Zamaný gelen bir düþüncenin gücüne hiçbir ordu karþý koyamaz. -Victor Hugo |
|
||||||||||
|
Ýnsanlar neden kendilerini acýndýrarak diðerlerinin duygularýný sömürmek yolunda yürümekten vazgeçmiyorlar? Ben bu yazýmý sizlere sunmaya baþlarken þu iki þeyin altýný çizmek istiyorum sevgili okurlarým. Ben bana acýyarak bakýlmasýndan oldum olasý hoþnut olmayan bir insaným birde hayatta kaldýðým süre içerisinde kendimi acýndýrmaktan her daim uzak kaldým. Uzak kalmaya da devam edeceðim. Bana acýyarak bakan insanlara kýzýp sinirimi belli ettiðim zaman benim adýmý nanköre çýkarmakta bir an olsun gecikmiyor insanlar. Beni istedikleri gibi yargýlasýnlar fakat bana bir acizmiþim gibi davranmasýnlar. Benim insanlardan istediðim tek þey budur. Ben nasýl saygý duymayý biliyorsam onlarýnda benim düþüncelerimi saygý ile karþýlamalarýný bekliyorum. Kendini acýndýran, güç olarak deðil ama akýl olarak zavallý olanlara da fýrsat verilmesin. Umarým bu yazýmla anlatmak istediðim ne varsa anlatmayý baþarabilirim. Deðerli Okurlarým, bu yazýmý kaleme alýrken bir edepsizlik edip hiç kimsenin kalbini kýrmak istemiyorum. Fakat kýrýlmayý hak eden insanlarýn da görmezden gelinmesi duygularý sömürülen insanlara biraz haksýzlýk olur. Ben bu yazýmý aniden kaleme almaya karar verdim. Ýnsanlarýn kendilerini acýndýrýp duygu sömürüsünde bulunmalarý benim hayatým boyunca nefret ettiðim þeylerden bir tanesidir. O kan emici insanlar yüzünden kendi halinde olanlarýn da suçlanmasý yapmadýklarý þeylerle itham edilmeleri beni baya bir rahatsýz etmektedir. Çünkü bahsetmekte olduðum ithamlar benimde baþýma gelmiþtir. O yüzden ben bu konuda duygularýmý kaleme alýp özellikle biz körler hakkýndaki düþüncelerin olumlu yöne deðiþmesi konusunda büyük bir fayda saðlamak istiyorum. Ben bunlarý yazýp anlatmazsam bizim üzerimizde yapmadýklarýmýz ve yapmaktan iðrendiðimiz konularýn suçlamalarý ve bu suçlamalarýn üzerimizde býrakmakta olduðu derin izlerin ve temizlenmesi bi hayli güç olan lekelerin temizlenmesi nerede ise imkansýz bir hal alacaktýr. Bu imkansýzlýklarýn yok edilip son bulmasý için ben elimden geldiðince duygularýmý kaleme alýp özellikle engelliler hakkýndaki yanlýþ ve olumsuz düþüncelerin kafalardan silinmesi için büyük bir adým atmaya karar verdim. Kendini acýndýrmakla bizleri lekeleyenlerin yaptýklarýnýn tüm engellilere mal edilmemesi için yapabildiðim kadarýyla gayret göstermekteyim. Ben bahsettiklerimi anlatma zahmetine girmezsem adýmýzý kullanarak insanlarýn duygularýný sömürenlerin, üzerimize yüklemiþ olduklarý yük taþýnmasý imkansýz bir hal alacaktýr. Bu imkansýzlýðýn yok edilip bitirilmesi için hiçbir fedakarlýktan kaçýnýlmayacaktýr. Sizlere baþýma gelen birkaç olaydan bahsetme gereði hissettim. Bu olaylarý okuyanlar bu adam nasýl bir insan kendini küçük düþürme meraklýsý imiþ düþüncesine kapýlabilir ama bu iþ öyle deðil. Baþýma gelen bu olaylarý anlatýyorum ki insanlar biz engelliler hakkýnda düþünürken iki kez düþünsün, ona göre yorumlarýný yapsýnlar. Ýþin görünmeyen yüzünü gösterebilmek için yazýyorum. Etraflarýný görmek istedikleri gibi görmesinler. Ben bir gün Antalya'dan Seydiþehir'e geldim. Köyün otobüsünü kaçýrdýðým için bir otelde kalmak zorunda kaldým. Otogardan servis þoförü beni bir otele götürdü, otelin sahibine benim memur olduðumu söylemeden bu adamýn çok parasý var, paradan yana sýkýntýnýz olmasýn. diyerek beni orada býrakýp gitti. Otelin dýþýnda sigara içiyor bir yandan da otelin sahibi ile muhabbet ediyorduk. Adama nereli olduðunu sordum ve arkadaþýmýn köylüsü olduðunu ve arkadaþýmý tanýyýp tanýmadýðýný sorduktan sonra adam derin bir nefes aldý ve bana þu sözleri söyledi. ''Sen o adamýn adýný vermemiþ olsa idin seni dilenci sanmaya devam edecektim içimi rahatlattýn kardeþim.'' dedi. Ben de þu soruyu sorma ihtiyacý hissettim.'' Her gördüðün körü dilencimi sanýyorsun sen be aðabey? Bak þu giyime þu tipe! Bu tipte dilenci tipi var mý?'' dedim ve þöyle devam ettim. ''Bir insaný kendi kafanda yargýlamadan önce bir sor öðren, ne iþ yaptýðýný ve kararýný ondan sonra ver. Elinde baston gördüðün her köründe dilenci olmadýðýný öðrenmiþ olursun'' dedim. Muhabbetimize devam ettik. Yatma zamaný geldiði zaman otel sahibini evine gönderemedim. Adam o gece benim yanýmda kaldý. Sabah kahvaltýmý eli ile hazýrladý. Ne kadar ben her iþimi kendim yaparým desem de yardým etmekten vazgeçmedi. Sen bana emanetsin diyerek gideceðim saate kadar benim yanýmda kaldý. Baþýma gelen bir çok olay var. Ýnsanlarýn hakkýmda yanlýþ düþüncelere sahip olarak bana yaklaþtýklarý farklý bir olayý Ankara'da yaþadým. Ankara'da baþýma gelen olay öðrencilik yýllarýmda gerçekleþti. Ders çýkýþlarýnda Kýzýlay Meydaný'nda ýslak mendil yara bandý vb. þeyler satýyordum. Vatandaþýn bir tanesi yanýma gelerek elime bir lira tutuþturdu. Bende mendil uzattým. ''Ýstemez.''deyince þu cevabý yapýþtýrdým. ''Sen benim malýmý alacaksan bana paraný ver. Almayacaksan benim senin parana ihtiyacým yok. Ben bu iþi kendimi acýndýrmak veya dilenmek için yapmýyorum. Öðrenciyim, harçlýðýmý çýkarmak için yapýyorum.'' diyerek adamý yanýmdan uzaklaþtýrdým. Seydiþehir'de baþýma gelen olay ise þu þekilde geliþti. Konya'dan Seydiþehir'e gittim. Köy otobüslerinin ve ilçeden Konya'ya giden otobüs firmalarýnýn servislerinin kalktýðý mekanda bir firma sahibine lokanta sordum. Yemek yiyeceðimi söyledim. Adam hemen yakýndaki lokantaya soktu ve ''Bu adama benden bir yemek yedirin.'' dedi. Adama bir çýkýþým oldu. ''Kardeþim ben sana lokanta sordum, benim aç karnýmý doyur demedim.'' cevabýný verdim. ''Senin parana ihtiyacým yok! Ben memurum.'' dedim. Adamý bir þekilde gönderdim. Yani anlatmak istediðim bazý duygu sömürücüler yüzünden bizim adýmýzda lekeleniyor. Ýnsanlara þunu anlatmak için yazýyorum bu yazýyý: Her gördüðünüz engelliye ''Vah ' Bu nasýl þöyle yapýyor? Nasýl böyle yapýyor?'' diyerek bakmayýn. Merhametinizi kendinize saklayýn. Biz körler ve diðer engellilerin acýnacak hiçbir durumu yoktur. Kendini acýndýran cami önlerinde parklarda vb. yerlerde dilenen insanlardan ayrýca nefret ediyorum. Neden Allah'tan deðil de kuldan istiyorsun kardeþim? Sen çalýþabilecek kuvvettesin. Özellikle cami önüne geliyor.Milletin cuma namazýndan çýkýþýný bekliyor. Ondan sonra baþlýyor Allah rýzasý için dilenmeye. Ben de insanlara her zaman '' Vermeyin!'' diyorum. Bu tür insanlara siz acýyýp verdikçe çalýþmanýn ç'sinin yanýndan geçmeyi bile düþünmüyorlar. Burada aklýma izlemiþ olduðum bir Kemal SUNAL klasiði olan ''Korkusuz Korkak'' filminden bir örnek vermek geldi. Ýki tane sahtekar birisi kör birisi topal kýlýðýnda dilenip insanlarý sövüþlerken Kemal SUNAL ikisine de elindeki bombayý göstererek ikisinin sahtekarlýklarýný ortaya çýkarýyor. Yani Kemal SUNAL bu filminde sahtekarlýkla bir yere varýlmayacaðýný anlatýyor. Ekmeklerini helal yoldan kazanmak dururken yalanla dolanla iþ yapýlmamasý gerektiði anlatýlýyor bu güzel filmde. Bizleri örnek almak yerine bizleri bitirmek için çaba gösteriyor bu yalancý sahtekarlar. Fýrsatçýlarýn ekmeðine yað sürülmemesi gerekmektedir. Bir cuma namazý çýkýþýnda baþýma bir olay geldi. Elimde baston komþumu bekliyorum. Adamýn bir tanesi elime 1 TL tutuþturmasýn mý! O anda kan beynime sýçrayýverdi ama komþum ''Kýzma at camiye toplanan yardým kutusuna.'' dedi ve beni sakinleþtirdi. Ona da söyledim. ''Bu insanlar etraflarýnda gördükleri her bastonlu köre dilenci muamelesi yapmak zorunda mý? Bunlara bu hakký kim veriyor?'' dedim ve þu cevabý aldým: ''Onlar bir nevi merhamet duygularý ile hareket ediyorlar.''. Ben istemiyorum kardeþim! Ben acýnacak bir insan deðilim! Allah'ýn izni ile elim ekmek tutuyor, körlere hatta engelli olan hiçbir insana acýmayýn, siz insanlara acýrsanýz acýnacak bir hale düþersiniz. Ýnsanlarý sömüren kan emicilere de þunu söylüyorum: Allah'ýn yarattýðý kuldan istemeyin. Allah'tan isteyin ne istiyorsanýz. Kendinizi acýndýrarak tembellik yapmayýn, bedavacýlýða soyunmayýn, ben bir kör olarak nasýl sabahýn 7.30'unda kalkýp ekmeðimin peþinde koþuyorsam helalinden evimin rýzkýný kazanýyorsam sizlerde bunu yapýn, insanlarýn duygularýný sömürmeyin. Cami önleri vb. yerleri mesken edinip dilenmeyin, adam gibi çalýþýn. Helalinden girsin kursaðýnýza kazandýðýnýz para. Sanmayýn ki kolay yoldan elinize geçirmiþ olduðunuz paradan bir hayýr bulursunuz. Diðer vatandaþlardan da isteðim hiçbir insana acýmayýn. Yoksa sizler bir gün acýnacak bir hale düþersiniz. Düþtüðünüz zaman elinizden tutup kaldýran olmaz. Gelen vurur giden vurur. Önüne gelenin þamar oðlaný olmak istemiyorsanýz önünüze bakarak yürümeye devam edin. Nerede kendini acýndýrmakla meþgul olan bir insan görürseniz ona acýmak ahlanýp vahlanmak yerine olabildiðince oradan uzaklaþmaya bakýn. Sizin o fýrsatçýlara iyilik adý altýnda yapmýþ olduðunuz her þeyin sizlere bir gün gelip birer kötülük olarak döneceðini aklýnýzdan çýkarmayýn. Býrakýn yarattýðý kuluna Allah acýsýn. Her önünüze çýkan sakallýyý dedeniz sanmayýn. Ben kendi adýma þu son cümleyi yazmadan geçemeyeceðim. Özellikle bu cümlemi etrafýný görmek istedikleri gibi görenlere yazýyorum. Bizler görmüyoruz, düþeriz, düþtüðümüz yerden kendi çabamýzla kalkmasýný da biliriz. Evelallah kimsenin acýmasýna ihtiyacýmýz yoktur, olmayacaktýr. Bir engelliye acýyarak bakanlar ilk önce kendi halinize acýyýn, sonra etrafýnýzda acýnacak bir hal olup olmadýðýna bakýn. Kendini acýndýran fýrsatçýlara da oyuncak olmayýn.
ÝzEdebiyat yazarý olarak seçeceðiniz yazýlarý kendi kiþisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluþturmak için burayý týklayýn.
|
|
| Þiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleþtiri | Ýnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babýali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratýcý Yazarlýk | Katýlým | Ýletiþim | Yasallýk | Saklýlýk & Gizlilik | Yayýn Ýlkeleri | ÝzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Giriþi | |
Book Cover Zone
Premade Book Covers
ÝzEdebiyat bir Ýzlenim Yapým sitesidir. © Ýzlenim
Yapým, 2024 | © Hüseyin Ýbiþ, 2024
ÝzEdebiyat'da yayýnlanan bütün yazýlar, telif haklarý yasalarýnca korunmaktadýr. Tümü yazarlarýnýn ya da telif hakký sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadýr. Yazarlarýn ya da telif hakký sahiplerinin izni olmaksýzýn sitede yer alan metinlerin -kýsa alýntý ve tanýtýmlar dýþýnda- herhangi bir biçimde basýlmasý/yayýnlanmasý kesinlikle yasaktýr. Ayrýntýlý bilgi icin Yasallýk bölümüne bkz. |