..E-posta: Þifre:
ÝzEdebiyat'a Üye Ol
Sýkça Sorulanlar
Þifrenizi mi unuttunuz?..
Aþk eski bir masaldýr ama her zaman yepyenidir. -Heine
þiir
öykü
roman
deneme
eleþtiri
inceleme
bilimsel
yazarlar
Anasayfa
Son Eklenenler
Forumlar
Üyelik
Yazar Katýlýmý
Yazar Kütüphaneleri



Þu Anda Ne Yazýyorsunuz?
Ýnternet ve Yazarlýk
Yazarlýk Kaynaklarý
Yazma Süreci
Ýlk Roman
Kitap Yayýnlatmak
Yeni Bir Dünya Düþlemek
Niçin Yazýyorum?
Yazarlar Hakkýnda Her Þey
Ben Bir Yazarým!
Þu An Ne Okuyorsunuz?
Tüm baþlýklar  


 


 

 




Arama Motoru

ÝzEdebiyat > Ýnceleme > Estetik Biçimler > leyla karaca




11 Temmuz 2013
Kalp Ülkesinin Seyyahý Leyla Karaca  
(Deðerli þair-yazar Hatice Eðilmez Kaya'ya teþekkürle.)

leyla karaca


Simurg insana ‘imkansýz bu!’ dedirtecek kadar yaklaþmýþken bizim onu hep dýþarýda arýyor olmamýzdýr bize acý çektiren.


:AIJE:

(Deðerli þair-yazar Hatice Eðilmez Kaya'ya teþekkürle.)

-Sizi daha çok þair kimliðinizle tanýyoruz. Roman yazmaya karar verdiðinizde ya da yazarken "þiir bana küsmesin" dediðiniz oldu mu? Zira þiir için kýskanç olduðu söylenir.

-Çoðu yazar gibi ben de edebiyat dünyasýna þiirle girdim, diyebilirim. Roman yazmaya baþlamadan bir süre evvel þiir edalý bir sevgili gibi nazlanmaya, peçesini indirmeye baþlamýþtý. Bu fark edebilen için bir iþarettir aslýnda. Yerini dev bir þiire býrakmaya hazýrlanýyordu mýsralar, geri çekiliþleri bundandý. Þiir, onunla ezelden gönül baðý kuranlara küsmez kanýmca ama yalnýz þiir sahneye çýkacaðý zamaný iyi bilir. Romaný okuyanlar göreceklerdir, anlatýmýn, kurgunun akýþýnda, her türlü iniþ çýkýþta, kelimelerin ve harflerin kývrýmýnda þiir baþroldedir, ancak kendini ustalýkla gizler. Onu yalnýzca hissedebilirsiniz.

- Ýlk romanýnýzýn adýný –temennimiz odur ki yeni romanlarýnýzla da buluþalým- neden Göðsündeki Gökyüzü olarak düþündünüz?

-Teþekkürler bu güzel temenniler için. Olup biten her þey bizzat bizim kendi göðümüzde olup bitmektedir. Zaten romanýn içinde Dilruba bunun böyle olduðunu deneyimlemekte. Onun vasýtasýyla okur da kendi göðünde bunun izlerini sürer. Kitabýn adý için elbette konusu gereði bir anlamda her þeyi tanýmlayabilecek, bize her þeyin aslýný, kaynaðýný iþaret edecek bir ifade gerekiyordu. Ama bu ifadeyi bulmak yazmanýn sihri gereði yalnýzca akýþa uyulduðunda bulunabilecek bir þeydi. Yani kýsaca o akýþa kendimi býraktým ve kendisi açýða çýktý, diyebilirim. Öte yandan açýklamam gerekirse, dýþarýda olup bittiðini düþündüðümüz her þey bizim algý filtrelerimizden geçerek yani nötr’lüðünü kaybederek ulaþýr bize. Biraz daha ileri gidelim. Bizim gördüðümüz, duyduðumuz, kokladýðýmýz, kýsacasý varolduðunu düþündüðümüz her þeyin aslý yalnýzca elektrik sinyalidir. Dahasý romaný yazarken anlattýklarýmla fotoðraf sanatý arasýnda tuhaf bir baðlantý kendiliðinden kuruldu. Görmek Alemi’nde Keþþaf, görmenin aslýný fotoðraf imgesiyle anlatýrken fotoðrafýn sanatsal yönlerinden de bahseder ve Dilruba’ya Göðsündeki Gökyüzü’nün fotoðrafýný çekmek gibi zor bir görev verir. Bu görev aslýnda varoluþun sýrrýyla eþ bir görevdir. Ve Dilruba bu görevi çetin ve zorlu bir yolda, aþk yolunda gerçekleþtirecektir. Bu bölümde en ufak bir hata yapmamak için fotoðraf sanatýyla ilgili ne kadar kitap bulduysam okudum ve bu süreçten olaðanüstü keyif aldým. Sorunuzun cevabýnýn tam keþfi için romanýn okunmasý gerekir. Siz okuduðunuz için aslýnda cevabý da biliyorsunuz.


- Göðsündeki Gökyüzü'nde kalp ülkesine akýn var. Daha doðrusu bir yolculuk bu... Kalp ve insan ikilemesi hakkýnda neler söylemek istersiniz?

Siz bana sonsuzluðu soruyorsunuz. Müsadenizle o bir ikileme deðil de birliktir. Kiþi, kalbinde ne varsa hayatýna onu ekiyor. Kalbimizde ne varsa yeþerttiðimiz odur. Düþünce ve kalp arasýndaki dengeyi bulabilen insan aslýna yakýn bir yerde konumlayabilir artýk kendini.

- Sizin yazdýklarýnýzda felsefe ve tasavvuf daima iç içe. Aslýnda aðýrlýk hangisindedir sizin içinizde?

-Ýçimdeki aðýrlýk felsefede sanýrým. Ne var ki ben de tasavvufun o sonsuz dairesinin içinde buluyorum kendimi. Bu öyle bir içindelik ki ne yapsanýz dýþýnda kalamadýðýnýz tuhaf ve sýrlý bir kaynama noktasý. Düþünsel anlamda birileri beni tasavvufa lehimlemiþ gibi. Ben de kendimi felsefeye lehimlemiþim. Bu her iki alanýn yollarýnda da çok çetin, geçilmez vadiler var. Nasýl hayatta kaldýðýma þaþýrdým þu an. Þaka bir yana biryerden sonra ikisi bir bütün oluveriyor.

- Hakikatin varlýðý ve içeriði üzerine kafa yorduðunuz oldukça görünür bir halde. Acaba hakikatin peþinden mi gitsek, yoksa o bizi bulur mu?

-Bulanlar ancak arayanlar olduðuna göre peþinden gitmekte fayda var elbette. Olur a yine bizi bulacak olan O’dur. Bulduðumuzda bulan biz olmayacaðýz elbette. Yalnýzca aramýþ olmakla þerefleneceðiz.

- Okurun zaman, mekân, gerçeklik, hayal gibi birçok algýsýyla oynuyorsunuz. Bu tercihinizin nedenini sorsak ne dersiniz?

-Okuru sarsmak, þaþýrtmak, algýsýnda yeni pencereler açmak, onu düþünceye sevketmek için. Yukarda romanýn dev bir þiire benzediðini söylemiþtim. Þiir de düþünce kalýplarýný paramparça eder bu anlamda, okura yeni bakýþ açýlarý, yeni dünyalar sunarken okuru þaþýrtýr, onun algýsýna farklý makaslar atar. Ben de romanýmda yeni ve keþfedilmemiþ gökleri okur için aralamak istedim. Herkesin böylece kendi göðüne biraz daha yakýnlaþacaðýný ve onu farkedeceðini umut ettim.


- Oldukça saðlam duruþlu bir þair olarak roman yazmak neler hissettirdi size?

-Teþekkür ederim. Denir ki, ruhsal açýdan geliþmiþ insanlarýn ruhsal bedenleri kilometrelerce öteye uzanýr. Ben de etki alanýmýn geniþlediðini hissettim. Kendimi akýþýn serbest kaldýðý bir oluk gibi görmeye baþladýðýmdan mýdýr nedir arýnmaya eskiye oranla daha çok önem veriyorum þimdi. Zihnimi ve ruhumu temiz tutmaya çabalýyorum. Çünkü biliyorum ki benim arýnmýþ olmaya çalýþmam romanýn görücüye çýkma aþamalarýndan tutun da okurun his dünyasýnda býraktýðý etkiye kadar pek çok aþamada etkili olacaktýr. Ve elbette bu arýnma uðraþý aslýnda evrene hep güzel ve temiz enerjiler yollamak için. Çünkü ne yollarsanýz size geri dönecek olan odur. Özellikle romanýn çýkýþýndan sonra hayatým ciddi, güzel bir ivme kazandý. Çok þükrediyorum.

- Bir üniversite öðrencisinin -elbette sýradan olmayan bir kýz o- maddi âlemdeki ve manalar âlemindeki hayatýndan kesitler veriyorsunuz Göðsündeki Gökyüzünde. Üniversite yýllarýnýzýn sizin için önemi nedir?

-Dilruba’ya bunu söylemeli, sýradan olmadýðýna memnun olacak. Göðsündeki Gökyüzü otobiyografik unsurlarla kurgunun olabilecek en iyi þekilde kaynaþýp birbirini erittiði ve yeni bir düzlemde görünür olduðu bir roman oldu. Yaþamýnýza baktýðýnýzda göreceksiniz ki maddi ve manevi hayat birbirine eklemlenmiþ þekilde ilerler. Biri diðerinden ayrý gitmez. Her iki alem arasýnda gidip gelirken iþaretleri kullanýrsýnýz, yönlendirilirsiniz. Üniversite yýllarýmdan esinlendim çünkü kurguya da çok uygundu, akýþ hep o yönde ilerledi. O yýllar benim uhrevi bir yaþamýn da olduðunu fark ettiðim zamanlar… Safran’ý tanýdýðým yýllar…


- Kahramanlarýnýzdan en çok kimi sevdiniz?

-Normal þartlar altýnda Dilruba veya Tuðrul demem gerekir sanýrým ama ben hakikate aþýk biri olarak asla mecazi aþkta takýlýp kalamayanlardaným. Kahramanlarýmýn hepsi yedi renkli çiçeðin her biri gibi, o muhteþem güzelliðin nadide parçalarý. Ýþte bu yüzden aslýnda onlardan bana gelen, can kulaðýmla duyduðum o müzikalde her birini çok seviyorum. Ama Atlý Süvari bambaþka biri. Tabii o Keþþaf’la ayný kiþi olduðu için bunu rahatça söyleyebilirim. Gerçek hayatta Atlý Süvari gibi birini görsem kendisine aþýk olmam iþten sayýlmamalý. Ama belki de onun öte alemlerde yaþamasý onu çok çekici kýlýyor.


- Dýþ dünya bazen çok yorucu hatta ezici gelir bizlere neden yoruyor sizce dünya bizi?

-Çok güzel bir soru bu. Cevabý yine kendi göðsümüzdeki gökyüzünde aslýnda. Öte yandan bunun bence birden fazla sebebi var. Ýlk olarak koþulsuz sevmek öðretilmemiþ bize. Kendimiz de bu þekilde sevmenin varlýðýný kabul etmekte zorlanýyoruz. Dolayýsýyla tam anlamýyla sevmek deðil bizimki. Hepimizin ‘Bir’ olduðumuz ve o Bir’e dahil olduðumuz düþüncesinden öyle uzaðýz ki, kendi kendimizi bölüyoruz bu yüzden. Ýþte bu bölünmüþlük, bu ayrýþma, ruhsal bütünlüðümüz üzerinde neredeyse bir baltanýn yapacaðý iþi yapýyor. Darmadaðýn ediyor bizi. Bir de þu var, düþünmeyi bilmiyoruz. Düþünme çoðumuzda kendiliðinden ve geliþigüzel oluþuyor. Oysa yeri geldiðinde kontrol edilebilmesi gereken bir süreçtir düþünmek. Çoðumuz egonun uzaktan kumandasýyla yaþýyor, ki bu tam bir felakettir. Ama asýl önemli olan, biz düþüncelerimiz deðiliz. Biz, düþüncelerin arkasýnda yatan gerçekliðiz. Bir de þunu eklemeliyim. Beyne giren ve çýkan sinir teli sayýsý dört milyonken ve beyin her saniyede sinir tellerinden gelen 750 milyon uyarýyla uðraþýrken biz nasýl oluyor da hayatýmýzýn her anýný, her þeyi kontrol etmek istiyoruz? Böyle bir þey ne kadar mümkün? Oysa kendimizi saf sýfýr noktasýna çekip esinlenmeye ve evrensel akýþa açýlabilmeliyiz. Üstelik her þeyi kontrol etmek isterken kendi hayatýmýzýn sorumluluðunu almak da istemiyoruz. Bilincin ýþýðýnýn kararmaya durduðu yer iþte orasý.


- Simurg’u arayan kuþlardan biri olmak nasýl bir duygu? Böylesi yoðun varoluþ kaygýlarý yaþamaktan memnun musunuz? Çoðu kimseyi oyalayan maddi âlem sizi neden oyalamadý?

-Otuz yaþýmý geçtikten sonra sorgulamaya baþladým bunu. Kendi hayatýmýn diðerlerinin hayatýndan daha zor olduðunu fark ettiðimde bunun neden böyle olduðunu sordum kendime. Diðerlerinin gittiði yoldan gitmemekte bilinçsiz bir þekilde ýsrar ediyorum. Varoluþ kaygýlarýnýn bana yoðun acý verdiði dönemler oldu. Ama Hakikat veya muhteþem Bir sizden bu anlamda acý çekmenizi istemiyor, bizim bilincimizin yeterince aydýnlanmamýþ olmasýndan doðan bir acý o. Simurg insana ‘imkansýz bu!’ dedirtecek kadar yaklaþmýþken bizim onu hep dýþarýda arýyor olmamýzdýr bize acý çektiren. Çok þükür artýk o kaygýlarý neredeyse hiç yaþamýyorum, bilincinizi kontrol ederek öðreniyorsunuz bunu zamanla ve bilinçaltýnýzý dönüþtürerek. Þimdi geriye dönüp baktýðýmda, tüm o kaygýlara deðmiþ, diye þükrediyorum. Bu anlamda çok memnunum; ancak varoluþ kaygýlarý insaný acýmasýz bir girdap gibi içine çekmemeli çünkü çok kaygan bir zemin orasý. Bundan arýnarak korunmalý insan. Son soruya gelince… Maddi âlem neden oyalamadý? Aklým bunun bir maya, bir yoðrulma ve bir sezgi meselesi olduðunu söylüyor þu an. Ýsteðiniz elmas ve zümrüt ise cam parçalarýyla oyalanmazsýnýz. Ama ne var ki o cam parçalarý da gerekiyor hayatta. En azýndan þimdi ve burada olabilmek için gerekiyor. Aristo’nun dediði gibi ‘Golden Mean’ yani Orta Yol’u bulmak hayati önem taþýyor.

Temrin-60




Söyleyeceklerim var!

Bu yazýda yazanlara katýlýyor musunuz? Eklemek istediðiniz bir þey var mý? Katýlmadýðýnýz, beðenmediðiniz ya da düzeltilmesi gerekiyor diye düþündüðünüz bilgiler mi içeriyor?

Yazýlarý yorumlayabilmek için üye olmalýsýnýz. Neden mi? Ýnanýyoruz ki, yüreklerini ve düþüncelerini çekinmeden okurlarýna açan yazarlarýmýz, yazýlarý hakkýnda fikir yürütenlerle istediklerinde diyaloða geçebilmeliler.

Daha önceden kayýt olduysanýz, burayý týklayýn.


 


ÝzEdebiyat yazarý olarak seçeceðiniz yazýlarý kendi kiþisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluþturmak için burayý týklayýn.


Yazarýn Ýnceleme ana kümesinde bulunan diðer yazýlarý...
Okurdan Gecikmiþ Bir Özür / Gerekli Açýklama Ýçin Gerekçeli Karar
Bir Akustiðin Armonisi: Dilküþa
Bir Huzur Duraðý; Pervanenin Duasý
Boðazlar Ülkesi'nin Büyüsü - 1
Boðazlar Ülkesi'nin Büyüsü - 2

Yazarýn diðer ana kümelerde yazmýþ olduðu yazýlar...
Çeviri Günlükleri 2 [Þiir]
Kýrýk Beyaz [Þiir]
Yaseminler Yavaþ Açar [Þiir]
Leyla Karaca / Üçüncü Mevki Dergisi Ýçin Söyleþi [Þiir]
Sonsuzla Sek Sek'te Var mýsýn? [Þiir]
Leyla Karaca / Acemi Dergisi Ýçin Söyleþi [Þiir]
Çeviri Günlükleri 1 [Þiir]
ve Þiir (1) [Þiir]
Yumuþak G Soruþturma; Þiirin Estetik Deðeri [Þiir]
Muazzam [Þiir]


leyla karaca kimdir?

Ruh bedende ihtiyar olarak doðar; beden ruhu gençleþtirmek için ihtiyarlar. (Oscar Wilde)


yazardan son gelenler

yazarýn kütüphaneleri



 

 

 




| Þiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleþtiri | Ýnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babýali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratýcý Yazarlýk

| Katýlým | Ýletiþim | Yasallýk | Saklýlýk & Gizlilik | Yayýn Ýlkeleri | ÝzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Giriþi |

Custom & Premade Book Covers
Book Cover Zone
Premade Book Covers

ÝzEdebiyat bir Ýzlenim Yapým sitesidir. © Ýzlenim Yapým, 2024 | © leyla karaca, 2024
ÝzEdebiyat'da yayýnlanan bütün yazýlar, telif haklarý yasalarýnca korunmaktadýr. Tümü yazarlarýnýn ya da telif hakký sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadýr. Yazarlarýn ya da telif hakký sahiplerinin izni olmaksýzýn sitede yer alan metinlerin -kýsa alýntý ve tanýtýmlar dýþýnda- herhangi bir biçimde basýlmasý/yayýnlanmasý kesinlikle yasaktýr.
Ayrýntýlý bilgi icin Yasallýk bölümüne bkz.