Bu yazý, kurulmuþ, kurulan, kurulacak olan tüm birlikleri doðal karþýladýðý halde muhtemelen adýnda “Ýslam” bulunduðu için tedirgin olan, altýnda bir baþka –art-niyet arayan kiþilere ithaf edilmiþtir.

Bugün Ýslam dünyasýnýn çarpýk akýmlardan ve aþýrýlýklardan arýndýrýlarak, Kur’an’a dayalý bir Ýslam anlayýþý ile yeniden eðitilmesi, Ýmam Gazali’nin ifadesiyle “ihya edilmesi” gerekiyor. Tüm dünyada yaþanan kanýn, acýnýn ve gözyaþýnýn dinmesi, sorunlarýn çözülmesi için demokratik esaslara ve hukukun üstünlüðü prensibine dayanan bir birliðin, Ýslam Birliði’nin kurulmasý acildir.

Söz edilen birlik konusunda, bugüne kadar neredeyse hiç seslendirilmemiþ hatta düþünülmesi garip karþýlanmýþ fikirler ortaya atýlýyor, Türk Ýslam dünyasýnda çeþitli yetkililer, Ýslam ülkelerinin birlik olmasý gerektiði konusunda daha önce kendilerinden duyulmamýþ açýklamalar yapýyorlar. Ýslam Birliði, Ýslam dünyasýnda diplomatik düzeyde yapýlan toplantýlarda temel konu olarak iþleniyor ve birlik sesleri daha fazla dile getiriliyor.

Yüze yakýn ülkeyle aramýzdaki vize uygulamasýnýn kaldýrýlmýþ olmasý, toplantý ve konferanslarda birlik ve beraberlik mesajlarý verilmesi Ýttihad-ý Ýslam’ýn ütopya deðil, beklenen bir oluþum olduðunun delili. Son dönemde Ýslam Birliði ve bu birliðin liderinin Türkiye olmasý gerektiði konusunda çarpýcý açýklamalar geliyor.

Avrupa Birliði Mümkün, Ýslam Birliði Marjinal mi?

Ýslam Birliði, Avrupa Birliði benzeri bir birliktir. Avrupa Birliði’nde, üye ülkelerin hepsi kendi ulusal egemenliklerini, yönetim sistemlerini korurlar. Birliðin deðerleri ise ‘Avrupa kültürü’ üzerine inþa edilmiþtir.

Ýslam Birliði de, ‘Ýslam kültürü’ temeli üzerine inþa edilen, üye ülkelerin baðýmsýzlýklarýný ve milli sýnýrlarýný koruduklarý bir birliktir. Devletler yapýsal olarak birleþmeyecektir kuþkusuz, ama ortak politika ve çýkarlar çerçevesinde bazý ortak organlarý olacaktýr. Avrupa Birliði birlik ruhu yansýtmaz ancak Ýslam Birliði - Allah’ýn dilemesiyle -akýlcýlýk, samimiyet, sevgi ve coþku temeline oturacaktýr.

Tarihte lideri olmayan bir topluluk yoktur. Kur’an’da kýssasý anlatýlan her kavmin bir lideri vardýr; Ýslam Birliði’nin de bir lideri olacaktýr. Bütün Ýslam ülkeleri, lider olarak Türkiye’yi iþaret etmektedirler. Çünkü Türkiye hem Osmanlý’nýn mirasçýsýdýr hem de dinin en güzel yaþandýðý, marjinal ve fanatik görüþleri bulunmayan demokratik bir ülkedir. Türkiye’nin liderliði, ýrk ya da diðer ülkelere hükmetme deðil, koruma anlamýndadýr.

Kur’an’ýn, “Allah’ýn ipine hepiniz sýmsýký sarýlýn. daðýlýp ayrýlmayýn.” buyruðu gereðince ittihad yani birleþme zorunludur. Bediüzzaman, “Ýttihad-ý Ýslam bu zamanýn en büyük farz vazifesidir ve âdet deðil, ibadettir” diyerek, bu birleþmenin önemine dikkat çekmiþtir. Ýslam dünyasýnda yýllardýr yaþanan acý ve dökülen kan, bu parçalanmanýn getirdiði sonuçlardan biridir. Kan ve gözyaþýnýn durmasý ve insanlarýn huzur içinde yaþamalarý için ittihad-ý Ýslam’ýn önemi açýktýr. Her Müslüman bu süreçte çaba içinde olmalýdýr.

Hayatýmýzýn her anýnda olduðu gibi, ittihad-ý Ýslam’ý amaçlarken de Allah’ýn ve Peygamberimiz(sav)’in gösterdiði yolu izlemeliyiz. Kendi mantýðýna, kendi yorumuna ve uygun gördüðü koþullara göre farklý yollarý izlemek ve Allah’ýn gösterdiði yoldan baþka yola uymak kayba götürür. Allah’ýn yardýmý, yalnýzca Kendisinin ve Resûlünün yolunda çaba gösterenler içindir.

Bediüzzaman, Ýslam Birliði’nin kurulmasýný ve Ýslam ahlakýnýn dünyaya hakim olmasýný, Ýslam dünyasýnýn büyük bir bayramý olarak tarif eder.

... ÝnþaAllah, alem-i Ýslamýn (Ýslam aleminin) da büyük bir bayramýna yetiþirsiniz. Cemahir-i müttefika-i islamiyenin (Ýslam cumhuriyetlerinin birleþmesinin) kudsi kanun-u esasiyelerinin (kutsal kanunlarýnýn) menbaý (kaynaðý) olan Kur’an-ý Hakim, istikbale tam hakim olup beþeriyete (insanlýða) tam bir bayramý getireceðine çok emareler (iþaretler) var. (Emirdað Lahikasý-ll, s. 76)

Ýttihad-ý Ýslam Allah’ýn dilemesiyle zaten gerçekleþecektir. Bolluðuyla, bereketiyle, insanlara saðlayacaðý refah ve huzur dolu ortamýyla her insanýn ulaþmak isteyeceði ve hayal ettiði bu güzel dönemle müjdelenmek, kuþkusuz tüm Müslümanlar için üstün bir þereftir. Ancak hepimiz buna ne kadar vesile olduðumuzu, gerçekleþmesi yönünde ne kadar çaba gösterdiðimizi ve içten ne kadar dua ettiðimizi samimi olarak, tevilde bulunmadan düþünelim. Sonra “sayýp döktüðümüz mazeretler” kabul edilmeyebilir…

Barýþ ve huzur ancak Allah’ýn emrettiði gibi birlik olduðumuzda gerçekleþebilir. Ve son dönemde yaþanan olaylarý sosyal ve siyasi bir geliþme olarak deðerlendirmeyerek, Allah’ýn hayýr ve hikmetle yarattýðýna inandýðýmýzda… Ýslam coðrafyasýndaki olaylar endiþe verici gibi görünüyor da olsa yaþanan zulüm, kargaþa ve çekilen acýlar, yaklaþan kutlu dönemin doðum sancýlarýdýr.

Ve Rabbim dilerse âlem-i Ýslâmýn büyük bayramýna yetiþiriz...

Fuat Türker