
Premade Book Covers
ÝzEdebiyat bir Ýzlenim Yapým sitesidir. © Ýzlenim
Yapým, 2024 | © Hakan Yozcu, 2024
ÝzEdebiyat'da yayýnlanan bütün yazýlar, telif haklarý yasalarýnca korunmaktadýr. Tümü yazarlarýnýn ya da telif hakký sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadýr. Yazarlarýn ya da telif hakký sahiplerinin izni olmaksýzýn sitede yer alan metinlerin -kýsa alýntý ve tanýtýmlar dýþýnda- herhangi bir biçimde basýlmasý/yayýnlanmasý kesinlikle yasaktýr. Ayrýntýlý bilgi icin Yasallýk bölümüne bkz. |