Yaþam kýsa, sanat uzun, fýrsat aceleci, deney aldatýcýdýr. -Hippokrates |
|
||||||||||
|
Tarihte baþýmýza musallat olan milletlerin baþýnda Ruslar gelmektedir. Ruslarla hemen hemen her zamanda ve mekânda karþý karþýya gelmiþiz. Sürekli gözleri topraklarýmýzda olmuþtur Ruslarýn… Ruslarla yaptýðýmýz amansýz savaþlarda yenildiðimiz de olmuþtur yendiðimiz de… Fakat zaferlerimizin sayýsý hezimetlerimizden çok fazladýr. Günümüzde Köprübaþý ilçesinin Harmantepe Yaylasý’ndaki þehitlik, Türk-Rus savaþlarýna þahitlik etmektedir. Bu þehitlikteki eski bir levha bu mücadeleyi þöyle anlatýyor: “26 Haziran 1916’da Türk kuvvetleri hücuma geçerek Aðaçbaþý Yaylasýndaki Rus kuvvetlerini Soðuksu’ya çekilmeye mecbur etti. 29 Haziran 1916’da Harmantepe Kabanbaþý hattýnda 36 saat süren muharebelerde 60. alayýmýz topçu atýþý ve süngü hücumu ile Rus kuvvetlerini periþan ederek Avulota kadar püskürttü. Bu çatýþmalarda 60. Alay 7 zabýt, 150 nefer zayiat verdi. 15 Temmuzda Bayburt Ruslar tarafýndan iþgal edildiði için Türk kuvvetlerine geri çekilme emri verildi. Türk kuvvetleri Harmantepe’yi þehit Bayram Çavuþ ve arkadaþlarýna emanet ederek çekilirken tepeyi Bayramtepe olarak selamladýlar.” Burada ifade edilenlerden öðrendiðimize göre bu tepede tüyler ürpertici savaþlar olmuþtur. Kuþ uçmaz, kervan geçmez bu daðlarda askerlerin naralarý yeri göðü tutmuþtur. Vatanýmýza tasallut eden Ruslar, Türk askerinin gösterdiði mücadele azmi ve ölme hevesi karþýsýnda küçük dillerini yutmuþlardýr. Zira onlarda vatan sevgisinden ziyade maddiyat ve paranýn hükmü geçerlidir. Oysa Türklerde vatan sevgisi her þeyin üzerinde bir deðerdir. Vaktiyle Harmantepe Þehitleri’nin destanlaþan mücadelesini “Harmantepe Þehitlerine” adlý þiirimde þöyle dile getirerek manevi sorumluluðumu bir nebze de olsa üzerimden atmýþtým: “Daðlarýn kucaðýnda uyuyan yiðit erler Mübarek kanýnýzla vatanlaþtý bu yerler Harmantepe þahittir þaþalý zaferine Ne dünyalar sýðdýrdýn gözlerinin ferine Bir elde kutsal kitap öbür elinde kýlýç Mukaddesattan aldýn savaþacak onca güç Hilalin hatýrýna canýnýzdan geçtiniz Hayat karþýlýðýnda sonsuzluðu seçtiniz Teslim olurken Hakk’a kýrpmadýn gözlerini Altýn yaldýzla yazsak mübarek sözlerini Sonsuzluða kanatlan yüce dað baþlarýnda Acý var annelerin süzülen yaþlarýnda Rüzgâr hatýran için gece gün söyler aðýt Þehidim efkârlanma, arþa gülücük daðýt Bu ýssýz tepelerde sevdiklerinden ýrak Düþlerini zamanýn saðanaðýna býrak Alýr mý mermer taþlar teninin ateþini? Çoktandýr arþ-ý âlâ görmedi bir eþini” Vatan için canlarýný ortaya koyan, sað kalýnca gazi, ölünce þehit olan kahraman insanlar sayesinde bizim oldu bu topraklar… Vatanýmýzda gözü olanlar her türlü hileyi denediler cennet vatanýmýza konmak için. Fakat zor zamanlarda bir ve beraber olan milletimiz bu þer odaklarýna geçit vermedi hiçbir zaman. Her seferinde imanýyla, irfanýyla ve destanlaþan mücadeleleriyle püskürttüler hain düþmanlarý. Hangi milliyetten olursa olsun hepsine karþý tek yürek ve tek yumruk oldular. Köle gibi yaþamaktansa, izzetini kaybetmektense ölmeyi tercih ettiler. Düþmanlarýn; kadýnýmýza, kýzýmýza, bayraðýmýza, mukaddesatýmýza el ve dil uzatmalarýna müsaade etmediler. Biri ölünce öbürü, kalan boþluðu seve seve doldurdu. Zira onlar Hüseyin Nihal Atsýz’ýn aþaðýdaki dörtlüðünde tarif ettiði kahramanlardý: “ Kahramanlýk ne yalnýz bir yükseliþ demektir, Ne de yýldýzlar gibi parlayýp sönmektir. Ölmezliði düþünmek boþuna bir emektir; Kahramanlýk; saldýrýp bir daha dönmemektir.” Þerefli Türk tarihi Türk’ün vataný, iffeti ve namusu için neler yapabileceði gösteren ibret dolu örneklerle doludur. Bu örnekler imanýn ve mücadele ruhunun nelere kadir olduðunu göstermektedir. Savaþa katýlmak ölüm beratýný kolunun altýna koymayý da zorunlu kýlýyordu. Zira “gitmek var dönmek yok” sözü en çok savaþlar için geçerli olan bir ifadeydi. Nice insanýmýz gidip de dönememiþtir yuvasýna. Bebeler yetim kalmýþtýr, eþler dul olarak devam ettirmiþtir geri kalan hayatlarýný. Hatta gidenlerin naaþlarý bile geri dönmemiþtir. Bizler dedemin babasýnýn mezarýný bilmiyoruz. O da Birinci Dünya Harbi yýllarýnda askere alýnmýþ, bir daha geri dönmemiþtir. Hemen her ailede buna benzer gerçek hayat öyküleri vardýr. Ne mutlu vatan aþkýyla cepheye koþup yüce Allah’ýn üstün kýldýðý þehitlik mertebesine eriþenlere… Hayatýmýz bir þekilde sona erecek, hepimiz bu fani hayattan çekileceðiz. Kimileri ibadetlerini hakkýyla yerine getirdiði için galip dönecek geriye, kimileri de dünyanýn þatafatýna aldandýðý için amel heybesinde bir þey götüremeyecek Hak’ýn huzuruna… Onlar da þüphesiz ki maðlup ayrýlacaktýr dünya denen imtihan sahasýndan. Rabbimiz þehitleri öve öve bitiremiyor. Onlara özel bir muamelede bulunacaðýný ayetlerinde zikrediyor. Þu ayet her þeyi ortaya koyacak açýklýktadýr: “Allah yolunda hicret edip öldürülen veya ölenlere gelince muhakkak Allah, onlarý güzel bir rýzýkla rýzýklandýracaktýr. Þüphesiz Allah, rýzýk verenlerin en hayýrlýsýdýr. Ancak (savaþ) sizleri birbirinizle denemesi içindir. Allah yolunda öldürülenlerin ise; kesin olarak (Allah) amellerini giderip-boþa çýkarmaz.” (Hac Suresi, 58) Her dönemde iman ve küfür vardý, bugün de var, yarýn da olacaktýr. Bu içerde ve dýþarýda da aynýdýr. Uluslararasý arenada dostumuz az, düþmanýmýz çoktur. Gerçi ülkelerarasý iliþkilerde salt dostluklar yoktur, çýkar iliþkileri vardýr. Ötesi yalan ve hileden ibarettir. Sözlerimi bitirirken, tenha tepelerde ve dað yamaçlarýnda ölerek þehitlik mertebesine yükselen Harmantepe Þehitlerini bir kere daha rahmet, minnet ve saygýyla anýyorum. Onlar için yazdýðým þiirimin son bölümünü dikkatinize sunmak istiyorum. Ruhlarý þad olsun. “Ey daðlarý inleten gür sedalý askerim!... Tecelli eyler sana rahman, rahim, hak, kerim Ey ufkun ötesinde huzura eren yiðit!... Nöbette bekleyenler olmak istiyor þehit Ey umudun çaðrýsý, hakikatin gür sesi!... Gökte yankýlanacak zaferinin bestesi Dönmediler geriye önden giden atlýlar Bu dünyada çilekeþ, orda saltanatlýlar Silah kuþanan erler söylüyor türkünüzü Yaþatýyor bu millet mukaddes ülkünüzü Ölüm size yakýþtý bir gülün kucaðýnda Kanla destan yazdýnýz peygamber ocaðýnda”
ÝzEdebiyat yazarý olarak seçeceðiniz yazýlarý kendi kiþisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluþturmak için burayý týklayýn.
|
|
| Þiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleþtiri | Ýnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babýali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratýcý Yazarlýk | Katýlým | Ýletiþim | Yasallýk | Saklýlýk & Gizlilik | Yayýn Ýlkeleri | ÝzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Giriþi | |
Book Cover Zone
Premade Book Covers
ÝzEdebiyat bir Ýzlenim Yapým sitesidir. © Ýzlenim
Yapým, 2024 | © M.NÝHAT MALKOÇ, 2024
ÝzEdebiyat'da yayýnlanan bütün yazýlar, telif haklarý yasalarýnca korunmaktadýr. Tümü yazarlarýnýn ya da telif hakký sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadýr. Yazarlarýn ya da telif hakký sahiplerinin izni olmaksýzýn sitede yer alan metinlerin -kýsa alýntý ve tanýtýmlar dýþýnda- herhangi bir biçimde basýlmasý/yayýnlanmasý kesinlikle yasaktýr. Ayrýntýlý bilgi icin Yasallýk bölümüne bkz. |