"Yazmak, varoluşsal bir bunalımın, en azından bir süreliğine, başka bir varoluşsal bunalıma dönüşmesidir." - Franz Kafka"

Topraktan Gelen Sesler

yazı resimYZ

Ölübirdeniz
ölü bir denizdeniz
denizden iz
izimiz
iz.

Kurşun eritmeye geliyoruz 'kurşun askerleri'

Ellerimiz çatlayan toprak kadar
çatlak
çorak
alak.

karamın salamura tuzundan çıkan deniz kabuğu kadarız
yalnızız
yalınız
yalın azız.

Durgun bir su kadar ölü toprak
ölgün toprak
toprak ağır
toprak kurak

Ses verir çatlayan toprak.
Çatlağın derinlikleri kadar geçmişi anlatır toprak.

Cephane çeken sarı kızın havan namlusu kadar büyüyen gözlerini gördüm,
havan, top mermileri arasında büyüyen yiğitleri.

Zafere ağır ilerleyen kağnıların sesini işittim.
Şimdi nerede kurşun eritenler,
bakırdan yürekler,
ve çeliğe su veren kalemler.

Kurşun eritmeye geliyoruz 'kurşun askerleri'

Emperyalist bir imamın siyon tepelerinden gelen kara sesi.
Ve sırtımızda onun kurşun askerlerinin hançeri.
Koroya katılan satılmış kalemçörler siyaçörlerin sesleri.

Yavrularına güneşi emziren toprak ananın çocuklarıyız.
'İhtiyar katırından
daha ölü bir köylü'yüz.
Yanan kanlarında çeliğe su veren
kalemlerin yazdığı kadar köylüyüz.

Kurşun eritmeğe geliyoruz 'kurşun askerleri'.

KİTAP İZLERİ

Dünyadan Aşağı

Gaye Boralıoğlu

Kendini Aklama Sanatı Üzerine Bir Roman Gaye Boralıoğlu’nun "Dünyadan Aşağı"sı, okuru modern bir anti-kahramanın çarpık zihin labirentlerinde dolaştırarak hakikat, hafıza ve riyakarlık üzerine cesur bir
İncelemeyi Oku

Yorumlar

Başa Dön